Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasına itiraz ile çekişmeli 143 ada 1 sayılı parselin orman olarak Hazine adına tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 6831 sayılı Kanun hükmüne göre ilk kez yapılıp 03/07/1978 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2. madde uygulaması, 2896 sayılı Kanuna göre 2/B madde uygulaması ve yapılan itirazlar sonucunda işlemin iptali için dava açılan ve fakat yargılama devam ettiği için itirazlar incelenerek karara bağlanmamış yerlerde, ayrıca mahkeme kararı ile orman sayılan ve fakat 2/B madde uygulaması yapılmamış yerlerde 41 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 25/04/2013 tarihinde Kanundaki son değişiklik nedeniyle bir (1) ay süreyle ilan edilen 2/B madde uygulaması yapıldığı aski ilan tutanağından anlaşılmaktadır....

    Kadastro Mahkemesinin 92/41 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; yörede kadastro çalışmalarının yapıldığı, dava konusu taşınmaz ile ilgili Kadastro Beyannamesinin 27.6.1985 tarihinde düzenlendiği, 20.2.1990 tarihinde komisyonca taşınmazın davacı adına tesbit edildiği taşınmaz davalı olduğundan tutanağın res'en Pınarhisar Kadastro Mahkemesine gönderildiği, dosyanın mahkemenin 92/41 Esas numarasına kaydedildiği ve halen derdest olduğu tesbit edilmiştir. Bu durumda 3402 sayılı Kadastro Kanunun 26/son ve 27 nci maddeleri gereğince Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararı vererek dosyayı görevli Pınarhisar Kadastro Mahkemesine göndermesi gerekirken direnme kararı vermesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. S O N U Ç : Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, 20.12.2000 gününde, oybirliği ile karar verildi....

      TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) [ Madde 581 ] 743 S. TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) [ Madde 629 ] 743 S. TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) [ Madde 631 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 12 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 13 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 28 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 29 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 33 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 46 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 46 ] "İçtihat Metni" (YİBK.,11.10.1982 gün ve 1982/3-2 s.) Taraflar arasındaki "tapuda yüzölçümü düzeltilmesi veya tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Antalya Asliye İkinci Hukuk Mahkemesi)'nce davanın kabulüne dair verilen 10.10.1996 gün ve 1990/61 -1996/712 sayılı kararın incelenmesi davacılar ve davalı Hazine vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Birinci Hukuk Dairesinin 24.03.1997 gün ve 1997/3447-3979 sayılı ilamı ile; (......

        Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Anılan 41. madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklindedir....

          Yargıtay 16.Hukuk Dairesinin içtihatlarına göre; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41.maddesine göre taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamadan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltilmesi 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41.maddesine göre re'sen veya ilgilinin müracaatı üzerine Kadastro Müdürlüğünce yapılabilir. Kadastro Müdürlüğünün yaptığı işlem üzerine bu işlemlerin iptali için tapu malikleri veya ilgili kişilerin tebliğden itibaren 30 gün içinde Sulh Mahkemelerinde dava açılma olanağı vardır. Kadastro Kanunu'nun 41.madde hükmünde düzeltme işlemine karşı tebliğden itibaren 30 günlük sürede Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılabileceği, dava açılmadığında yapılan düzeltme işleminin kesinleşeceği belirtilmiş ise de, kesinleşen işleme karşı ya da düzeltme talebinin reddine karşı dava açılmasını engelleyen bir düzenleme bulunmamaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : 41. Madde Uyarınca Yapılan Düzeltmenin İptali Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemenin verdiği önceki karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; Mahkemece hükme esas alınan fen bilirkişi raporu, çekişmeli taşınmazın kadastro paftasındaki mevcut sınırları ile 41. madde uyarınca oluşan sınırları arasında fark olup olmadığı hususunu denetlemeye yeterli bulunmamaktadır....

            adına tespit edilmiş, daha sonra kadastro komisyonunca taşınmazın 2863 sayılı yasanın 11. maddesini değiştiren 5226 Sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca 1. derecede doğal sit alanı içinde kaldığından söz edilerek kadastro tespitinin iptali ile Hazine adına tespitine karar verilmiştir . Davacı ...; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak 159 ada 16, 41, 59 ve 91 parsellerin adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu taşınmazların kadastro komisyon kararlarının iptal edilerek davacı adına tapuya tescillerine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. -2- 2009/13593-2010/417 Dava, kadastro komisyon kararına itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede yapılıp kadastro tespit tarihi itibariyle kesinleşmeyen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

              Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazda bulunan kullanım durumuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1984 yılında 6831 Sayılı Yasaya göre yapılıp 12.02.1988 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

                Köyü 188 ada 41 numaralı parselin kadastro tespit tutanağı sureti ile varsa dayanakları ve davalıysa dava dosyasının, 41 sayılı parselin tapu kaydı orman kadastrosunun kesinleşmesiyle oluşmuş ise oluşumunu da gösterir tapu kayıt örneğinin, 2) 188 ada 41 sayılı parselin bulunduğu yerde özellikle 509 ilâ 523 ve 509 numaralı orman sınır noktalarından oluşan, orman sınır hattı ile ilgili; a)Yörede 1968 yılında yapılan orman kadastro işlemlerine ilişkin işe başlama, özellikle söz edilen orman sınır noktaları dahil olmak üzere geniş çevreye ait orman sınır noktalarının tesisine ilişkin çalışma tutanakları ve yapılan işlemlerin askı ilân tutanakları, b) Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 509’dan başlayarak 523 ve 509 no ya kadar tüm noktalardan oluşan orman sınır hattı ile belirlenen P63 Langırt Kayası Ormanının sınırları ve tersimatı ile bir örneği dosyada bulunan aynı yere ilişkin 1/10000 ölçekli orman kadastro haritasında aynı noktaları birleştiren orman sınır hattı ve poligon tersimatı,...

                  Dva, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu