Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda, borçlu ... adına gönderilen ödeme emri tebligatı, usulsüz tebliğ edilmiş olduğundan, adı geçen borçlu yönünden usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin, şikayet dilekçesinde bildirilen öğrenme tarihi olan 17.10.2015 tarihi olarak düzeltilmesi gerekir. Öte yandan, İİK'nun 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri gereğince, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre en geç ödeme emrinin, itiraz ya da şikayet edene tebliğinden sonra başlar....

    kaldırılmasına, icra takibine itiraz etmeleri ve alacaklıya karşı tazminat ve menfi tespit davası açacakları sebebiyle itiraz ve davalar sonuçlanıncaya kadar teminatın tedbiren alacaklıya ödenmemesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Bu durumda dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; borçlunun takip konusu senet üzerindeki imzasına açıkça ve ayrıca itirazının bulunmadığı anlaşılmış olup, borca itirazı bulunduğundan ve senedin tüm unsurları tamam olup kambiyo vasfına haiz olduğundan, takip konusu senede istinaden borcun bulunmadığı iddiası alacaklı tarafça kabul edilmediğinden, İİK'nın 169/a maddesi gereğince borçlunun borcu olmadığı veya itfa veya imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlaması gerekir....

      Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takiplerde, imzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Anılan itiraz, ödeme, …sıfat itirazı gibi…. borçlunun borcu olmadığı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanır” (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004- İstanbul). Şikayetçi borçlu vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davalarının borca itiraz davası olmadığını, memur işlemine yönelik şikayet olduğunu ve bu şikayetin kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğu ileri sürülmüş ise de; davacının icra hukuk mahkemesine başvurusun ileri sürdüğü hususlar borca itiraz niteliğindedir....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki kambiyo senelerine mahsus haciz yolu ile takipte imzaya ve borca itiraz ile kambiyo vasfına yönelik şikayetten dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddi ile para cezası ve tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın muteriz borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. İTİRAZ Muteriz borçlu, murisi ...'ın düzenlendiği iddia edilen senet nedeniyle hakkında takip başlatıldığını, takibe konu edilen senedin murisi tarafından imzalanmadığını, muris ...'...

        Davacı vekili, bonoya dayalı kambiyo takibinde müvekkili şirketin takip borçlusu şirket olmadığını, unvan benzerliği nedeniyle müvekkili şirkette yapılan haczin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek şikayet yoluyla hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Bu iddiaları ileri sürerken senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürdüğü gibi -kambiyo senetlerine mahsus takipte imzaya itirazın dışındaki tüm itirazlar borca itiraza ilişkin olduğundan- borca itirazda da bulunmuş, bu hususta ayrıca dava açtığını dava dilekçesinde de bildirmemiştir. Haliyle ilk derece mahkemesi davayı imzaya ve borca itiraz olarak görmek suretiyle sonuca gitmiştir....

        ın ise birleşen 2013/53 E. sayılı dosyada; yasal beş günlük itiraz süresinde icra mahkemesine başvurarak, takip dayanağı senedin murisleri olan annelerinin okur yazar olmaması nedeniyle noter ve şahitler huzurunda yapılması gerekmesine rağmen bu şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunu ve terekenin borca batık olduğunu belirterek borca itiraz ettikleri, mahkemece, borçluların murisi ......... imzaları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle, asıl ve birleşen dosyalar yönünden imzaya itirazın kabulüne ve takibin muteriz borçlular yönünden durdurulmasına karar verildiği, kararın alacaklıca temyizi üzerine Dairemizce onandığı anlaşılmıştır. İcra ve İflas Kanunu’nun 168/4. maddesinde kambiyo senedindeki imzaya itirazın süresi ve nasıl yapılacağı belirlenmiş olup, söz konusu maddeye göre takibe konu kambiyo senedindeki imzaya itiraz edecek borçlunun bunu açıkça dile getirmesi gerekmektedir....

          Sayılı dosyasının kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip olmayıp genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takip olduğunu, genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde takip dayanağı belgenin kambiyo senedi vasfına sahip olmasının gerekmediğini, takip dayanağında senet, sözleşme vb. borç ikrarına havi herhangi bir belgenin takip talebi ile birlikte sunulma zorunluluğunun da bulunmadığını, borçlunun borca ve imzaya itirazını 7 gün içerisinde icra dairesine yapması gerektiğini, ne var ki somut olayda davacı/borçlu borca ve imzaya itirazlarını icra dairesine değil de icra hukuk mahkemesi nezdinde gerçekleştirdiğini, icra dairesine yasal süresinde yapılmış bir itiraz söz konusu olmadığı gibi seçilen itiraz usulünün de yanlış olduğunu, ödeme emri incelendiğinde açıkça yıllık adi kanuni faiz talep edildiğinin görüleceğini, bu bakımdan davacının bu iddiasının da hukuki dayanağının bulunmadığını beyan ederek davanın reddine, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini...

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2021 NUMARASI : 2020/623 ESAS - 2021/870 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, imzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı/borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından İstanbul 32....

          İK.nun 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri hükmüne göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Somut olayda,yetkiye, imzaya ve borca itiraz eden borçluya 13.08.2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal beş günlük süreden sonra 19.08.2022 tarihinde icra mahkemesine itirazlarını bildirdiği, dava dilekçesinde ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne dair bir şikayetinin de bulunmadığı görülmektedir (Yargıtay 12. HD'nin 07.11.2022 tarihli, 2022/4790 E, 2022/11572 K. sayılı içtihadı). O halde mahkemece, yasal süresinde yapılmayan itirazın reddine karar verilmesi doğru olmuştur....

          UYAP Entegrasyonu