Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tapulama Müdürlüğünce üçüncü bilirkişinin imza eksikliği tamamlanarak tutanağın yeniden Kadastro Mahkemesine gönderilmesi üzerine; Kadastro Mahkemesince 766 sayılı Yasa uyarınca askı ilanlarının yapılması, ilan süresinde itiraz edilmesi halinde verilen Komisyon kararına karşı dava açıldığında ancak davaya bakılabileceğini belirtilerek tutanakların Tapulama Müdürlüğüne gönderilmesi kararı üzerine, Kadastro Komisyonunca tutanaklar 28.6.2005 tarihinde 30 günlük askı ilanına çıkarılmıştır. Askı ilan süresi içinde Hazine, zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine ve çekişmeli parsellerin davalılar adına payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Tapulama Müdürlüğünce üçüncü bilirkişinin imza eksikliği tamamlanarak tutanağın yeniden Kadastro Mahkemesine gönderilmesi üzerine; Kadastro Mahkemesince 766 Sayılı Yasa uyarınca askı ilanlarının yapılması, ilan süresinde itiraz edilmesi halinde verilen komisyon kararına karşı dava açıldığında ancak davaya bakılabileceği belirtilerek tutanakların tapulama Müdürlüğüne gönderilmesi üzerine, Kadastro Komisyonunca tutanaklar 24.08.2004 tarihinde 30 günlük askı ilanına çıkarılmıştır. Askı ilan süresi içinde Hazine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine ve çekişmeli parselin davalılar adına payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Maddesi Uyarınca Yapılan Düzeltme İşleminin İptali Taraflar arasında Suruç Asliye Hukuk Mahkemesi' nde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı Hazine temsilcisi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı Hazine temsilcisi tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro Müdürlüğünce, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca re'sen yapılan düzeltme işlemi sırasında, Suruç İlçesi Ağırtaş Mahallesi çalışma alanında ve tapuda davalı ... ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan 275 parsel sayılı 3.800,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 15.207,11 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir....

        Mahkemece, davacı tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereğince Kadastro Müdürlüğüne başvurulduğu, verilen cevaba karşı Sulh Hukuk Mahkemesinde iptal davası açılması gerektiği halde, davacı tarafından Yasa'da öngörülen işlem basamakları yerine getirilmeden doğrudan eldeki davanın açılmış olması nedeniyle davanın dinlenme olanağı bulunmadığı belirtilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava, 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca yapılan teknik hataların düzeltilmesi istemine ilişkindir. Anılan madde uyarınca, re'sen veya istem üzerine Kadastro Müdürlüğünce düzeltme işlemi yapılması halinde, bu karar ilgililerine tebliğ edilir. Bu karara karşı, tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içerisinde dava açılmaması halinde, tapu sicilinde düzeltme yapılır....

          İş sayılı kararı onayan Daire’nin 26.06.2014 gün ve 2014/8881-2014/12181 sayılı kararı aleyhinde ihtiyati haciz kararına itiraz eden vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: İİK'nın 265/son maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir. Yargıtay bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekilinin talebinin reddine ilişkin kararın temyizi üzerine Dairemizce tesis edilen onama kararı kesin olduğundan ve bu karara karşı karar düzeltme yolu bulunmadığından itiraz eden vekilinin karar düzeltme dilekçesinin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz kararına itiraz eden vekilinin karar düzeltme dilekçesinin REDDİNE, ödediği karar düzeltme harcın isteği halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 24.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            kararına itiraz davası olmayıp mülkiyet iddiasına dayalı Tapu İptal ve Tescil davası olduğu da göz önünde bulundurularak düzeltme kararına karşı Sulh Hukuk Mahkemesinde itiraz davası açılmadığı halde kararın infaz edilmemişse sebeplerinin sorulması, 4- Düzeltme kararı infaz edilmiş ise, buna ilişkin tapu kaydının onaylı örneğinin getirtilerek dosyaya konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçeye göre; somut olayda kadastro işlemleri sırasında yapılan hata sonucu tapu sicilinin hatalı tutulması ve Kadastro Müdürlüğünce Kadastro Kanununun 41.maddesi nedeniyle yapılan düzeltme nedeniyle yüzölçümünün azalması nedeniyle 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi anlamında Devletin sorumluluğuna ilişkin koşulların oluştuğunun kabulü ile arazi niteliğindeki ... ilçesi, ... köyü, 5,16,27 parsel sayılı taşınmazların net geliri esas alınarak değer biçilmesinde ve tazminata hükmedilmesine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı ... vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nun 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, 15/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                İşlemin yasaya aykırı olduğunu ileri süren kişi davasını düzeltme işlemi için başvuruda bulunan kişiye, Kadastro Müdürlüğünce resen düzeltme yapılmış ise de müdürlüğe karşı yöneltmelidir. Bu arada işlemin iptal edilme ihtimali nedeniyle, düzeltme ile yararına değişiklik yapılan kişilerinde davada yer alması gerekir. Yoksa yararına düzeltme yapılan kişinin iradesi ile oluşmuş bir subjektif hak ihlali bulunmamaktadır. Bu genel açıklamalardan dava konusu işleme baktığımızda, düzeltme işleminin Kadastro Müdürlüğünce resen yapıldığı, 58 parsel sayılı taşınmaz malikinin başvurusunun bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacının davasını Kadastro Müdürlüğüne yöneltmesinde bir usulsüzlük yoktur....

                  Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler kapsamında, karar düzeltme kararına karşı ikinci kez karar düzeltmeye gelinemeyeceği hususu nedeniyle tarafların karar düzeltme hakkı bulunmadığından davalı ... vekilinin karar düzeltme isteği niteliğini taşıyan başvurusunun reddi gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Davalı ... vekilinin karar düzeltme talepli dilekçesinin REDDİNE, Dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 14.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                    Davada ayrıca ele alınması gereken bir başka sorunda Kadastro Müdürlüğüne davanın yöneltilip yöneltilemeyeceği sorunudur. Burada yargılama hukuku açısından davalıdan ne anlamak gerektiğine değinmekte yarar vardır. Subjektif hakkı ihlal edilen kişinin mahkemeden hukuki koruma isterken, bu hakkı ihlal eden kişiye karşı koruma talebinde bulunmaktadır. Davalı subjektif hakla doğrudan bağlantılı ve bunu davacı açısından ihlal eden kişidir. 41. maddeye göre düzeltme işlemleri az yukarıda da açıklandığı gibi, kadastro müdürlüğünce resen veya ilgililerin talebi üzerine yapılmaktadır. İşlemin yasaya aykırı olduğunu ileri süren kişi davasını düzeltme işlemi için başvuruda bulunan kişiye, kadastro müdürlüğünce resen düzeltme yapılmış ise de müdürlüğe karşı yöneltmelidir. Bu arada işlemin iptal edilme ihtimali nedeniyle, düzeltme ile yararına değişiklik yapılan kişilerinde davada yer alması gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu