"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde borçlunun imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmüştür. Takip dayanağı bononun tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken TTK’nun 688/6. maddesi gereğince senette tanzim yerinin yazılı olması gereklidir. Aynı Kanunun 689/son maddesine göre ise, tanzim edildiği yer gösterilmeyen bir bononun, tanzim edenin ad ve soyadı yanında yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borca itiraz ile kambiyo vasfına dair şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 169., 169/a. maddeleri, 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
İİK'nun 170/a maddesi gereğince; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Buna göre, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının ve dolayısıyla alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....
Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borca itiraza ilişkindir. Takip dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı vekili tarafından borçlular Beşgen Yol Yapım ... Ltd. Şti. ve Yahya Alemdar hakkında 19/10/2020 tarihinde 01/09/2020 tanzim 30/09/2020 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, Borçlu Muris Yahya Alemdar'ın 07/09/2020 tarihinde vefat ettiği, davacı T9 T9 T9 T9 T9 T9 mirasın reddine ilişkin Araklı Sulh Hukuk Mahkemesi 2020/535 esas 2020/601 karar sayılı 11/11/2020 tarihli ilamını sundukları görülmüştür. Hukuk Genel Kurulu’nun,19.11.2014 tarih ve 2013/12- 2240 E.-2014/929 K. sayılı kararında borçluların mirası reddetmeleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz niteliğinde olduğu, itirazın ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması ve imzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazların borca itiraz olarak kabulü gerektiği belirtilmiştir....
ın, bononun düzenlenme tarihinden önce azledilerek vekalet ilişkilerinin son bulduğunu ve azledilmeden önce de kambiyo senedi düzenleme yetkisinin bulunmadığını beyanla borca itirazda bulunduğu, mahkemece; 13/03/1987 tarihli vekaletnamede verilen yetkilerin kambiyo senedi düzenleme yetkisini kapsamadığından bahisle itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı bononun düzenlenme tarihi itibariyle uygulanması gereken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 504/3. maddesinde; "Vekil, özel olarak yetkili kılınmadıkça dava açamaz, sulh olamaz, hakeme başvuramaz, iflas, iflasın ertelenmesi ve konkordato talep edemez, kambiyo taahhüdünde bulunamaz, bağışlama yapamaz, kefil olamaz, taşınmazı devredemez ve bir hak ile sınırlandıramaz" hükmüne yer verilmiştir. Ticari vekilin kambiyo taahhüdü altına girmesi de, aynı Kanun'un 551. maddesinde özel yetkinin bulunması koşuluna bağlanmıştır....
DELİLLER: Afyonkarahisar İcra Dairesi'nin 2020/4378 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Takip dayanağı 10.000,00 TL'lik senedin kambiyo vasfında olmaması nedeniyle davanın kısmen kabulü ile, 10.000,00 TL bedelli bono yönünden takibin iptaline, diğer bono yönünden borca itiraz ispat edilemediğinden davacının borca itirazının reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak reddedilen kısım yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve davacının ödeme iddiasında bulunduğu da gözetilerek kabul edilen kısım yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlunun kambiyo hukukuna yönelik şikayet ve borca kısmi itirazına ilişkindir....
Borçlular vekili, dayanak bonoyu vekil sıfatıyla imzalayan... kambiyo senedi düzenleme yetkisi bulunmadığını ileri sürdüğüne göre, başvuru bu hali ile, İİK' nun 168/5. maddesi kapsamında olup, aynı kanunun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğindedir. Bakırköy 9. Noterliği'nin 04.12.1998 tarih, 63351 yevmiye nolu vekaletnamesinde “kambiyo taahhüdünde” bulunma yetkisi yoktur. Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK. nun 169/a-5 maddesi uyarınca; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.” O halde, mahkemece, borçluların, borca itirazı kabul edildiğine göre, İİK.nun 169/a-5.maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....
ile icra takibi başlatıldığını, ancak yetkili icra dairesinin İzmir İcra Daireleri olduğunu, bu sebeple takibe itiraz ettiklerini, takibe konu belgenin de kambiyo vasfında olmadığını, senedin kambiyo vasfında olmaması ve takipteki usuli eksiklikler nedeniyle takibin iptaline karar verilmesi gerektiğini belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Md. 89 anlamında ödeme belgesi sunmadığı gibi bonodaki imzayı da inkar etmediğini, bono ve ödeme emrinin takip hukuku açısından gerekli şartları ihtiva ettiğini, davacıların borca itiraz taleplerinde dayandıkları hususlar borca itiraz kapsamında değerlendirilemeyeceğini, genel mahkemelerde ileri sürülebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
ve ev istiharesinde olduğunu, idea edilen tarihlerde İstanbul'a hiç gelmediğini, aynı anda iki yerde olmasının mümkün olmadığını, senette ve altındaki imzanın kendisine ait olmadığını, kendisine ait bir borç olmadığı gibi adına sahte senet ve evrak düzenlendiğini, suç duyurusunda bulunduğunu, kendini alacaklı diye idea eden kişi ve kişileri de ödeme emrinde belirtilmeyen ve kendisine ait olmayan evraklarla borçlu gösterildiğini, borcun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, asıl alacağın ve işletilecek faizin ve faiz oranının tüketici hukukuna ve borç ilişkisine aykırı olduğunu; Tüm bu nedenlerle resmi itiraz süresinde borca, faize, faiz oranına ve ödeme emrinde yer alan tüm taleplere itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir....