Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 41 nolu Orman Kadastro Komisyonunun 6831 Sayılı Yasanın 4999 Sayılı Yasa ile değişik 7.ve 9. maddeleri gereğince yapılıp, 05.04.2005 tarihinde ilan ettiği Kızanlık Köyünde önceki yıllarda yapılarak kesinleşen orman kadastro sınırlarındaki ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan yüzölçümü ve fenni hataların düzeltilmesi işleminin iptali istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasaya göre orman kadastrosu ve 2. madde uygulaması yapılmış ve 08.05.1979 tarihinde ilan edilmiş,ekip çalışmalarına yapılan itirazlar komisyonca incelenip karara bağlanmadığı,daha sonra 3302 sayılı yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasaya, 1744 Sayılı Yasaya göre yapılan ekip çalışmalarına yapılan itirazların incelenerek karara bağlanması, aplikasyon ve 2/B uygulaması yapılmış, 24.11.1987 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir....
Mahkemece, daha önce mahkemenin 2006/294-609 sayılı ilamı ile 41 Nolu Orman Kadastro Komisyonunca yapılan düzeltme işleminin iptaline karar verilmiş olduğu ve bu kararın 26.01.2007 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından, davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, kararın niteliği ve davacının haklılık durumu dikkate alınarak davalı idare lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 41 Nolu Orman Kadastro Komisyonunun 6831 Sayılı Yasanın 4999 Sayılı Yasa ile değişik 7.ve 9. maddeleri gereğince yapılıp, 05.04.2005 tarihinde ilan ettiği ...Köyünde önceki yıllarda yapılarak kesinleşen orman kadastro sınırlarındaki ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan yüzölçümü ve fenni hataların düzeltilmesi işleminin iptali istemine ilişkindir....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 41 nolu Orman Kadastro Komisyonunun 6831 Sayılı Yasanın 4999 Sayılı Yasa ile değişik 7.ve 9. maddeleri gereğince yapılıp, 05.04.2005 tarihinde ilan ettiği ....., Köyünde önceki yıllarda yapılarak kesinleşen orman kadastro sınırlarındaki ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan yüzölçümü ve fenni hataların düzeltilmesi işleminin iptali istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasaya göre orman kadastrosu ve 2. madde uygulaması yapılmış ve 08.05.1979 tarihinde ilan edilmiş,ekip çalışmalarına yapılan itirazlar komisyonca incelenip karara bağlanmadığı,daha sonra 3302 sayılı yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasaya, 1744 Sayılı Yasaya göre yapılan ekip çalışmalarına yapılan itirazların incelenerek karara bağlanması, aplikasyon ve 2/B uygulaması yapılmış, 24.11.1987 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir....
Mahkemece, daha önce mahkemenin 2006/294-609 sayılı ilamı ile 41 Nolu Orman Kadastro Komisyonunca yapılan düzeltme işleminin iptaline karar verilmiş olduğu ve bu kararın 26.01.2007 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından, davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, kararın niteliği ve davacının haklılık durumu dikkate alınarak davalı idare lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 41 Nolu Orman Kadastro Komisyonunun 6831 Sayılı Yasanın 4999 Sayılı Yasa ile değişik 7.ve 9. maddeleri gereğince yapılıp, 05.04.2005 tarihinde ilan ettiği Kızanlık Köyünde önceki yıllarda yapılarak kesinleşen orman kadastro sınırlarındaki ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan yüzölçümü ve fenni hataların düzeltilmesi işleminin iptali istemine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "Kadastro Müdürlüğünce 1951 yılında yapılan ve kesinleşen kadastro çalışmasında üretilen 1/500 ölçekli grafik paftada yer alan 1224, 1225, 1226, 1227 ve 1228 nolu parsellerin dava konusu sonradan idari tescil sınırının kesinleşen bu sınıra uyması gerektiği, ancak gerek idari tescil sınırının ve gerekse de 3402 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi uyarınca yapılan düzeltmedeki sınırın yapılan ölçü ve sayısallaştırma koordinatları ile uymadığı, yapılan ölçümlerin koordinatlandırılması neticesinde 3402 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin koordinatlarında dava konusu 1536 nolu parsel ile 1224, 1225 ve 1226 nolu parseller arasında oluşturulan boşluğun olmadığı, 3402 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi uyarınca yapılan düzelmedeki köşe koordinatları ile taraflarınca tespit edilen köşe koordinatları arasında f noktasında 1,95-mt, 16 nolu noktada 1,30-mt, 17 nolu noktada 0,95-mt...
Somut olayda, davalıların Tarsus Kadastro Müdürlüğü'ne başvurarak 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca düzeltme işlemi talebinde bulundukları, davacıya ait taşınmaz da içinde bulunacak şekilde Tarsus Böğrüeğri mahallesi 129 ada 8, 10, 11 ve 12 parsel sayılı taşınmazların 41. madde uyarınca düzeltme işlemlerinin yapıldığı ve ilgililere tebliğ edildiği, davacı tarafından süresi içerisinde Sulh Hukuk Mahkemesinde eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince yapılan keşif, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. Maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği görülmüştür....
Dava 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Anılan hüküm, “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine kadastro müdürlükleri yetkilidir.” şeklindedir....
Dava, 3402 sayılı Kanun'un 41. maddesi uyarınca teknik hataların düzeltilmesi istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesinde istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı ancak kamu düzenine aykırılıkların re'sen gözetileceği düzenlenmiştir....
Davalı davanın reddini savunmuş, mahkemece yapılan keşifte alınan bilirkişi raporunda işlemin doğru olduğunun belirtildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.12.2009 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 01.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 343 parsel sayılı mera niteliğindeki taşınmazda kadastro müdürlüğünün 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptalini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir....