WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi ise davanın 22/2-a uygulaması ile oluşan yeni pafta ve çapa ilişkin 30 günlük askı ilân süresi içersinde açılan kadastro tespitine itiraza ilişkin olduğu, Kadastro Kanununun 25. maddesine göre sınır ve ölçü uyuşmazlıklarına kadastro mahkemesinin bakacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan tesbitte; taşınmazın mülkiyeti, çapı ve yüzölçümü tartışma konusu edilemez, bu işlemde uygulama kabiliyeti bulunmayan ve harita tekniğine uymayan haritalar yerine, ülke koordinat sistemine uygun sayısal haritalar düzenlenerek, bu tesbitin kesinleşmesi halinde tapu malikleri adına tapuya tescil edilir. Yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi işleminin kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılmadığı savıyla açılan davada kadastro mahkemesi görevli olup, taşınmazın mülkiyetine ve niteliğine ilişkin davalarda kadastro mahkemesi görevli değildir....

    Eldeki dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca, uygulama kadastrosunun, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek üzere uygulama niteliğini kaybeden, teknik nedenlerle yetersiz kalan, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği tespit edilen kadastro haritalarının tekrar düzenlenmesi amacına yönelik olduğu belirtilmiş olup, şu halde bu tür davalarda taşınmazların mülkiyetinin kim ya da kimlere ait olduğu hususunda bir değerlendirme ya da yargılama yapılmamaktadır. Diğer yandan 4721 sayılı TMK'nin 693/3. maddesinde paydaşlardan her birinin, bölünemeyen ortak menfaatlerin korunmasını diğer paydaşları temsilen sağlayabileceği, TMK'nin 702/son maddesinde ortaklardan her birinin topluluğa giren haklarının korunmasını sağlayabileceği belirtilmiştir....

      Hukuk Dairesince istinaf talebinin "1957 hava fotoğrafında gözüken tesis kadastro paftası sınırının yenileme çalışması ile davacıya ait parsel içerisinden geçirildiği mahkemece esasa ilişkin verilen kararda bir usulsüzlük bulunmadığı, davanın uygulama kadastrosuna itiraz davası olup mahkemece dava kısmen kabul edildiğine göre davalıların yargılama giderinden sorumlu tutulmasında bir usulsüzlük olmadığı, kadastro müdürlüğü de sorumlu tutulmuş ise de kadastro müdürlüğü tarafından ya da vekili tarafından kadastro müdürlüğü adına verilmiş bir istinaf dilekçesi bulunmadığı, ancak davanın kısmen kabul edildiği halde yargılama giderlerinin paylaştırılmadığı, yine harçtan Hazine payı düşülmeden tahsil kararı verildiği anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf isteminin bu yönden kabulüne davanın kısmen kabulüne" karar verilmiş olup, davalı Hazine vekili tarafından Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararı temyiz edilmiştir. Dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir....

        Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılmasına, davacı vekili ........2013 tarihli celsede mülkiyete yönelik bir taleplerinin bulunmadığını, davanın uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin olduğunu bildirmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz karar harcı peşin yatırıldığından harç alınmasına yer olmadığına, ........2014 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Mahkemece yapılan yargılama sonunda; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosunun Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğe uygun olarak yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine, 219 ada 21 parsel sayılı taşınmaz hakkında düzenlenen uygulama kadastro tutanağının olduğu gibi tapu kütüğüne aktarılmasına karar verilmiş, hükmün davacı Orman İdaresi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince, istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı Orman İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir....

            Merkez, ... mahallesinde 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine göre yapılan kadastro yenileme çalışmalarında; 3230 ada 163 parsel sayılı taşınmazın tamamının orman olmasına rağmen, tarla olarak tesbit gördüğünü, taşınmazın bu nedenle yapılan tesbitin iptali ile taşınmazın tamamının orman vasfı ile Hazine adına tesbit ve tescilini istemiştir. ... Kadastro Mahkemesince, "uyuşmazlığın mülkiyet hakkına ilişkin olduğu ve asliye hukuk mahkemesinin görevli bulunduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince ise; "dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede 6831 sayılı Kanuna göre orman kadastrosu ve 2/B çalışma çalışmalarının yapılarak, 22.02.2013 yılında ilan edildiği dolayısıyla talebin orman kadastrosu ve 2/B çalışmalarına itiraza ilişkin olduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Kadastro Mahkemesince orman kadastrosuna itiraza yönelik dava elde tutularak davacı ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin olarak açılan davada ... Kadastro Mahkemesi ile ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro yenileme çalışmalarına itiraza ilişkindir. ... Kadastro Mahkemesi; davanın kadastro sırasında yapılan ölçü, sınırlandırma veya hesaplamada doğan hataya ilişkin olduğu, bu durumun ilgilinin müracaatı üzerine veya Kadastro Müdürlüğünce re'sen düzeltilebileceği, düzeltmeye ilişkin kararın ilgiliye tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde sulh hukuk mahkemesinde dava açılabileceği, Kadastro Kanununun 41. madde hükümleri dikkate alındığında ... Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ......

                Hükmüne uyulan 29/03/2010 tarih, 2010/772 - 4008 sayılı ilâmında “İncelenen dosya kapsamından, davanın, orman kadastrosuna itiraza ilişkin olup, bu aşamada mülkiyet aktarımını gerektirir tapu iptali ve tescili istemine ilişkin olmadığı, somut olayda 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı anlaşılmaktadır. 6831 sayılı Orman Yasasının 7. maddesindeki “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit (bu kavram içine daha önce arazi kadastrosu yapılan ve yapılmayan tüm taşınmazların girdiğinin kabulü gerekir) taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tespiti, orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılan orman kadastrosuna, davacı ......

                  İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Dava konusu Kocaeli İli, Gölcük İlçesi, Halıdere Yalı Mahallesinde bulunan 1114 ada 11 parsel (eski 577) sayılı taşınmaza ilişkin uygulama kadastrosuna itiraz davasının reddi ile taşınmazın uygulama kadastro tutanağına göre tapuya tesciline, T2'na karşı açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, karar verilmiştir....

                  Yargılama sırasında dava dilekçesi açıklattırılmış, davacı vekili davalarının hem uygulama kadastrosuna itiraz hemde yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil niteliğinde olduğunu açıklamıştır. İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, mülkiyete ilişkin davaların uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davada görülemeyeceğine göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu