Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 170/a maddesi gereğince; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Buna göre, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının ve dolayısıyla alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....

    İcra Müdürlüğü’nün 2021/14740 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin dayanağını 07.11.2020 düzenleme tarihli, 28.05.2021 vade tarihli 120.000,00- TL bedelli senedin oluşturduğunu, anılan senedin davacı tarafından müvekkili lehine düzenlendiği konusunda ihtilaf bulunmadığının açık olduğunu, dava konusu senet üzerindeki imzanın davacı yana ait olduğunun da sarih olduğunu, davacı yanın bonoyu vadesinde ödemediğini ve bunun üzerine aleyhine icra takibi başlatıldığını, davacı yan aleyhine başlatılan takipte borca itiraz ettiğini, davacı yanın dava dilekçesinde borca itiraz etmiş olmasına karşın kambiyo senetlerine haciz yolunda borca itiraz için gereken ispat vasıtalarına yer vermediğini, mahkemece davacı lehine vekalet ücretine hükmedildiğini, davacının vekil ile temsil edilmediğinin müşahede olunacağını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    - K A R A R - Davacı vekili, davacının ödenmeyen çek bedeli nedeniyle davalılar aleyhine Adana 1.İcra Müdürlüğü'nün 2011/7820 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, davalıların borca itiraz ettiklerini belirterek itirazın iptaline ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekilleri, davacının aynı çeke dayalı olarak Adana 1.İcra Müdürlüğü'nün 2011/6426 esas sayılı kambiyo takibi yaptığını, İcra Hukuk Mahkemesine açılan davadan sonra davacının takipten vazgeçtiğini, dayanak çekin kambiyo niteliğini kaybettiğini, yazılı delil başlangıcı olduğunu, delil olarak kullanılamayacağını belirterek davanın reddine ve % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklının, borçlu aleyhinde bir adet bonoya dayanarak başlattığı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde; borçlunun senetteki imzaya itiraz ettiği, mahkemece uzman bilirkişi görüşü doğrultusunda istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İcra Mahkemesi dar yetkili mahkeme olup, borca ve imzaya itiraz halinde İİK'nun 169/a ve 170. maddeleri uyarınca inceleme yapabilir....

        İcra Dairesi'nin 2019/11536 Esas sayılı dosyasıyla kambiyo takibi başlattıklarını, ödeme emrinin davacıya 07.02.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, yetkiye ve borca ilişkin itirazların, 5 gün içerisinde yapılması gerektiğini, davacı borçlunun yasal süre geçtikten sonra yetki itirazında bulunduğunu, bu sebeple davacının itirazları ve davası süresinde olmadığını, davacının borca, açıkça itiraz etmediğini, davacının icra dairesinin yetkisine itiraz etmişse de takibe konu çekin Konya'da keşide edildiğini, çek metninden açıkça anlaşıldığını, çekin düzenlenme yeri olduğu için Konya İcra Dairelerinin takibe yetkili olduğunu, bu sebeple davacının yetki itirazının yersiz olduğunu, bu nedenle davanın öncelikle süreden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacı aleyhine Konya 10....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2021 NUMARASI : 2021/770 2021/806 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 14.10.2021 tarih 2021/770 esas 2021/806 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 2. İcra Müdürlüğünün 2021/7028 E sayılı dosyasıyla müvekkili hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, dayanak senedin araç kiralama sözleşmesinin küpürü olarak bulunan teminat senedi olduğunu, ayrıca senedin ad, soyad ve imza dışındaki diğer unsurlarının sonradan doldurulduğunu belirterek ödeme emrinin ve takibin iptaline, davalının %20 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        ilk derece mahkeme hükmünün kaldırılması ve yapılacak istinaf incelemesi neticesinde istinaf nedenleri de dikkate alınarak borca itiraz kararının kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı borçlunun mükerrerlik iddiasına dayalı borca itiraz başvurusuna ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 62. maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, sair yasal mevzuat 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı borçlu vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

          İlk derece mahkemesi kararında özetle: Alacaklı davalı tarafından davacı borçlu aleyhine girişilen kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin davacıya 01/07/2021 tarihinde tebliğ üzerine borçlunun mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü anlaşıldığı, İİK'nun 168/5. maddesi hükmü gereği kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerektiği, bu sürenin hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği, borçluya gönderilen ödeme emrinin 01/07/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 09/07/2021 tarihinde mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü ve açıkça ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürmediği, bu itibarla davanın ödeme emrinin tebliğinden itibaren işleyen yasal 5 günlük süresinde ileri sürülmediği anlaşıldığından süre aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır...

          İcra Müdürlüğü'nün 2020/6305 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı görülmektedir. Gaziosmanpaşa 6. İcra Dairesi'nde 2020/16138 Esas sayılı takip dosyası ile de davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu (dosyamız alacaklısı) ve dava dışı borçlular hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu (dosyamız alacaklısı) tarafından Gaziosmanpaşa 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/197 Esas sayılı dava dosyası ile borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır. Takas hakkı, doğduğu tarihten itibaren kullanılabilen ve karşı tarafa ulaştığı anda geriye yönelik olarak hukuksal sonuç meydana getiren ve yenilik doğuran, alacağı ve borcu küçük alacak oranında karşılıklı olarak ortadan kaldıran bir haktır....

          UYAP Entegrasyonu