Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava, kadastro öncesi hukuki sebebe dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkin olup, temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli 16. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davada Orman İdaresi ve Hazine taraf olup taşınmazların bir kısmıda orman vasfıyla tespit ve tescil edilmiştir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 gün ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 20. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Asliye Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil dosyasında verilen karara ilişkin yargılamanın yenilenmesi talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 28.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        K A R A R Dava, kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Karar düzeltmeye konu dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesi tarafından yapılmış; bu karara karşı HUMK’nun 440. maddesi gereği karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümüne ilişkin 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı Kararı uyarınca davanın niteliğine göre temyiz inceleme görevi 8. Hukuk Dairesine aittir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun ortak hükümler başlığı altında yer alan 3. maddesi gereğince karar düzeltme istemlerinin temyiz incelemesini yapan Daire tarafından yapılması gerekiyor ise de temyiz incelemesini yapan Yargıtay 16. Hukuk Dairesi kapatıldığından dosyanın 2022/1 sayılı Karar uyarınca temyiz incelemesine bakmakla görevli olan Yargıtay 8. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 17/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          Dolayısıyla eldeki dava kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davası ile birlikte Davacılardan T7 ve Hayriye Baş'ın Fazlı Yılmaz'ın mirasçısı olduğu da nazara alındığında kadastro sonrası muris muvazaası hukuki nedenine, diğer davalılar açısından ise kadastro sonrası muvazaa hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası olup bu taleplerin hak düşürücü süreye tabi olmadıkları halde davacılardan T7 ve Hayriye Baş'ın kadastro sonrası muris muvazaası, diğer davacıların ise kadastro sonrası muvazaa hukuki nedenine dayalı davaları hakkında hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro öncesi hukuki sebebe dayalı tapuya kayıt ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı Maliye Hazinesi vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava konusu 101 ada 33 parselin güncel tapu kayıtlarının ve çap krokisinin ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek evraka eklenmesi, daha sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 06.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Temyiz Nedenleri Davacı vekili, taşınmazı davacının 1981 yılından beri zilyet ettiği halde 2015 yılında yapılan yenileme çalışmalarında Hazine adına tescil edildiğini ileri sürerek istinaf mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi 3.3....

              Davacı T1, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle 14.12.2019 tarihinde davalı Hazine aleyhine dava açmıştır. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi uyarınca kadastro öncesi sebebe dayalı olarak genel mahkemede açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan incelemede; Davacı taraf, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasıyla, kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açmıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde de, ''Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz." hükmü öngörülmüştür....

              Aydın'dan kalan diğer ev ve ev yerleri için kızların almadığını, oğlan kardeşlerine bağışladıklarını, buna rağmen kız kardeşlerinin Sarıoğlan Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/172 Esas sayılı dosyası ile taksim ve izalei şuyu davası açtıklarını, bu nedenlerle dava konusu taşınmazın tapu kaydının kısmen iptaline, bu kısmın ... mirasçıları adına veraset ilamındaki hisseleri nispetinde müştereken tapuya tesciline, karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda; dava 26.04.2000 tarihli taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Ancak Mahkemece, tespit öncesi hukuki sebebe dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak değerlendirilerek hak düşürücü süreden davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

                Davacı Hazine temsilcisi, 3194 ada 11. maddesi uyarınca terkin edilen taşınmazın 119 ada 40 parsel içerisinde kalan bölümünün davalı tarafından terkin amacına aykırı olarak kullanıldığını ileri sürerek; tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; “hak düşürücü sürenin geçtiği” gerekçesiyle “davanın reddine” karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3194 sayılı Yasa'nın 11. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece; “davacı Hazinenin tapu iptal ve tescil talebinin kadastro öncesi sebebe dayandığı ve dava konusu taşınmazın özel mülkiyete konu bir taşınmaz olduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesine 25.02.2009 tarihinde 5841 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile eklenen ek cümle gereğince, davanın kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren 10 Yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğu, dava konusu ......

                  UYAP Entegrasyonu