İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2021 NUMARASI : 2021/632 ESAS - 2021/422 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklı vekili tarafından müvekkilinin keşidecisi olduğu 30/08/2021 ödeme tarihli, 70.000,00 TL bedelli çekle ilgili müvekkili aleyhinde Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün 2021/27179 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin son yerleşim yeri adresine tebligat çıkartılmış ise de ödeme emrinin henüz tebliğ edilmediğini, müvekkilinin icra takibini e-devlet üzerinden yaptığı inceleme sırasında öğrendiğini, mevcut icra takibinde, düzenleyenin ikametgah adresinin, düzenleme yeri ve ödeme yeri adreslerindeki İcra Müdürlüklerinde başlatılmadığından, Ankara Batı İcra Dairesinin yetkisiz olduğunu, HMK'daki...
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkilleri 02.09.2021 tarihinde itirazi kayıt ile yatırıldığı ileri sürülen bedel aynı mahkemenin 2021/ 1013- 854 sayılı ve aynı tarihli (02.09.2021 tarihli) ilamı ile İİK.'...
Hatay İcra Dairesinin 2020/32376 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 tarafından borçlu T1 hakkında 20/11/2020 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla 508.135,96 TL'nin tahsili için takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya 09/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 14/12/2020 tarihinde süresinde açıldığı anlaşılmıştır. İİK.nun 170/a-2.maddesi gereğince icra mahkemesi, kendisine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re'sen inceleyerek, senedin kambiyo vasfında olmadığını tesbit ederse, diğer itiraz nedenlerini incelemeksizin takibin iptaline karar verir. TTK'nun 778. maddesinin göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 681. maddesi gereğince kambiyo senedi niteliğinde olan bonodaki hakkın devri ancak ciro ve teslim yolu ile mümkündür....
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, ipotek takibinde yer alan rehinli taşınmaz malikleri T1 ve Medine Sevda Kara hakkında kambiyo takibi başlatılmadığını, dolayısıyla bu şahıslar adına kayıtlı taşınmazların haczinin mümkün olmadığını, davacı şirketin ipotek takibine zorunlu takip arkadaşı olması nedeniyle dahil edildiğini, İcra İflas Kanunun 45. maddesinde İİK'nun 167. maddesi hükmünün mahfuz olduğunun belirtildiğini, aynı alacak için ipoteğin paraya çevrilmesi takibinin yanında kambiyo takibinin de yapılabileceğini, kambiyo takibinde alacağın tahsilinin yapılamayacağının anlaşılması üzerine tahsilde tekerrür olmamak üzere ipotek takibi başlatılmasında yasaya ve Yargıtay İçtihatlarına aykırılık bulunmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 45. maddesi uyarınca açılmış şikayet davasıdır....
Davanın açıldığı İzmir 1.Sulh Hukuk Mahkemesince, kambiyo senetlerinin araç kira sözleşmesinden kaynaklı verildiğini, davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde yazılı kira sözleşmesi ibraz edilemediğini, iptal edilen kambiyo senedinde de bu senedin açıkça kira ilişkisinden kaynaklandığı belirtilmediği gibi davalı tarafa ait ad ve soyad bilgileri de belirtilmediğinden iptal edilen bononun kira sözleşmesi ilişkisi nedeniyle verildiğine ilişkin davacı tarafça yazılı belge ile ispatlanamadığından menfi tespite konu icra takibinde kambiyo senedinden bahsedilmiş olması nedenleriyle uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu belirterek görevsizlik kararı verilmiştir. Dosyanın gönderildiği İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesince, taraflar arasında bulunan kira ilişkisi konusunda ihtilafın bulunmadığını, kira ilişkinden kaynaklanan uyuşmazlıklara bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğunu belirterek karşı görevsizlik kararı verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava kambiyo senedine dayalı takipten dolayı haciz baskısı altında ödenen bedelin istirdatına ilişkindir.İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesince, "... Davanın kambiyo senedinden kaynaklı alacak nedeniyle icra takibinde ödenen bedelin istirdadı dalebine ilişkin olup kambiyo senetlerinin TTK'da düzenlenmesi nedeniyle TTK 4/1 Md gereğince dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle usulden reddine ..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 7....
İcra Müdürlüğünün 2005/4710 Esas sayılı dosyasından 25.05.2004 tanzim, 02.08.2005 vade tarihli bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe geçildiğini, dosya da çeşitli kez işlemden kaldırılıp yenilendiğini, en son alacağı temlik alan T3 A.Ş.'...
Taraflar arasındaki uyuşmazlık kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde icra takip borçlusu tarafından açılan menfi tespit davasına ilişkindir. Menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklıdadır. Ancak kambiyo senetleri soyut borç ikrarını içeren senetlerdir. Kambiyo senetlerinde soyutluk prensibinin en önemli işlevi ispat açısından kendisini gösterir. Buna göre, bir kambiyo senediyle borç altına giren kimse, borçlu olmadığını iddia ediyor ise bu hususu ispat etmekle yükümlüdür. Bu nedenle kambiyo senedi uyarınca açılan menfi tespit davasında ispat külfeti davacı borçluya düşer. Usul hukukumuzda senede karşı senetle ispat zorunluluğu ilkesi kabul edilmiştir. Senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı def'i (savunma) olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler, m.201'daki meblağdan az bir miktara ilişkin olsa bile tanıkla ispat olunamaz; ancak senet (kesin delil) ile ispat edilebilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, davacı-borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde borca itiraza ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine, yasal şartlar oluşmadığından davalı tarafın tazminat talebinin reddine, dair karar verilmiştir. Bursa 1. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4278 esas sayılı takip dosyası ile, davalı-alacaklı tarafından davacı-borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 11/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın yasal süresi içerisinde 16/04/2019 tarihinde açıldığı görülmüştür. Dava, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo takibinde borca itiraza ilişkindir. Dar inceleme yetkisine sahip olan İcra Mahkemesi İİK.'nun 169/a-1.maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde itirazı kabul eder, aksi takdirde ise reddeder....
Somut olayda, davacı borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde borçlu tarafından imzaya ve borca itiraz nedeni ile mahkemeye başvurulduğu, mahkemece 16/05/2019 tarihli celsede davacı borçlunun duruşma gün ve saatinden haberdar olduğu, mazeret sunmadığı gerekçesiyle taraflarca takip edilmeyen dosyanın HMK'nın 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve 30/09/2019 tarihli istinaf incelemesine konu karar ile de işlemden kaldırma tarihinden itibaren 3 ay içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle HMK.'nın 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, ancak davacının 11/06/2019 tarihinde ön büroya verdiği dilekçesi ile yenileme talebinde bulunduğu görülmüştür....