Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353. maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, muhtesatların aidiyetinin tespiti ve tapunun beyanlar hanesine şerh edilmesine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen ilk kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 04/03/2021 tarih 2019/2159 Esas 2021/494 Karar sayılı ilam ile; "-Muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının hukuki yarar bulunması koşuluyla açılabileceği doktrinde ve Yargıtay uygulamasında kabul edilmektedir....

Yukarıda da belirtildiği üzere dava muris muvazaası nedenine dayalı tapu iptali ile tescil, olmazsa tenkis ve ecrimisil şeklinde açılmış, ıslah ile muhdesatın aidiyetinin tespiti ve tescili ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasına dönüştürülmüştür. Mahkemece ıslahın usulüne uygun olmadığı gerekçesi ile ıslah yapılmamış gibi karar verilmiştir. Davacı taraf bu yönden istinafa başvurmuştur… Somut olayda, davacı vekili talep sonucunu kısmen değiştirecek şekilde tam ıslah yapmış olup, usule aykırı bir durum söz konusu değildir. Bu durumda davanın miras hakkına dayalı muhdesatın aidiyetinin tespiti, zilyetliğe dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Yapılan yargılamada ecrimisil istemi yönünden harç tamamlama işlemi yapılmış, ancak muhdesatın aidiyetinin tespiti ile elatmanın önlenmesi davaları yönünden dava değeri tespit edilerek, harcın tamamlatılması yoluna gidilmemiştir....

    Dava muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Kadastro Kanunu, kadastro bölge ve çalışma alanlarında üzerinde çalışma yapılan taşınmazlara uygulanan özel nitelikli bir kanundur. 33. maddesinde, Kadastro Kanunu'nun uygulandığı alanların dışında da uygulanabilecek genel nitelikli maddelere yer verilmiştir. 19. madde, genel nitelikli maddeler arasında sayılmamıştır. Buna göre ancak, aynı Kanunun 12/3. maddesi gereğince, on yıllık hak düşürücü süre içinde kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak genel mahkemelerde açılan davalara 19. madde uygulanır ve iddianın kanıtlanması halinde muhdesatın mülkiyetinin arz malikinden başkasına aidiyeti ile tapunun beyanlar hanesine tesciline karar verilebilir. On yıllık süre kamu düzenine ilişkin olup, hak düşürücü niteliktedir ve olumsuz dava koşuludur. Hak düşürücü sürenin geçmesi, işin esasının incelenmesini önler. Hak düşürücü süre tüm def’i ve itirazlardan önce göz önünde bulundurulur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın aidiyetinin tespiti ... ve ... ile ... ve ... aralarındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının reddine dair ......

      HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : MUHDESAT AİDİYETİNİN TESPİTİ -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 15/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti ... ve ... ile Hazine aralarındaki muhdesatın tespiti davasının kabulüne dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 14.04.2015 gün ve 35/86 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, dava konusu 148 parsel sayılı taşınmazın Alparslan -II Barajı'nın göl tarafında kaldığını, .... tarafından kamulaştırma çalışmalarına başlanıldığını açıklayarak dava konusu taşınmaz sınırları içerisinde bulunan ev, tandırlık, kümes, wc, 2 ahır, kiler ve 11 adet ağacın vekil edenine aidiyetinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine vekili savunmada bulunmamıştır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine, hüküm; davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Hukuk Dairesinin 2014/14176 Esas - 2015/23312 Karar) Kabule göre de, kural olarak taşınmaz üzerindeki muhdesatın tespiti davalarında husumetin muhdesatın bulunduğu taşınmaz maliki ya da maliklerine yöneltilmesi zorunludur. Muhdesatın tespiti davalarında muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğini açıkça kabul ederek uyuşmazlık çıkarmayanlar dışında kalan ve muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmazda paydaş olan diğer tüm tapu kayıt maliklerinin veya mirasçılarının davada taraf olmaları zorunludur. Yukarıda açıklandığı üzere dava açılırken taraf teşkili sağlanmamış ise de; davanın mahiyeti gereği ortaklığın giderilmesi davasında muhdesat iddiasını açıkça kabul edenler dışında kalan tapu kayıt malikleri arasında "zorunlu dava arkadaşlığı"nın (6100 s....

          Bu açıklamalar karşısında birleşen davada muhdesatın davacıya ait olduğunun tespit edilmesi halinde davacının arazi sahibinden tazminat isteme hakkı olduğu gözetildiğinde davacının muhdesatın aidiyetinin tespitini istemekte hukuki yararı olduğu açıktır. Diğer bozma nedenlerine katılmakla birlikte birleşen davada davacının muhdesatın aidiyetinin tespiti yönündeki isteğinin de incelenmesi düşüncesinde olduğumuzdan sayın çoğunluğunun bu yöndeki görüşüne katılamıyoruz....

            Hukuk Dairesi Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen muhdesatın aidiyetinin tespiti davasından dolayı İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

              Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere ve tanık beyanlarına göre, 11444 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 2,5 katlı binanın davacı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur....

                UYAP Entegrasyonu