Somut olayda, takip dayanağı senedin ön veya arka yüzünde senet metninde senedin teminat amaçlı verildiğine yönelik bir açıklama olmadığı gibi "teminat senedidir" ibaresi mevcut olması halinde de hangi hukuki ilişkinin teminatı olduğu açıkça yazılmamış ise bono üzerindeki bu ibare tek başına senedin teminat senedi olduğu iddiasını ispata yeterli değildir. Bononun üst kısmının deforme olmuş olması bononun kambiyo vasfını ortadan kaldırmaz. İcra mahkemesi tarafından varsayıma dayalı olarak bono metni dışında kalan kısmın kesildiği ve kesilen kısımda kayıtlar bulunduğu savıyla sonuca gidilemez. Asıl olan senet aslı olup, takip dayanağı senedin unsurları tam olduğundan kambiyo senedi vasfındadır. Alacaklının senedin teminat senedi olduğu yönünde bir kabul beyanı da yoktur. Senet metni üzerinden senedin teminat senedi olduğu anlaşılamadığından, mahkemece itirazın borca itiraz olarak kabulü ile borca itirazın reddine yönelik kararda isabetsizlik bulunmamaktadır....
Diğer taraftan; İİK'nun 170/a-1 ve 168/3- 5. maddeleri gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borca itiraz ile takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetin yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda borçluya ödeme emrinin 01/11/2018 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiğinin Dairemizce yukarıda açıklanan gerekçelerle kabul edildiği, buna göre yasal 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin 06/11/2018 günü sona erdiği halde borçlunun süresinden sonra 26/11/2018 tarihinde icra mahkemesine müracaatla takibin iptalini talep ettiği anlaşılmıştır. O halde Mahkemece başvurunun, süreaşımı nedeniyle reddi gerekir iken işin esasının incelenmesi suretiyle yazılı şekilde kabulü ile esastan reddine karar verilmesi isabetsizdir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde zamanaşımı itirazının yanında takip dayanağı bononun teminat bonosu olduğu iddiasına dayalı borca ve ferilerine itiraz ile birlikte kambiyo vasfına yönelik şikayete ilişkindir. İstanbul 20. İcra Müdürlüğünün 2021/667 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu ve dava dışı borçlu hakkında yabancı para alacağına istinaden kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır. Alacaklının yabancı para alacağı üzerinden başlattığı takipte, takip talepnamesinde İİK'nun 58/3.maddesi gereğince yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığı gösterilmemiştir. Aynı zorunluluk İİK'nun 60/1.maddesi uyarınca ödeme emri içinde geçerlidir. İncelenen takip talepnamesinde ve ödeme emrinde söz konusu yasa hükmünün yerine getirilmediği görülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, senedin kambiyo vasfı bulunmadığı iddiasına dayalı, İİK'nun 170/a-1 maddesi uyarınca açılmış şikayet ile borcun kısmen ödendiği iddiasına dayalı, İİK'nun 169 vd. maddeleri uyarınca açılmış borca itirazdır. Gebze İcra Müdürlüğü'nün 2021/8352 E. sayılı dosyasının tetkikinde, alacaklı T3 tarafından, borçlu T1 hakkında toplam 65.600,34 TL alacak üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, borçluya ödeme emrinin 26.05.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından 5 günlük yasal itiraz süresi içinde 31.05.2021 tarihinde harç yatırılmak suretiyle mahkemeye itiraz yapıldığı, mahkemece verilen kararın Dairemizce eksik inceleme nedeniyle kaldırılması sonrasında yeniden yapılan yargılama neticesinde, davanın reddine karar verildiği görülmüştür....
Dava dilekçesi incelendiğinde 08/06/2018 tarihinde icra mahkemesine itirazın yapıldığı, itiraz senedin kambiyo vasfı olmadığından ve borcun bulunmadığından bahisle yapıldığı kambiyo takiplerinde genel şikayet süresinin 7 gün ve takibe dayanak senedin kambiyo senedi vasfında olmadığına yönelik şikayet süresinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün olması dikkate alınarak süresinde yapılmayan şikayetin reddine dair kararın doğru olduğu anlaşılmıştır. O halde, istinafa konu kararın usul ve yasaya uygun olduğu, aksi yöndeki istinaf sebep ve gerekçelerinin yerinde olmadığı görülmekle, istinaf başvurusunun HMK.' nın 353/1- b-1 md gereğince esastan reddine, karar verilerek aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur....
Bu durumda, borçlu ... adına gönderilen ödeme emri tebligatı, usulsüz tebliğ edilmiş olduğundan, adı geçen borçlu yönünden usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin, şikayet dilekçesinde bildirilen öğrenme tarihi olan 17.10.2015 tarihi olarak düzeltilmesi gerekir. Öte yandan, İİK'nun 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri gereğince, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre en geç ödeme emrinin, itiraz ya da şikayet edene tebliğinden sonra başlar....
İİK'nun 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu niteliğe haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak, bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....
Mahkemece; Davacının borca itirazının ve şikayetinin reddine, takip durdurulduğunda ve talep edildiğinden, davacılar aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yönelik karar verildiği görülmüştür....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı/borçlu takibin iptaline yönelik vermiş olduğu dava dilekçesinde, senetteki imzaya, borca veya ferilerine itiraz etmediğini ve borcu ödediği veya ertelettiği iddiasında da bulunmadığını, davacının, takibin iptalini sağlamaya yönelik dava dilekçesi vermiş olduğu açık olduğu halde "borca itiraz" hakkında karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının kendisini vekil ile temsil ettirmediği, AAÜT gereği 1.700,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine şeklinde hüküm kurulduğunu, bu hükmün de usul ve yasaya aykırı olduğunu, dayanak senedin, kambiyo senetlerinde yer alması gerekli tüm unsurları taşıdığını, düzenleme yeri kambiyo senetleri üzerinde yer alması gereken alternatifli zorunlu unsurlardan olduğunu, düzenleyenin yerleşim yeri veya ödeme yeri veya düzenleyenin adının yanında yazılı yer de düzenleme yeri sayılacağını, bu adreslerden birini ihtiva eden senet, diğer zorunlu...
İcra Hukuk mahkemesinin 2022/73 esas sayılı dosyasında TMK 606.maddesine dayalı şikayetlerinin kabul edildiğini ve takibin iptaline karar verildiğini, bu karara yönelik istinaf başvurusu yapıldığını, 2022/74 esas dosyada ise icra takibine itiraz edip borçlarının bulunmadıklarını iddia ettiklerini, mahkemenin şikayet davasına dayanarak icra takibine itiraz davasını derdestlikten ret etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkillerinin reddi miras davası açtıklarını, yerel mahkeme tarafından şikayet davasının bekletici mesele yapılması gerekirken derdestlikten reddinin hatalı olduğunu, her iki davanında aynı anda açıldığını, itiraz davasında karar verilmesi için şikayet davasının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğini, kesinleştiği takdirde itiraz davasının esasına yönelik bir hüküm kurulmasına gerek kalmayacağını belirterek kararın kaldırılmasını, borca ve faizlere itirazlarının kabulünü talep etmiştir. Davalı istinaf cevap dilekçesinde özetle; Yargıtay 12....