İcra Müdürlüğünün 2019/175 talimat sayılı dosyasından alınan kıymet takdirine ilişkin bilirkişi raporunun müvekkiline tebliğ edilmediğini, rapora itiraz haklarının kısıtlandığını, bu nedenle usulüne uygun olmadan yapılan kıymet takdirine istinaden başlatılan takibin hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle kanuni süre dahilinde takibe itiraz etme zorunluluğunun doğduğunu belirterek, icra takibinin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
Öte yandan, şikayetçi borçlunun, süresinde kıymet takdirine itiraz etmediği düşünülse de, icra müdürlüğünce alınan kıymet takdirinin satışa esas alınmadığı, kıymet takdirine itiraz sonucu alınan raporun satışa esas alındığı, şikayetçi borçluya 09/07/2015 tarihinde tebliğ edilen satış ilanı tebligatının incelenmesinde de; beyanı alınan komşunun imzasının alınmadığı, imzadan imtina etmiş ise bu husus tebliğ mazbatasına yazılmadığı gibi, haber bırakılan komşu isminin de belirtilmediği görülmekle, borçluya, satış ilanının da Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre usulüne uygun tebliğ edilmediği gözetildiğinde, şikayetçi borçlunun, satışa esas alınan kıymet takdirinden, satış ilanı tebliği ile haberdar olmadığı tabiidir. Kaldı ki borçlunun, bu hususlarla birlikte satışın durdurulması talebi ile icra mahkemesine şikayette bulunduğu da görülmektedir....
Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Davacının yasal süresi içinde Muğla İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/274 Esas sayılı dosyası ile kıymet takdirine itirazda bulunduğu, 01/08/2019 tarihinde keşfin yapıldığı, 13/11/2019 tarihli 2019/463 Karar sayılı kararla davanın reddine kesin olarak karar verildiği ve taşınmazın icra müdürlüğünce belirlenen kıymet takdirine göre satışa çıkarıldığı anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince 19/11/2020 tarihinde ihale konusu taşınmazın değerinin belirlenmesi bakımından mahallinde keşif yapılmış, teknik bilirkişi kurulu raporu dosyaya sunulmuş, 17/12/2020 tarihli raporu düzenleyen bilirkişilerden Kutluhan Kocamaz ve Timur Aşkın'ın, kıymet takdirine itiraz davasında karara esas alınan bilirkişi raporunu hazırlayan bilirkişilerden olması nedeniyle Dairemizce kararın kaldırılmasına karar verilmiştir....
Gemerek İcra Hukuk Mahkemesi'nce, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesi'nce ise, kıymet takdirine şikayete ilişkin dosyaların raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabileceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 128/a. maddesi gereğince kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Somut olayda; kıymet takdirinin, Gemerek İcra Müdürlüğü'nce yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Gemerek İcra Hukuk Mahkemesi’ne aittir....
(HGK.nun 16.06.2020 tarih, 2017/12-742 E. - 2020/406 K. ) Somut olayda, 04.02.2020 tarihinde yapılan kıymet takdiri sonrası ihale konusu 1 nolu bağımsız bölümün değerinin 550.000 TL, 2 nolu bağımsız bölümün ise 700.000 TL olarak tespit edildiği, borçlu tarafından kıymet takdirine itiraz edilmesi sonrası mahkemece aldırılan raporda 1 nolu bağımsız bölümün değerinin 320.000 TL, 2 nolu bağımsız bölümün değerinin ise 475.000 TL olarak tespit edildiği, bu nedenle kıymet takdirine itirazın reddedildiği görülmüştür....
Mahkemece istihkak iddiası ve kıymet takdirine yönelik itiraz bakımından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı üçüncü kişi vekilinin kıymet takdirine itiraz yönünden verilen karara ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde; icra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK’nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan Mahkeme kararları kesindir. Yargıtay’ca incelenmesi istenen kararda davanın konusu istihkak istemlerine yönelik olmayıp, istemler kıymet takdirine itiraz ve muhafaza altına alma işlemine yönelik şikâyet başvurusu niteliğinde olup, bu talepleri çözüme bağlayan kararlar anılan maddelerde gösterilen kararlar arasına girmemekte ve bu doğrultuda kesin nitelikte bulunmaktadır....
Somut olayda, şikayetçi vekilinin başvurusu, “kıymet takdirine itiraz” hakkında olmayıp, ihalenin feshi istemine ilişkindir. Şikayete konu ihalenin 03.06.2015 tarihinde gerçekleştirildiği, şikayetin ise 08.06.2015 tarihinde yapıldığı, bu hali ile ihalenin feshi isteminin İİK'nun 134/2. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede olduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, ihalenin feshi isteminin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayetçinin isteminin, kıymet takdirine itiraz olarak değerlendirilmek sureti ile süresi içinde açılmayan kıymet takdirine itiraz davasının süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA Şikayetçi borçlu dava dilekçesinde; satış ilanının borçlu asile tebliğ edilmediğini, kıymet takdirine itiraz davasında mahkemenin mazeretleri hakkında karar vermediğini, ilk rapora itiraz ettikleri halde mahkemece itirazları dikkate alınmayarak hatalı karar verildiğini, ilanın yayınlandığı gazetenin tirajının düşük olduğunu iddia ederek ihalenin feshini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı cevap dilekçesinde; satış ilanının borçlu vekiline usule uygun tebliğ edildiğini, taşınmazın değerinin kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece tespit edildiğini, satış bedelinin satış masraflarını karşıladığını, ihelenin usule uygun olduğunu iddia ederek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
İcra Hukuk Mahkemesi'nce ise, kıymet takdirine itiraz ve ihale ilgili delillerin hızlı toplanması ve değerlendirilmesinin ancak işlemi yapan memurun bulunduğu yer mahkemesinde mümkün olduğu ve somut olayda da taşınmazın ... sınırları dahilinde olduğu, kıymet taktirinin istinabe yoluyla ... İcra Müdürlüğü'nce yaptırıldığı, bu itibarla da kıymet taktirine ilişkin şikayetin o yer icra mahkemesince incelenmesinin gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde İİK'nın 79 ve 360. maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır....
Ereğli (Konya) İcra Hukuk Mahkemesince, dava konusu taşınmazın kıymet takdirinin, Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünün 2020/175 Tal. sayılı dosyasından yapıldığı, İİK.128/a maddesine uygun olarak kıymet takdirine ilişkin şikayetin de Kayseri İcra Dairesinin bağlı bulunduğu Kayseri İcra Mahkemesine yapılması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Kayseri 6. İcra Hukuk Mahkemesince ise, kıymet takdirine konu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinden haczin Ereğli (Konya) İcra Müdürlüğünce konduğu, talimat dosyasında Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünden genel nitelikte haciz tesisi istenmeyip belirli nitelikteki taşınmazın kıymet takdirinin istendiği, nokta haczi niteliğinde olduğu, bahsedilen sebeplerden ötürü kıymet takdirine ilişkin itirazları inceleme yetkisinin talimat yazan Ereğli (Konya) İcra Müdürlüğünün bağlı olduğu İcra Mahkemesinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....