DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde (davacı T1 yönünden) ödeme emrinin usulsuz tebliği şikayetine, senedin kambiyo vasfına yönelik şikayete, yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur....
İcra Müdürlüğünün 2021/13052 Esas sayılı takip dosyası üzerinden girişilen kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde, keşidecisi davacı T1 lehtarı davalı T2 olan, 30.07.2021 vade, 29.06.2021 düzenleme tarihli, 37.000,00- TL bedelli bonoya dayanılmıştır. Takip konusu bono, üzerinde düzenleme yeri belirtilmediğinden ve düzenleyenin adının yanında yazılı bir yer bulunmadığından kambiyo senedi vasfını haiz bulunmamaktadır. (6102 sayılı TTK m.777, m776) Bu durumda, uyuşmazlığın çözümünde kambiyo senetlerine ilişkin kuralların dolayısıyla Türk Ticaret Kanununa ilişkin hükümlerin tartışılması gerekmeyeceğinden davanın mutlak ticari dava niteliğinde olduğu söylenemeyecektir....
Temyiz Sebepleri Borçlu vekili temyiz dilekçesinde; dava dışı...’ün, kambiyo taahhüdünde bulunmak suretiyle şirketi borç altına sokma yetkisine haiz olmadığını, davaya konu vekaletname içeriği incelendiğinde, Emin İrtegün'e çek ve senet keşide ederek şirketi borç altına sokma yetkisi verilmiş olsa da bu yetkinin, sınırlı bir yetki olup, Finansal Kiralama Yapma başlığı adı altında, yalnızca finansal kiralama şirketleri ile resmi veya özel banka merkezi veya şubeleri lehine şirket nam ve hesabına kambiyo senedi keşide etme ve bu suretle şirketi borç altına sokmakla sınırlı olduğunu, takibin alacaklısının gerçek kişi olduğunu, Emin İrtegün’ün , kambiyo senedi keşide etmek suretiyle müvekkili şirketi ancak finansal kiralama ve özel/kamu bankaları nezdinde borç altına sokma yetkisi olduğunu iddia ederek bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
Yukarıda anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilir. Somut olayda da, öncelikle bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe geçildiğinden, alacaklı tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup, aynı borca ilişkin olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapamaz. Bu husus kamu düzeni ile ilgili olup süresiz şikayete tabidir. (12 HD esas no: 2020/2083 karar no: 2020/10081) Bu durumda, İstanbul Anadolu 7. İcra Dairesi 2019/21526 sayılı takip dosyasına konu borçla ilgili olarak, İstanbul Anadolu 7.İcra Müdürlüğü’nün 2019/12495 sayılı bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan derdest takibin bulunduğu anlaşılmaktadır....
İcra Dairesi’nin 2018/14759 Esas sayılı takip dosyası ile de muteriz borçlular hakkında bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte bulunduğu, her iki takibe ilişkin takip talebinde de “tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla tahsili talebidir” ibarelerinin yazılı olduğu, alacaklı vekilinin cevap dilekçesinde aynı borç ilişkisinden kaynaklandığına ilişkin beyanda bulunduğu görülmüş olup her iki takip dosyasına konu borcun aynı borç olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar yukarıda anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilirse de öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğinden alacaklı tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamaz....
Kambiyo senetlerinden doğan alacaklar, aranacak alacaklar niteliğinde olduğundan, bu alacaklar için TBK'nın 89/1 maddesi uygulanmaz. Yani kambiyo senedi alacaklısı, kendi yerleşim yerinde takip yapamaz. Öte yandan, İİK'nın 50/1 maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi HMK'nın yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Borçlu birden fazla ise, HMK'nın 7/1. maddesinin birinci cümlesine göre, borçlulardan birinin yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılabilir. Bu durumda, diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak, anılan hüküm, borçlulardan birinin, onun için genel yetkili yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılması ve onun hakkındaki yetkinin kesinleşmiş olması hali içindir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1071 KARAR NO : 2022/605 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2022 NUMARASI : 2021/220 ESAS, 2022/45 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : Torbalı İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/220 Esas, 2022/45 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Torbalı İcra Dairesinin 2021/3544 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine 14/04/2021 düzenleme tarihli 25/04/2021 vade tarihli 230.000,00 TL tutarlı bonoya ilişkin kambiyo senetlerine özgü icra takibi yapıldığını, icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde yapılmış olmakla icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olması sebebiyle yetkiye itiraz ettiklerini, kambiyo senetlerinde borç aranacak...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, hakaret HÜKÜMLER : Beraat Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan TCK’nın 106/1-1. maddesi kapsamındaki tehdit ve TCK’nın 125/1. maddesi kapsamındaki hakaret suçları için öngörülen cezaların üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 2 maddesinde öngörülen 5 yıl 4 aylık olağan dava zamanaşımının son kesme nedeni olan sorgu tarihinden itibaren inceleme tarihine kadar gerçekleştiğinin anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri bu sebeple yerinde bulunmakla HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca KAMU DAVALARININ ZAMANAŞIMI NEDENİYLE DÜŞMESİNE, 19/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
u kasten yaralamaya azmettirme suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, suç tarihi olan 30.03.2005 tarihi de dikkate alındığında, 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddesine göre belirlenen 7 yıl 6 ay olan genel dava zamanaşımı süresinin hüküm tarihi olan 24.11.2011 tarihinden önce dolduğu anlaşıldığından, katılan ... vekillerinin suç vasfına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddiyle, açılan kamu davasının gerçekleşen ZAMANAŞIMI NEDENİYLE 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2 ile 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE karar veren mahkemenin kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak ONANMASINA, 06/11/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan TCK’nın 106/2-c maddesi kapsamındaki tehdit suçu için öngörülen cezanın üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 2 maddesinde öngörülen 5 yıl 4 aylık olağan dava zamanaşımının son kesme nedeni olan sorgu tarihinden itibaren inceleme tarihine kadar gerçekleştiğinin anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu sebeple yerinde bulunmakla HÜKMÜN BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca KAMU DAVASININ ZAMANAŞIMI NEDENİYLE DÜŞMESİNE, 19/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....