Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Espiye İcra Dairesinin 2021/49 Esas sayılı dosyasında müvekkili hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığını, ödeme emrinin müvekkile tebliğ edildiğini, takibe konu kambiyo senedi üzerinde müvekkilin bilgisi dışında değişiklikler yapıldığını, müvekkilin davalıya borcu olmadığını ve takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını beyan ederek icra takibinin durdurulmasına, ödeme emrinin ve takibin iptali ile takip miktarının %20'sinden aşağı olmamak kaydıyla tazminat ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın beyan etmiş olduğu hususların müvekkil şirketçe bilinmesi mümkün olmadığını ileri sürülen iddiaları kesinlikle kabul etmediklerini, Müvekkil söz konusu çekin lehdarı da olmayıp ciro yoluyla temlik aldığını, dolayısıyla keşideci ve lehdar ile doğrudan bir ticari ilişkisi bulunmamakta olup davacı tarafın bildirdiği hususlardan haberdar olması mümkün olmadığını, bununla beraber adi ortaklıklarda ortaklardan biri adına atılan imza ve yapılan borçlandırıcı tasarruf işlemleri diğer ortakları da bağlayacağını, davacı tarafın haksız ve kötü niyetli itirazlarının reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince " Davacı tarafından adi ortaklığın müşterek imza ile temsil edildiği, takibe dayanak senet üzerinde tek imzanın bulunduğu ve davacı şirketin yetkilisinin imzası bulunmadığı iddiası ile borca itiraz edilmiştir. Bakırköy 19....

işlem görmekte olduğunu, takip konusu senet için işletilen avans faizinin %16,75 oranı ile 2018 yılından itibaren işletildiğinden haksız ve fahiş bir faiz hesaplamasının bulunduğunu, borca, faize ve her türlü fer’ilerine itiraz ettiklerini, icra takibinin yetkili icra dairesinde açılmadığını ve yetkiye itiraz ettiklerini, yetkili icra dairesinin Çiftlik İcra Dairesi olduğunu, takibe konu kambiyo senedinin düzenlenme şekli bakımından bir çok yanlış ve eksikliklerle dolu olduğunu, kambiyo senedi vasfını yitirdiğini, borçlunun senedi ödeyebilmesi için mutlaka kanuna uygun olarak hamil tarafından borçluya ibrazının gerektiğini, bu nedenle takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....

Somut olayda, konu kararın kambiyo senetlerine özgü takipte imzaya itiraza ilişkin olduğu, davacı aleyhinde başlatılan takipte süresi içerisinde imzaya, borca ve ferilerine itiraz ettiği, çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını beyan ettiği, ilk derece mahkemesince itirazın kabulüne karar verildiği, yapılan incelemede davacının resmi kurumlardan alınan imza örnekleri ve mahkemenin huzurunda verdiği imza örnekleri, takibe konu çekteki imzaları ile karşılaştırılması için ATK'ya gönderilmiş, kurum tarafından çekin ön yüzündeki yazıların davacının eli ürünü olmadığı, çek üzerindeki imza ile davacının imza örnekleri arasında irtibat kurulamadığı yönünde rapor bildirildiği, ATK raporu doğrultusunda çek üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiği, açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince davacının itirazların kabulüne dair verilen kararın doğru olduğu, karara esas alınan bilirkişi raporunun kesin kanaat içerdiği nedenle hüküm kurumaya elverişli ve yeniden rapor almaya...

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu şirketin başvurusu usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte açılan imzaya ve borca itiraza ilişkindir. TTK'nun 776/1- g maddesi gereğince, takip konusu belgenin kambiyo vasfını taşıması için "senedi tanzim edenin imzasını" ihtiva etmesi zorunludur TTK.nu uyarınca bonoda, senedi tanzim edenin imzasının bulunması zorunlu unsur olup, bu imzanın senedin neresine atılacağı konusunda açık bir düzenleme yoktur. Bu nedenle imzanın, senedin altına ve senet metnini kapsar şekilde atılması zorunlu ve yeterlidir. TTK'nun 701 ve 702. maddeleri gereğince, keşideci imzası dışında bononun ön yüzüne konulan her imza aval şerhi sayılır. Aval için sadece imza yeterli olup, ayrıca ad ve soyadın yazılması gerekli değildir....

Bölge Adliye mahkemesinin bu kararı borçlu vekilince temyiz edilmiş, temyiz dilekçesinde bölge adliye mahkemesinin bu gerekçesinin gerçeğe aykırı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu istinaf dilekçesinde defalarca itiraz edildiği dilekçenin hem konu hem de neticesi talep kısmında imzaya ve borca ve ferilerine itiraz ettiğini belirtmiştir. Gerçekten de borçlu vekili hem rapora itiraz, hem de istinaf dilekçesinde aynı itirazlarını tekrarlamış borca ve imzaya itiraz etmiştir. Bu konudaki beyanlarında özetle borçluya ait imzanın görüntüsü, bilgisayar ortamında kopyalanarak kullanılmak sureti ile kendisine atfen sahte olarak oluşturulan imzanın borçlunun ıslak imzası olmadığı ileri sürülmüştür. Bu itiraz hem imzanın ıslak imza olmadığını, ıslak imza olduğu anlaşılsa dahi imzanın kendisine ait olmadığı itirazlarını kapsar....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/07/2022 NUMARASI : 2021/266 ESAS 2022/260 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili hakkında Sivas İcra Müdürlüğünün 2021/14267 esası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, takip konusu senet dayanak olarak gösterilerek Akçaabat İcra Dairesinin 2021/253 esas sayılı dosyasının açıldığını, ilgili icra dosyasında taraflarınca, yetkiye, imzaya ve borca itiraz edildiğini, dosyanın Akçaabat İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/14 esas'a kaydının yapıldığını, yapılan yargılama neticesinde Akçaabat İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/14 esas, 2021/71 karar ve 25/06/2021 tarihli kararı ile...

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin davayı imzaya itiraz olarak nitelendirilmesi ve buna göre karar vermesinin hatalı olduğunu, gerçekten dava konusu bono incelendiğinde tek bir kişiye ait iki imza yer aldığı, bonoda ikinci bir kişiye ait imza bulunmadığı ve bu hali ile bononun adi ortaklık ve adi ortaklığı oluşturan şirketler yönünden bağlayıcı olmadığı ve bu arada davacı Nas İnşaat yönünden bağlayıcı olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde imzaya ve borca itiraza ilişkindir. İstanbul 7....

    Öte yandan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 30.5.2001 gün 2001/12- 436 E., 2001/467 K. ve 6.6.2001 tarih 2001/12- 466 E., 2001/483 K. sayılı kararlarında da işaret edildiği üzere herhangi bir belgedeki imza veya yazının atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi sebeple...

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2021 NUMARASI : 2019/861 ESAS - 2021/127 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, ayrıca müvekkilinin takip alacaklısına herhangi bir borcunun olmadığını beyan ederek, imzaya ve borca itiraz etmiş, davalının %20 tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir....

    UYAP Entegrasyonu