Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3- Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.nun 362/1- f maddesi uyarınca kesin olmak üzere olarak 27/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

Bu durumda idare adına Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca tescil edilen taşınmazla ilgili olarak açılan ve ihtilafsız kamulaştırma bedelinin tahsiline ilişkin olmayan, dava sonunda verilen tescil kararın Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Ek-3 maddesinin uygulanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜP GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Sivas İli, Kangal İlçesi, Turnalı köyü 102 ada, 187 parsel sayılı taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu m:27 gereğince acele kamulaştırıldığını, bunun üzerine Kangal Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/590 Esas 2018/522 Karar sayılı ilamı ile dava konusu taşınmaz hakkında acele el koyma kararı verildiğini, el koyma kararı verildikten sonra taşınmazların bulunduğu yerden yenileme kadastrosu geçtiğini bu nedenle taşınmazın yüzölçümünün değiştiğini, davalı taraflarla bedel konusunda anlaşamadıklarını belirterek dava konusu taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu m:10 gereğince acele kamulaştırma dosyasındaki bedel mahsup edildikten sonra bedelinin tespiti ile kamulaştırılmasına ve davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptal edilerek Maliye Hazinesi adına tescil edilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür. Dava ; "Kamulaştırma (Kamulaştırma (Bedel Tespiti Ve Tescil)" istemine ilişkindir....

    hakkında 2942 sayılı Yasanın 17.maddesi gereğince tescil davası açıldığı, dava açılmadan önce Hüseyin Umuç(Umur) 'un 14.11.1962 tarihinde öldüğü, muris ... (...)'...

      Yapılan incelemede, kadastro çalışmaları sonunda dava konusu taşınmazın ... oğlu ... adına tescil edildiği, kadastro tespit tutanağının 18.10.1988 tarihinde kesinleştiği, kadastro tespitinden önce dava konusu taşınmaz için davacı idare tarafından 10.02.1978 tarih ve 1978/035 sayılı karar ile kamulaştırma kararı alındığı, kamulaştırma evraklarının tebliği için 1980 yılında ... adına dava konusu taşınmaz dışındaki farklı bir parsele ilişkin olarak çıkarılan noter tebliğinin iade edildiği, dava konusu taşınmaza ilişkin olarak çıkarılan noter tebliğinin ise kamulaştırma tarihinde malik olmayan ... ... adına tebliğ edildiği anlaşılmıştır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 17. maddesi uyarınca tescil davasının görülebilmesi için kamulaştırma işleminin tapu malikine usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi kamulaştırmanın adli ve idari yönden kesinleşmesi gerekir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, kamulaştırma işlemi tapu kayıt malikine usulune uygun tebliğ edilmemiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/10/2019 NUMARASI : 2019/46 2019/297 DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Bedel Tespiti Ve Tescil) KARAR : Anamur 1....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince " Bütün bu bilgi ve açıklamalar ışığında ayrıca davalılara 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 13. maddesi gereğince noter aracılığı ile usulüne uygun şekilde tebligat yapıldığını ispat külfetinin davacı kurumda olduğu, bir kısım davalılar vekilinin usulüne uygun tebligat yapılmadığı yönündeki beyanları da nazara alınarak; somut olayımızda 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun mülga 13 ve 17 ile 25. maddesi gereğince mal sahibine noter aracılığı ile usulüne uygun şekilde tebligat yapıldığının ve bankaya bloke edilen paranın davalı tarafça alındığının davacı tarafça ispatlanamadığı ve dolayısıyla da usulüne uygun olarak tamamlanmış bir kamulaştırma işleminden söz edilemeyeceği için davacının kamulaştırma nedeniyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve mahkememizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur(Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3....

        Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; ilk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile Kamulaştırma Kanunu'nun mülga 17. maddesi gereğince tescil kararı verilebilmesi için gerekli şartlar yerine getirilmediğinden davanın reddine ilişkin 6100 sayılı HMK'nın 353/2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 06.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          Ancak; 1- 24/12/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7201 sayılı Kamulaştırma Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 6. maddesi ile Kamulaştırma Kanununa eklenen Ek 3. maddesine göre (7327 sayılı Kanun ile ilave edilen 3. cümleyle birlikte); "Mülga 31/8/1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanununun 16. ve 17. maddeleri ile bu Kanunun mülga 16. ve 17. maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılacak her türlü davada değer; taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih, değerleme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir....

          GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; 6830 sayılı Kamulaştırma Kanununun 13. ve 25. maddeleri uyarınca hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi, mal sahibi açısından, usulüne uygun yapılan tebligatla başlar. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; Davacının adresi olan Erenköy'de adres araştırması yapılmadığı gibi adres araştırmalarında da soyadının yanlış yazıldığı bu nedenle dava konusu taşınmaza yönelik kamulaştırma işleminin kesinleşmediği anlaşılmakla işin esasına girilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; Dava konusu 515 parsel sayılı taşınmazın Kamulaştırma Kanununun 17. maddesi gereğince Kartal 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1984/339 esas sayılı tescil davası ile davalı idare adına tesciline karar verildiği anlaşılmış olup; Dava konusu 515 parsel yönünden Kamulaştırma Kanunun 17....

          UYAP Entegrasyonu