WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER: Tapu kaydı, kadastro tespit tutanağı, keşif zaptı, mahalli bilirkişi beyanları, tanık anlatımları, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "... Mahallinde yapılan keşif ve düzenlenen fen bilirkişi raporuna göre, aidiyetinin tespiti istenilen kısımların muhdesata sonradan ilave edildiği anlaşılmış, aidiyetinin tespiti istenilen kısımların bağımsız bir muhdesat meydana getirme niteliğinde olmadığı, mevcut muhdesatın daha kullanılır hale gelmesini, bir başka deyişle muhdesattan sağlanacak faydanın artmasını sağlayan işler olduğu ve bu bölümler yönünden davacının tespit davası açmakta hukuki yararının olmayacağı, sebepsiz zenginleşmeye dayalı eda davası açabileceği kanaatine varılarak" şeklindeki gerekçelerle davanın hukuki yarar yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir....

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, muhdesat aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 684 üncü, 718 inci, 724 üncü, 728 inci, 729 uncu ve 1012/2, 3 üncü maddeleri, 3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 nci ve 19 uncu maddeleri, 4. Tapu Sicili Tüzüğünün 60 ıncı maddesi, 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

    Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir (HMK 114/1-h, 115 m.). Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açılabilmesi için, taşınmaz hakkında, derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin olması nedeniyle güncel hukuki yararın bulunması ve bu hukuki yararın davanın neticesine kadar da güncelliğini koruması gerektiği kabul edilmektedir. Somut olaya gelince; davacı 2. kademede muhdesatın aidiyetinin tespitine karar verilmesini istemiş ise de dava konusu taşınmaz ile ilgili derdest ortaklığın giderilmesi davası, kentsel dönüşüm uygulaması veya kamulaştırma işlemi bulunmadığından davacının muhdesatın aidiyetinin tespitini istemekte güncel hukuki yararın bulunmamaktadır....

      Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere, tanık beyanlarına göre muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur....

        HUKUK DAİRESİ -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, harici satın almadan kaynaklanan şahsi hakka dayalı iptal-tescil, muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 29/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti ve terditli olarak sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen geçici 14. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 12.02.2016 tarihli ve 2016/1 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 02.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere göre dava konusu muhdesatların davacı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur. Mahkemece muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatın aidiyetine karar verilmesi doğru değildir. Ne var ki bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir....

              Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. -//- Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. 3- Davalının harç ve vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; dava konusu muhdesatın üzerinde bulunduğu ... parsel sayılı taşınmazın 1/2 payı tapuda davacı adına, 1/2 payı ise davalı adına kayıtlı olup, taraflar paylı maliktir....

                Taraflar arasındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

                  Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/398 Esas, 2012/913 Karar sayılı kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası 20.12.2012 tarihinde hükme bağlanmış; kamulaştırma bedelinin tespiti ile belirlenen arsa bedelin payları oranında tapu kayıt maliklerine ödenmesine, taşınmaz üzerinde bulunan muhdesata ilişkin belirlenen bedelin muhdesatın aidiyeti davası nedeniyle bankada ayrı bir hesaba depo edilmesine, tapu kaydının iptali ile üniversite adına tesciline karar verilmiştir. Dava, muhdesatın aidiyetinin tespitine ilişkindir. Bir davada davalı sıfatına sahip olmak için, o dava konusu hakkın süjesi olmak gerekir. Somut olayda çekişme, taşınmazın paylı kayıt malikleri arasındadır. Dahili davalı üniversitenin uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerindeki binada kamulaştırma öncesine ait bir isteği olmadığı gibi, uyuşmazlığın niteliğine göre davada yer alması da gerekli değildir....

                    UYAP Entegrasyonu