Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Bakanlığı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Bakanlığı, ... Köyü 107 ada 6 parsel sayılı taşınmazın davalılar ... ve ... ... adlarına tapuda kayıtlı olduğunu, yörede 1995 yılında ilk kez yapılan ve 20.02.2002 - 20.08.2002 tarihleri arasında ilan edilen orman kadastrosu sırasında, öncesi tamamen orman olan taşınmazın kadastro komisyonu tarafından orman sayılmayarak orman alanı dışında bırakıldığını, işlemin iptali ile taşınmazın tamamının orman alanı içine alınmasını istemiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: 1)Dava; uygulama kadastrosu tespitine karşı askı ilan süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraz davasıdır. 2)Çekişmeli taşınmazın bulunduğu İzmir İli, Dikili İlçesi, Çandarlı Mahallesinde, 1964 yılında takeometrik ölçü yöntemi ile yapılan ilk tesis kadastrosu; 2018 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a maddesi uyarınca yapılan uygulama (yenileme) kadastrosu bulunmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Uygulama Kadastrosuna İtiraz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... ... vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Mahkemenin verdiği önceki tarihli karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; “Uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindeki bu davada 13467 ada 329, 322 ve 323 parsel sayılı taşınmazların maliklerinin davaya dahil edilmesi için davacı tarafa olanak verilmesi ve bu şekilde 6100 sayılı HMK'nin 124. maddesi uyarınca yöntemince taraf koşulu sağlandıktan sonra hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir....

      DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: 2015 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosu sırasında Bartın İli, Merkez İlçe, Akgöz Köyünde kain, tapuda davacı T1 ve paydaşları adına kayıtlı bulunan eski 156 parsel sayılı 3.300,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, yeni 116 ada 23 sayılı parsel numarasıyla ve 2.887,36 metrekare yüzölçümlü olarak, davalı Cevat Kırmızı ve paydaşları adına kayıtlı bulunan eski 158 parsel sayılı 3.150,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, yeni 116 ada 22 sayılı parsel numarasıyla ve 3.351,99 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı, 116 ada 23 parsel sayılı taşınmazının yüzölçümünün eksildiği ve bu eksikliğin 116 ada 22 parsel sayılı taşınmazdan ve sınırındaki yoldan kaynaklandığı iddiası ile dava açmıştır. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna askı ilan süresi içinde açılan itiraz davasıdır....

      Uygulama kadastrosu sırasında, nizalı taşınmaz bölümüne komşu, orman vasıflı eski 2749 parsel sayılı taşınmaz, nizalı taşınmazı da içine alacak şekilde 113 ada 513 parsel numarası altında tespit ve tescil edilmiştir. Mahkemece, nizalı taşınmaz bölümünün orman vasfında olmadığı, nizalı taşınmaz bölümünde, uygulama kadastrosu yapılmadan önce davacı lehine 3402 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde belirtilen zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yargılama sırasında nizalı taşınmaz bölümünde uygulama kadastrosu çalışması yapılmış olmakla, eldeki dava aynı zamanda uygulama kadastrosuna itirazı da içerir hale gelmiş olup, tescil davası yönünden, uygulama kadastrosuna itiraz davasının ön mesele teşkil edeceği kuşkusuzdur....

        Uygulama kadastrosunun açıklanan bu niteliği itibariyle, tespite itiraz şeklinde açılacak davalarda, mülkiyet uyuşmazlıklarına girilmeden, ilk tesis kadastrosuyla oluşturulan haritanın zemin ile uyumsuzluğunun neler olduğu, bu uyumsuzluğun hangi nedenlerden kaynaklandığı, uygulama kadastrosu sırasında nasıl bir tespit yapıldığı, uygulama kadastrosunun zemin ile harita arasında görülen uyumsuzluğu giderip gidermediği, uygulama kadastrosu da isabetsiz ise bu isabetsizliğin nereden kaynaklandığı gibi hususların aydınlatılması zorunludur. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosundan kaynaklanan davalara ilişkin (kapatılan) Yargıtay 16....

        Bu kapsamda mahkemenin Uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı gibi mülkiyet uyuşmazlıkları uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağından mevcut uyuşmazlığın da 22/a kadastro tespitine itiraza ilişkin olmadığı, davalının maliki olduğu taşınmazın sınırları içerisinde davacının babasından bu yana yer kullandığı, davacının kullandığı bu yerin adına tescil edilmesini talep ettiği, bu sebeple uyuşmazlığın mülkiyet hakkı ile ilgili olup mülkiyete ilişkin hakların 22/a kadastrosuna itiraz davası olarak ileri sürülemeyeceği belirtilerek görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmıştır....

        Ancak; davacı ...’nin öncelikli talebi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Dava konusu 136 ada 3 parsel sayılı taşınmaza ilişkin uygulama kadastro tutanağı, Hazine’nin dava açtığı tarihte ... ve arkadaşları tarafından askı ilan süresi içerisinde açılan ve temyize konu olmayan asıl dava nedeniyle kesinleşmemiştir. Hal böyle olunca; görevli Kadastro Mahkemesince, önceki tarihli bozma ilamında açıklanan şekilde esasa ilişkin olarak inceleme ve araştırma yapılarak davacı ...’nin uygulama kadastrosuna itiraz davasının çözüme kavuşturulması gerekirken yanlış değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmiş olması isabetsiz olup, bozulması gerekmiştir....

          O halde mahkemece; tapu iptali ve tescil davası elde tutulup, orman kadastrosuna ve 2/B madde uygulamasına itiraz yönünden kadastro mahkemesi görevli olduğundan tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmesi, orman kadastrosuna ve 2/B madde uygulamasına itiraz davasının HMK'nın 165. maddesi uyarınca bekletici mesele yapılıp kesinleşmesinden sonra sonucuna göre iptal ve tescil isteği yönünden esas hakkında karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. Kabule göre de çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinde ".... lehine 4.537 m2 alanda daimi irtifak hakkı" şerhi bulunduğu halde lehine şerh konulan kurumun davada yeralması sağlanmadan yokluğunda yargılama yapılarak sonuca gidilmesi de doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 26.05.2015 günü oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine ve kesinleşen orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., Asliye Hukuk Mahkemesinde K. Sani 337 tarih 36 nolu tapu kaydı ile adına kayıtlı taşınmazın bir kısmının orman sınırları içinde kaldığından dışına çıkarılması istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında yapılan kadastro çalışmalarında taşınmazın ... Köyü 112 ada 521 parsel sayılı 103.352.50 m2 yüzölçümüyle, çamlık niteliği ile Hazine adına tesbit edilmesi üzerine, görevsizlik kararı verilerek dava dosyası kadastro mahkemesine devredilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu