Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin karar süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkilin babası ... ...'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin karar süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkilin babası ... ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 27.05.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Vek.Av.Eşrefe Eraslan Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine dayanan tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece dava konusu 15 parsel yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğundan, 29 parsel bakımından ise hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu 15 parsel yönünden davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali tescili istemine ilişkindir. 3.2. Hukuki Sebep 3402 sayılı Yasa'nın 12/3 maddesi, “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz” hükmünü içermektedir. 3.3. Değerlendirme Çekişmeli 362 ve 1171 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitleri 09/01/1967 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı taraf 29/12/2014 tarihli dava dilekçesi ile kadastro öncesi nedene dayalı olarak 10 yıllık sürenin geçmesinden sonra tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. V....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanununun 38. maddesine dayanan tapu iptal ve tescil davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 19.07.2010 gün ve 2007/6035 Esas - 2010/14927 Karar sayılı ilama karşı dahili davalı yönünden verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: -K A R A R- Kamulaştırma Kanununun 38. maddesine dayanan tapu iptal ve tescil davasının kabulüne dair verilen hüküm, dahili davalı ...’ın temyizi üzerine Dairemizce onanmış, bu onama kararına karşı dahili davalı ... karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

              Gerçekten, 3402 sayılı Kadastro Kanununun değişik 12/3.maddesi “bu tutanaklarda belirtilen haklara sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz. Bu hüküm iddia ve taşınmazın niteliğine yahut devlet veya diğer kamu tüzel kişileri dahil tarafların sıfatına bakılmaksızın uygulanır” şeklindedir. Eldeki uyuşmazlıkta taraflar arasında dava konusu taşınmazların kadastrodan önceki niteliğinin mera olduğuna dair bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, yukarıda özetlendiği üzere çekişmeli taşınmazlar imar uygulamasında imar planı kapsamına alınması sonucu, davacı Hazine’ye özel mülkü olarak veya belediye adına tescil edilip edilemeyeceği noktasındadır. Hal böyle olunca, davacı Hazine’nin eldeki davayı kadastrodan önceki bir nedene dayanarak açmadığı, imar uygulamasındaki yanılgıdan söz ederek bu davayı açtığı açıktır....

                mahallesi, 673 ada 23 parselde kain taşınmazın hükme esas alınan fen bilirkişileri raporunda (B) harfi ile gösterilen 3.811,62 m2'lik kısmının davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile son parsel numarası ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) harfi ile gösterdikleri 13.568,24 m2'lik alan yönünden davacının tapu iptal ve tescil davasının reddi ile bu alanın tespit gibi ... vasfı ile ... adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi tarafından dava konusu taşınmazın tamamının ... vasfında olduğu gerekçesiyle, davalı ... tarafından kararın eksik araştırma ve inceleme sonucunda verildiğinden bahisle temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastrodan önceki hukuksal nedene dayalı tapı iptal ve tescil davasıdır....

                  “geçerli bir hukuki sebep olmaksızın tapu kütüğüne malik olarak yazılan kişi, taşınmaz üzerindeki zilyetliğini davasız ve aralıksız olarak on yıl süreyle ve iyiniyetle sürdürürse, onun bu yolla kazanmış olduğu mülkiyet hakkına itiraz edilemez”. hükmü gereğince davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Ancak, dava kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal tescil davası olup 3402 Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki düzenlemeye göre “tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” Somut olayda davacı 27.07.2015 tarihli dilekçesi ile dava açmıştır. Çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin 11.07.2006 tarihinde yapılıp 14.12.2006 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığına göre, 2015 yılında açılan dava süresindedir....

                    Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE 16/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu