Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

e ait olduğunun tespiti ile tapu kaydının beyanlar hanesine işlenmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ...... vekili ve davalı ...... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptal tescil, muhdesatın aidiyetinin tespiti ve olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. HMK’nın 297. maddesinde öngörüldüğü üzere kararın hüküm sonucu kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Esasen yerel mahkeme de davanın tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemli olarak açıldığını gerekçeli kararında belirtmiştir. Buna rağmen hüküm fıkrasında tazminat talebi hakkında hüküm kurulmadığı gibi hükmün gerekçesi incelendiğinde davacının tapu iptal ve tescil talebine ilişkin olarak gerekçe gösterilmesine karşılık tazminat isteminin neden reddedildiğine dair herhangi bir gerekçe sevk edilmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti ile bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi ... ve Hazine vekilleri yönünden verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti ile bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve Hazine vekillerince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı vekili, davacının 6 parsel sayılı taşınmazının 2613 sayılı Kadastro Ve Tapu Tahriri Kanunu'na göre tespiti yapılıp 7.9.1973 tarihinde kesinleşerek tapuya tescil edildiğini,900 parsel sayılı diğer taşınmazın da 766 sayılı Tapulama Kanunu'na göre tespiti yapılıp 1966 tarihinde kesinleşerek tapuya tescil edildiğini, İmar Kanununun 18. maddesinin uygulanması sırasında mükerrer kadastro tespiti yapıldığının belirlenmesi üzerine 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22. maddesine göre davacıya ait parselin kısmen iptal edilmek istendiğini ileri sürerek, mükerrer kadastro tespitinin geçersizliğine ve mükerrer kısmın 900 sayılı parselden iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasa ile değişik hükümlerine dayalı olarak, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın dava tarihinden önce dava dışı ... adına tescil edildiği, yargılama sırasında hasım değiştirilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

          Taraflar arasındaki kadastro tespiti sırasında yol olarak tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhtesat bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın ... yönünden reddine, ... yönünden kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı ile davalı ... vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kadastro tespiti sırasında yol olarak tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhtesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve davacı vekillerince temyiz edilmiştir....

            yaptığı bağış ve verdiği muvafakatname ile davalılar ..., ... ve ... adına 1/3’er oranda tespit ve tescil edildiği gözetildiğinde anılan taşınmaz yönünden 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı, mümkün ise tenkis isteğinin dinlenebileceği, ne var ki mahkemece kök 1400 sayılı parselin ifraz ile gittisi olan dava konusu 3384 sayılı parsel yönünden hatalı olarak iptal ve tescil isteğinin kabul edildiği görülmüştür. 5- Kök 1352 sayılı parselin 22.05.1987 tarihinde kesinleşen kadastro tespiti sırasında mirasbırakan ...’ın yaptığı bağış ve verdiği muvafakatname ile davalılar ..., ... ve ... adına 1/3’er oranda tespit ve tescil edildiği gözetildiğinde anılan taşınmaz yönünden 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı, mümkün ise tenkis isteğinin dinlenebileceği, ne var ki mahkemece kök 1352 sayılı parselin ifraz ile gittisi olan dava konusu 2900 sayılı parsel yönünden hatalı olarak iptal ve tescil isteğinin kabul...

              Anılan düzenlemede, kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının hükme bağlanmış olması karşısında, kayıt ve tescil, yada tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı öncesine isabet eden tarımsal faaliyet ve buna dayalı "Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti" söz konusu olamayacaktır. Somut uyuşmazlıkta; kayıt ve tescil, yada tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı bulunmayan 20.02.1975-01.10.1995 tarihleri arası dönem yönünden istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum avukatının bu yönlerini amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.06.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 20 parsel sayılı taşınmazın 27.01.2000 kesinleşme tarihli kadastro tespiti ile dava dışı ... ...adına tespit ve tescil edildiğini, 2001 yılında ... Gönülaçar'dan 21 ve 62 parseller arasında kalan 231 m2 lik yer satın alındığını ve tapuda intikal yapıldığını, davalı ...'ün yaklaşık bir ay önce anılan yerde inşaat çalışması başlatılması üzerine yaptığı araştırmada 20 parselin adına tescil edildiğini öğrendiğini iler sürerek, 205 ada 21 parsel ile 62 parseller arasında kalan 231 m2 lik kısmın davalılar adına kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılardan Nuri Güldalı ve ... bir savunma getirmemiş; diğer davalılar ise davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, kesinleşen kadastro tespiti ile 205 ada 21 parselin davalı ..., 62 parselin ise ...'...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil KARAR Dava, inançlı işlemden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, ayrıca aynı taşınmazdaki muhdesatın aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir. Mahkemece de, uyuşmazklık bu şekilde nitelendirilerek çözüme kavuşturulduğuna göre; Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder. Mahkemenin tapu iptali ve tescil isteğinin reddine yönelik kararının davacı, muhdesatın tespitine ilişkin kararının davalılar tarafından temyizi üzerine; Yargıtay 1....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki dava konusu taşınmazlarda yer alan muhdesat aidiyetinin tespiti ve bedelinin tahsili, birleşen dava ise tescil harici alanda yer alan muhdesat aidiyetinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, ... ile Maliye Hazinesi vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, dava konusu taşınmazlarda yer alan muhdesat aidiyetinin tespiti ve bedelinin tahsili, birleşen dava ise tescil harici alanda yer alan muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm ... ve Maliye Hazinesi vekillerince temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu