"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu,... Köyü çalışma alanında bulunan 4063 parsel sayılı 1.020,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz satış yoluyla davacı ... adına, 4065 parsel sayılı 2800 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise davalı ... adına tespit ve tescil edilmiş; davacının, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine göre teknik hataların düzeltilmesi istemi ile Kadastro Müdürlüğüne yaptığı başvuru reddedilmiştir. Davacı, kadastro sırasında, kendisine ait taşınmaz ile davalıya ait taşınmaz arasındaki sınırın teknik hata sonucu haritasında yanlış gösterildiği iddiasına dayanarak teknik hatanın düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, ... İlçesi Kırbaş Köyü çalışma alanında bulunan 416 parsel sayılı 300,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, davacı adına tespit ve tescil edildikten sonra davacının, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine dayanarak yaptığı teknik hataların düzeltilmesi talebi Kadastro Müdürlüğünce reddedilmiştir. Davacı ..., kadastro sırasında kendisine ait taşınmazın teknik hata sonucu haritasında yanlış gösterildiği iddiasına dayanarak, teknik hatanın düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca yapılan teknik hataların düzeltilmesi istemine ilişkindir. Anılan madde uyarınca, re'sen veya istem üzerine Kadastro Müdürlüğünce düzeltme kararı verilmesi halinde, bu karar ilgililerine tebliğ edilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 10.06.2004 gününde verilen dilekçe ile 3402 Sayılı Yasanın 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine bozma ilamına da uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.11.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....
Ayrıca 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine ilişkin ihtilaflar taşınmazın aynına ilişkin bulunmadığından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süreye de tabi değildir. Davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkin olduğu hallerde esasen anılan madde uyarınca yapılan düzeltme işlemlerine karşı açılan davaların lehine düzeltme yapılan taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Ancak, düzeltme işleminin sonucu oluşan yüzölçümü farkına sadece hesap hatasının yol açtığı ve farkın komşu taşınmazlardan kaynaklanmadığı hallerde davanın Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmesi gerekir. Kaldı ki kişilerin yüzölçümü farkına itirazları halinde de Kadastro Müdürlüğünün hasım gösterilmesi usul yasasına aykırı değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Davacı tarafından, davalı aleyhine 20.12.2010 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 218 parsel sayılı taşınmazın 26500 m2 olan yüzölçümünün 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesine göre 19.07.2010 tarihinde yapılan düzeltme işlemi ile 16.666,06 m2 olarak tespit edildiğini, taşınmazının yüzölçümü miktarının azalması nedeniyle işlemin hatalı olduğunu ileri sürerek iptalini istemiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın mülkiyet değişikliğine neden olacağı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK'nın 2/1 maddesi uyarınca mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde mahkemeye başvurulduğunda dosyanın görevli ve yetkili ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve arkadaşları tarafından temyiz edilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun "Hataların Düzeltilmesi" başlıklı 41. maddesi uyarınca, kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüğünce re'sen düzeltilir ve düzeltme kararı, ilgili taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ edilir....
Mahkemece, aynı işlem ile düzeltmeye tabi tutulan 837 sayılı parselin malikinin işlemin iptali için açtığı davanın reddedilerek kesinleştiği ve bu ilamla işlemin doğru olduğu sonucuna ulaşıldığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir....
Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede; Dava, Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan teknik hataların düzeltilmesi işleminin iptaline ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41 (Değişik birinci fıkra:22/2/2005 – 5304/9 md.) maddesinde; "Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir" düzenlemesi yer almaktadır. Anılan madde uyarınca, re'sen veya istem üzerine Kadastro Müdürlüğünce düzeltme işlemi yapılması halinde, bu karar ilgililerine tebliğ edilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 29.12.2010 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.09.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 361 parsel sayılı taşınmazın 568125 m2 olan yüzölçümünün 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesine göre 19.07.2010 tarihinde yapılan düzeltme işlemi ile 230.832,85 m2 olarak tespit edildiğini, taşınmazının yüzölçümü miktarının azalması nedeniyle işlemin hatalı olduğunu ileri sürerek iptalini istemiştir....