Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2013/168 D.İş sayılı dosyasında verilen el koyma kararı ile davacının banka hesaplarına bloke konulduğunu, yapılan itiraz üzerine ... 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2013/458 D. İş sayılı kararı ile el koyma kararının kaldırılmasına rağmen mevduatının davacıya ödenmediğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının banka hesaplarına ... 9. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2013/168 D.İş sayılı el koyma kararı ile bloke konulduğundan 267.000,00 TL'nin davacıya ödenemediğini ve takibe itiraz edildiğini, davacının da aralarında bulunduğu 39 kişi hakkında davalı bankayı dolandırdıkları iddiasıyla ... C....
olduğunun bildirildiği, konunun Mersin Gümrük Müdürlüğünden sorulduğu, 21.11.2016 tarihli verilen cevapta söz konusu eşyalar için el koyma işleminin kaldırılması ve gümrük işlemlerinin devamı yönünden ilgili makamlarca talimat verilmesi halinde beyannamenin redrese işlemlerinin ifa edilerek ihracat işlemlerinin gerçekleştirileceğinin bildirildiği, bu durum karşısında da ihracat işleminin Ekonomi Bakanlığı Güney Anadolu Bölge Müdürlüğünün yazısına göre işlemlerin satır kodlarına redrese edilmesi yönünden izin verilmesi karşısında el koyma tarihi itibariyle mevzuata aykırı olan işlemin gümrük mevzuatına sonradan uygun hale getirildiği,işlemin sonradan gümrük mevzuatına uygun hale getirilmesinin el koyma kararı öncesi sübut bulan mevzuata aykırılığı ortadan kaldırmayacağı,bu itibarla ortada tazminat davasına dayanak teşkil edecek haksız bir el koyma kararının olmadığı, el koymanın haklı ve yasaya uygun olduğu, kaldı ki tazminata dayanak teşkil eden Mersin 1.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2016...
Ayrıca; 2-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiği dikkate alındığında 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 günü arasında fiilen el koyulan taşınmazlarla ilgili açılan kamulaştırmasız el koyma davalarında Geçici 6.maddenin 7.fıkrası gereği vekalet ücretinin maktu olarak, 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden açılan davalarda ise her türlü vekalet ücretinin genel hükümler doğrultusunda nispi olarak uygulanması gerekmektedir. Buna göre 1980 yılında fiilen el koyulan dava konusu taşınmaza fiilen el koyma tarihi dikkate alınarak vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmiş olması da bozmayı gerektirmiştir....
Davacının 57.622,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 43.509.05 TL maddi tazminatın el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, davacının iş yerinde yapılan aramada el konulan gümüşlerin iadesine ilişkin ise dosya kapsamında herhangi bir belge bulunmadığının anlaşılması karşısında, yed-i emin olarak gümüşlerin kendisine teslim edildiği ...'...
Başsavcılığının görevsizlik kararına istinaden Valilik tarafından yapılan incelemeler sonucu el konulan çayların gıda maddeleri kodeksine uygun olduğu gerekçesiyle çayların 04.05.2012 tarihinde teslim edildiği, söz konusu haksız el koyma nedeniyle maddi zarara uğradığından bahisle 50.514,00 TL maddi tazminatın haksız el koyma tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Tazminat davasına konu ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/2017 Soruşturma 2011/213 Karar sayılı dosyası incelendiğinde; davacıya ait olan 3.680 kg çaya 03.03.2011 tarihinde el konulduğu,......
Dosya içeriğinden, davacıya ait 1030 adet küçükbaş hayvana 16/08/2000 tarihinde kaçakçılık şüphesiyle el konulduğu, kaçakçılık suçundan yapılan yargılama sonunda davacının beraatine, hayvanların davacıya iadesine dair verilen kararın yargısal denetimden geçerek 14/04/2003 tarihinde kesinleştiği ancak hayvanların davacıya iade edilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece benimsenen tazminat bilirkişi raporunda, kaçakçılık suçu şüphesiyle el konulan hayvanların değeri, beraat kararının kesinleştiği 14/04/2003 tarihinde davalı idarenin iade yükümlülüğü doğduğundan bu tarihe göre hesaplama yapılmıştır. Davacı dava dilekçesinde, ödetilecek tazminata haksız el koyma tarihinden yasal faiz yürütülmesini istemiş, yerel mahkemece beraat kararının kesinleştiği tarihe göre hesaplanan tutara el koyma tarihinden yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir....
Dosya içeriğinden, davacıya ait 500 adet küçükbaş hayvana 24/7/2001 tarihinde kaçakçılık şüphesiyle el konulduğu, kaçakçılık suçundan yapılan yargılama sonunda davacının beraatine, hayvanların davacıya iadesine dair verilen kararın yargısal denetimden geçerek 14/04/2003 tarihinde kesinleştiği ancak hayvanların davacıya iade edilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece benimsenen tazminat bilirkişi raporunda, kaçakçılık suçu şüphesiyle el konulan hayvanların değeri, beraat kararının kesinleştiği 14/04/2003 tarihinde davalı idarenin iade yükümlülüğü doğduğundan bu tarihe göre hesaplama yapılmıştır. Davacı dava dilekçesinde, ödetilecek tazminata haksız el koyma tarihinden yasal faiz yürütülmesini istemiş, yerel mahkemece beraat kararının kesinleştiği tarihe göre hesaplanan tutara el koyma tarihinden yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir....
Dosya içeriğinden, davacıya ait 500 adet küçükbaş hayvana 24/7/2000 tarihinde kaçakçılık şüphesiyle el konulduğu, kaçakçılık suçundan yapılan yargılama sonunda davacının beraatine, hayvanların davacıya iadesine dair verilen kararın yargısal denetimden geçerek 21/10/2003 tarihinde kesinleştiği ancak hayvanların davacıya iade edilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece benimsenen tazminat bilirkişi raporunda, kaçakçılık suçu şüphesiyle el konulan hayvanların değeri, beraat kararının kesinleştiği 21/10/2003 tarihinde davalı idarenin iade yükümlülüğü doğduğundan bu tarihe göre hesaplama yapılmıştır. Davacı dava dilekçesinde, ödetilecek tazminata haksız el koyma tarihinden yasal faiz yürütülmesini istemiş, yerel mahkemece beraat kararının kesinleştiği tarihe göre hesaplanan tutara el koyma tarihinden yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir....
Dosya içeriğinden, davacıya ait 39 adet büyükbaş hayvana 31/10/2000 tarihinde kaçakçılık şüphesiyle el konulduğu, kaçakçılık suçundan yapılan yargılama sonunda davacının beraatine, hayvanların davacıya iadesine dair verilen kararın yargısal denetimden geçerek 16/12/2002 tarihinde kesinleştiği ancak hayvanların davacıya iade edilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece benimsenen tazminat bilirkişi raporunda, kaçakçılık suçu şüphesiyle el konulan hayvanların değeri, beraat kararının kesinleştiği 16/12/2002 tarihinde davalı idarenin iade yükümlülüğü doğduğundan bu tarihe göre hesaplama yapılmıştır. Davacı dava dilekçesinde, ödetilecek tazminata haksız el koyma tarihinden yasal faiz yürütülmesini istemiş, yerel mahkemece beraat kararının kesinleştiği tarihe göre hesaplanan tutara el koyma tarihinden yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir....
Bu açıklamalar ışığında, yalnızca haksız yere yakalanan ya da tutuklanan kişinin çektiği acının karşılığı olarak manevi zarar ödenmesi gerektiği, haksız el koyma nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluşmayacağı gözetilerek davacı lehine el koyma nedeniyle manevi tazminata hükmedilmemesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....