ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/745 Esas KARAR NO: 2023/162 DAVA: İflas (Kambiyo Senetlerine Mahsus Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 174)) DAVA TARİHİ : 02/11/2021 KARAR TARİHİ: 22/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan İflas (Kambiyo Senetlerine Mahsus Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 174)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; Müvekkili şirket tarafından davalı şirket aleyhine -----tutarlı, ------- vade tarihli senedin tahsili amacıyla --- sayılı dosyasından kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığını, takipten gönderilen ödeme emrine karşılık davalı şirketin herhangi bir ödeme yapmadığını, davalı şirketin takibe itiraz etmediğini ve bu şekilde dosyanın kesinleştiğini, akabinde İİK'nın 43. maddesi gereği takip yolunun değiştirilmesi hakkının kullanılarak davalı şirkete iflas yoluyla takibe geçildiğini, ----- sayılı dosyasından iflas emri düzenlenerek davalı şirkete tebliğe çıkarıldığını...
Senedin düzenlenme tarihinin senet metninde tekrar yazılması çift vade anlamına gelmediğinden ve senedin kambiyo vasfına etki etmeyeceğinden, mahkemece bu husus çift vade olarak değerlendirilerek takibin iptaline karar verilmesi isabesizdir. Öte yandan İİK'nın l70/b maddesi yollaması ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takiplerde de uygulanması gereken aynı Kanunun 63. maddesi gereğince borçlu, senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini yargılama sırasında ileri sürebilir. Bu bağlamda, senette tahrifat iddiası senet metninden anlaşılan itiraz sebepleri arasında olmakla, beş günlük itiraz süresi içinde ileri sürülmese bile, süresinde yapılan bir itirazın incelenmesi sırasında da ileri sürülmesi mümkündür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre ,davalı tarafından davacınında aralarında bulunduğu borçlular hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğu davacı şirket ve diğer borçlu şirketler hakkında 26.08.2019 tarihinde alacaklı vekili tarafından takip şeklinin kambiyo senetlerine özgü iflas yolu olarak değiştirildiği ve davacıya örnek 12. Nolu ödeme emrinin tebliğ edildiği ,davacı vekili tarafından itiraz ve şikayette bulunulduğu ilk derece mahkemesi tarafından şikayetin süreden reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. İİK.'nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur....
İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati hacze itiraz eden (borçlular) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati hacze itiraz eden borçlular vekili, takibe dayanak yapılan kambiyo senedinin lehtar kısmında ...Kapı Kasaları yazılı olduğunu, ancak bu lehtarın ne gerçek kişi olduğunu ve ne de tüzel kişiliği haiz bulunduğunu, lehtar bölümünde işletme adının kullanıldığını, bu haliyle bononun geçersiz olduğunu ve kambiyo vasfı taşımadığını, senede dayanılarak kambiyo takibi yapılamayacağını, ayrıca senedin teminat senedi olduğunu, müvekkili ... Yedek Parça San. Tic. Ltd....
(Sakarya BAM 8 H.D. 2021/259E, 2021/883K sayılı ilamı) Takibe konu senetteki imzaya da itiraz edilmemiş olup senedin unsurları itibariyle kambiyo vasfı niteliğinde olduğu, keşideci borçluya karşı takip yapmak için protesto edilmesinin gerekmediği…” gerekçesi ile “Davacının kambiyo vasfına yönelik borca itirazın REDDİNE,” karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; senetlerin Eskişehir 4. İcra Dairesinin 2020/3895 Esas sayılı dosyası ile takibe konmakla tedavüle çıktığını, lehtar hanesi boş olduğundan kambiyo vasfını haiz olmadığını, senedin ilk tedavüle çıktığında kambiyo vasfı taşıması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını takibin iptalini istemiştir. Başvuru; İİK.nın 170/a maddesi kapsamında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, takip konusu senedin kambiyo vasfı taşımadığı iddiasına dayalı takibin iptali istemine ilişkindir....
Süresi içinde borçlu tarafından şikâyet konusu edilmeyen hukuka aykırılıklar, sıra cetveline itiraz yoluyla diğer alacaklılar tarafından da ileri sürülebilir hale gelir. Kambiyo senetlerine özgü takip yollarında icra müdürü, senedin kambiyo senedi olup olmadığını ve vadesinin gelip gelmediğini re’sen incelemek zorundadır (İİK.m.168). Somut olayda aleyhine şikâyet olunanın takip dayanağı kıldığı belgedeki keşide tarihi vade tarihinden sonra olduğu için bu durum senedi bono olmaktan çıkartmıştır. Hal böyle iken şikâyet olunan tarafından girişilen kambiyo senetlerine özgü yolla takip yasaya aykırıdır. Bu durumda şikâyetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.1.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itiraz talebinin incelenmesi hakkında kararda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - İhtiyati haciz talep eden vekili, borçlunun aralarındaki ticari anlaşma gereği düzenlenen 23 adet senetten dolayı borçlu olduğunu belirterek ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili, isteme konu belgelerin kambiyo senedi niteliğinde olmadığını, belgeler üzerindeki imzaların farklı olduğunu belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir....
İTİRAZ: İtiraz eden borçlular vekili; talep konusu senedin kambiyo senedi vasfı taşımadığını, alacağın likit olmadığını ve yargılamayı gerektirdiğinden muacceliyet koşulunun da sağlanmadığını, kambiyo senedi vasfı taşımadığından yer yönünden yetkisiz mahkemede talepte bunulduğunu, takibe konu evrakın adi yazılı evrak hükmünde olduğunu, ayrıca Gebze mahkemelerinin yetkili olduğunu, tarafların ticari olmaması nedeniyle HMK m.17 gereğince yetki şartının geçersiz olduğunu, evrakta düzenleme yeri bulunmadığını, müvekkillerinin mal kaçırma ve adresini değiştirmenin söz konusu olmadığını belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İcra mahkemesi *1* müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. (Ek fıkra: 09/11/1988- 3494/34 md.) Her ne suretle olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz....
İİK'nın 170/a maddesine göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nın 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nın 170/a-2. maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Nitekim, aynı ilkeler Hukuk Genel Kurulunun 25.06.2008 gün ve 2008/12- 450 Esas 2008/452 Karar sayılı ilamında da vurgulanmıştır....