Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açılması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davacı vekili yargılama esnasında, taşınmazların kaydında bulunan irtifak hakkına ilişkin şerhlerin yolsuz olduğunu belirterek, bunların terkini için dava açmak üzere süre verilmesini talep etmiştir. Davacı bu hususu istinaf nedeni olarak da ileri sürmüş olup, davacıya dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında bulunan ve yolsuz tescil edildiği iddia olunan bu şerhlerin terkini için dava açmak üzere önel verilmesi, bu davaların sonucunun bekletici mesele yapılması ve neticesine göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden davanın usulden reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDAKİ ŞERHİN TERKİNİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, mülkiyet ihtilafı bulunmaksızın Tapu Sicil Müdürlüğü aleyhine açılmış tapudaki şerhin terkini istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.04.2011 tarih ve 14 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

    Yönetimi kadastro mahkemesine dava açarak taşınmazın kesinleşen orman sınırı içinde kalması ve eylemli orman olmasına rağmen 01/02/2013 tarihinde 3302 sayılı Kanun uyarınca yapılan çalışmada taşınmazın orman sınırı dışında bırakıldığını ileri sürerek taşınmaza ilişkin orman sınırlandırmasının iptalini ve Devlet ormanı sınırları içine alınmasını, taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptaliyle orman vasfı ile Hazine adına tescilini, davalıların taşınmaza olan müdahalelerinin men'ine ve taşınmazın tapu kaydında yazan şerhlerin silinmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Kadastro mahkemesinin 2013/75 Esas sayılı dosyasında Orman Yönetiminin tapu iptal davasının tefrikine karar verilmiş, dosya mahkemenin 2016/11 Esas sırasına kaydedildikten sonra görevsizlik kararı verilmiş ve dava genel mahkemeye aktarılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.11.2003 gününde verilen dilekçe ile intifa ve irtifak hakkı şerhlerinin terkini ve tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 31.10.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 09.03.1998 tarihli imtiyaz sözleşmesine dayalı olarak dava konusu taşınmazların tapu kaydındaki davalı şirket lehine mevcut irtifak hakkı şerhlerinin terkini ile Hazine adına yazılması istemiyle açılmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir....

        Bu şerhin tapu kütüğünün beyanlar hanesine işlenmesinin dayanağı 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19. maddesidir. Uygulamada kısaca «muhdesat şerhi» olarak bilinen bu tür işlemlerdeki amaç; genellikle hak sahibi kişinin durumunun üçüncü kişilere duyurulması ve bildirilmesidir. Kuşkusuz muhdesat şerhinin terkini olanaklıdır. Terkin nedenleri ise, hakkın yıkılmak, yanmak, doğal afetler sonucu yok olması veya yapının ekonomik ömrünü tüketmesi gibi sebeplerdir. Ancak, arazi maliki muhdesatın bedelini ödemek suretiyle her zaman muhdesat sahibinin taşınmazına el koymasını da dava edebilir. Muhdesatın yukarıda sayılan herhangi bir sebeple yok olması halinde muhdesat sahibi önceki hakkına dayanarak yeniden yapı yapamaz veya ağaç dikemez. Dolayısıyla arazi sahibinin muhdesat sahibine karşı müdahalenin önlenmesini talep yetkisi ancak bu hallerden birinin varlığı halinde mümkündür. Yoksa 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19. maddesi uygulama yeri bulmaz ve bir anlamı kalmaz....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava tapudaki irtifak hakkının terkini istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. Ancak 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6644 sayılı Kanun ile değiştirilen 60. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 04.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, tapudaki şerhin terkini isteminden kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:8 Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu daireye gönderilmesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.05.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki haciz ve satışa arz şerhlerinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ... ve Tapu Sicil Müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif dava ehliyeti bulunmadığından reddine, tapu kaydındaki şerhlerin terkinine dair verilen 29.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi asli müdahil Yapıkredi Bankası A.Ş. vekili ve müdahil ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 10.02.2011 tarihinde oybirliği ile karar...

                Mahkemece yapılan yargılama sonucunda çekişmeli yerin mülkiyetine yönelik dava bulunmadığından taşınmazın tespit gibi Hazine adına tesciline, beyanlar hanesindeki şerhlerin iptaline yönelik davanın reddi ile bu şerhlerin aynen korunmasına karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tesbitine itiraz ve şerhin iptali niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1965 yılında ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1979 yılında 1744 sayılı Yasa gereğince 2. madde, 1993 yılında ise 3302 sayılı Yasa ile değişik 2/B uygulamaları yapılmış ve kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve taşınmazda davacı kullanımının da bulunmadığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 01/12/2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  Davalı ..., 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin geçmesinden sonra dava açıldığını, ayrıca taşınmazın mevzuat hükümlerine uygun olarak adlarına tescil edildiğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı Hazine’nin temyizi üzerine karar Dairemizce bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda dava konusu taşınmazın harman yeri vasfını yitirdiği, taşınmazın 5393 sayılı Belediye Kanununun 79. maddesinde belirtilen taşınmazlardan olmadığı belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. Dava konusu 282 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında “harman yeri” niteliği ile yine kadastro parseli olarak davalı ......

                    UYAP Entegrasyonu