"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davalarında da Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Arsa niteliğindeki taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi gerekir. Dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça, yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme tarihine yakın satışların emsal alınması gerekir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu ......
Kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davalarında görev 1086 sayılı HUMK. nun 4. ve 8. maddelerine göre belirlenir. Davacı vekili dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak alacağın ilk kısmını talep etmiştir. Mahallinde yapılacak keşif sonunda taşınmazın irtifak hakkı ve... yeri bedeli belirlenip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı mirasçıları vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 06.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki icra takibine ilişkin itirazın iptali (hukuki el atmaya dayalı kamulaştırmasız el atılan taşınmazların bedelinin tahsili) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, icra takibine ilişkin itirazın iptali (hukuki el atmaya dayalı kamulaştırmasız el atılan taşınmazların bedelinin tahsili) istemine ilişkindir. Mahkemece, davaya bakmanın idari yargının görevi dahilinde olduğundan bahisle, yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle dava dilekçesinin usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Mahallesi 224 ada 3 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadan el atıldığından bahisle kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. 2. Birleştirilen ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/234 Esas sayılı dava dosyasında davacılar vekili davacılar vekili dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 224 ada 3 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadan el atıldığından bahisle kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı taraftan tahsili ile yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. 3. Birleştirilen ... 2....
Hukuk Dairesi denetiminden geçen kararında; davacıların dayandıkları tapu ile taşınmazın kendi adlarına tescilinin mümkün olmadığından bahisle davalarının reddedildiği, Karayoları Genel Müdürlüğü'nce dava konusu taşınmaza kısmen yol olarak el atıldığı anlaşılmıştır. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı dava hakkını kullanmak isteyen gerçek ya da tüzel kişilerin, taşınmaza tapu ile malik olması ya da tapu kaydı ile arasında hukuki ilişki bulunduğunu ispatlaması gerekir. Davacıların dayandıkları tapu revizyon görmediği gibi kesinleşmiş mahkeme kararı ile tapuları hukuki kıymetini yitirdiğinden gerek davacılar gerek temlik alanlar yönünden kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat istemli dava dinlenemez. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin verdiği karar karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 17/12/2010 NUMARASI : 2010/303-2010/632 Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 05.11.20124 gün ve 2012/17321 Esas - 2012/21451 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat davasında mahkemece davanın kabulüne dair karar Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı davalı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....
BİLRKİŞİ İNCELEMESİKAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA 2942 S. KAMULAŞTIRMA KANUNU [ Madde 11 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan raporlar geçersizdir. Şöyle ki; Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğindedir. Kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedel davalarında da Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır....
Ancak; El atma tarihinin 1983 yılı öncesi olduğu dikkate alınarak maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gibi kamulaştırmasız el atmaya dayanan asıl ve birleşen davalar aynı sebebe dayandığından asıl ve birleşen davalar yönünden davacı lehine tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; birleştirilen dava ile ilgili bölümünde yer alan vekalet ücretine ilişkin (B) bendinin 2. paragrafının hükümden çıkartılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 25/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Her ne kadar geçici 6.madde sadece bu tarihler arasındaki fiili el atmaları düzenleyen tasfiye niteliğindeki bir madde ise de Anayasa Mahkemesinin Kübra Yıldız ve diğerleri kararında da belirtildiği üzere 04/11/1983 tarihi sonrasında da idarelerce kamulaştırmasız el atma uygulaması devam etmekte olup bu tarihten sonra açılan davalar da Kamulaştırma Kanunu kapsamında değerlendirilmektedir. Nitekim Anayasa Mahkemesinin aynı kararında başvuruya konu olayda taşınmaza 1983'den sonra el atılmış olsa da yargılama giderlerine hükmedilirken Kamulaştırma Kanunun ilgili maddelerinin değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş olup bu bağlamda fiili el atma tarihi aranmaksızın tüm kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat davalarının Kamulaştırma Kanunu kapsamında ele alınması gerekmektedir....
Ne var ki el atılan kısımda 48/941 pay karşılığı tespit edilen kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat bedelinin intifa hakkı sona erinceye kadar bir millî bankaya çıplak mülkiyet sahibi adına yatırılarak bu bedelin nemalarından intifa hakkı sahibinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğintapu malikine ödenmesine karar verilmesi gerekir. Dairemizce bu hususta yapılan maddi hata taraflar lehine de usulî kazanılmış hak teşkil etmediği de gözetilerek davacı ... hakkında karar verilmemiş olması doğru olmadığı gibi, 2)Dava konusu taşınmazda el atılan ve bedeline hükmedilen 205,75 metrekarelik kısımda davacı paylarını iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi gerekirken tapunun tamamının iptaline karar verilmesi, 3)Asıl ve birleştirilen davaların konusu ve hukuki sebebi aynı olup davacılar lehine tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken asıl ve birleştirilen dava için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir....