WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, şikayetçi vekilinin başvurusu, “kıymet takdirine itiraz” hakkında olmayıp, ihalenin feshi istemine ilişkindir. Şikayete konu ihalenin 03.06.2015 tarihinde gerçekleştirildiği, şikayetin ise 08.06.2015 tarihinde yapıldığı, bu hali ile ihalenin feshi isteminin İİK'nun 134/2. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede olduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, ihalenin feshi isteminin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayetçinin isteminin, kıymet takdirine itiraz olarak değerlendirilmek sureti ile süresi içinde açılmayan kıymet takdirine itiraz davasının süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı borçlu şirket vekili tarafından kıymet takdirine karşı itirazda bulunulduğu, Ankara 15.İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/330 Esas 2019/593 Karar sayılı kıymet takdirine itiraz davasının şikayet dilekçesinde iş bu ihalenin feshi davasında ileri sürülen kıymet takdir raporuna yönelik itirazlar ileri sürülmediği gibi açılan bu davada keşif harç ve masraflarının ikmal edilmediği, mahkemece süre verildiği halde gereğinin yerine getirilmediği anlaşıldığından mahkemece kıymet takdirine itirazın reddine ilişkin verilen kararın yerinde olduğu, diğer borçlu T1’in kıymet takdirine itiraz etmediği tespit edilmiştir. İcra Müdürlüğünce alınan kıymet takdir raporunun usulüne uygun olarak kesinleştiği, bu nedenle taşınmazın yüzölçümünün düşük gösterildiği ve kıymet takdirinin düşük belirlendiği yönündeki itiraz nedenlerinin gerçeği yansıtmadığı ve muhammen bedelinin düşük olduğu yönündeki iddialar ihalenin feshi aşamasında incelenemeyeceğinden bu yöndeki istinaf talebi yerinde görülmemiştir....

    Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesince itirazın incelemesiz reddedilmesi halinde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Öte yandan İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre satış bedelinin muhammen bedelin yüzde yüzünün üstünde olması halinde zarar unsuru oluşmayacağından, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir. Her ne kadar somut olayda, feshi istenilen ihaleye konu olan aracın satış bedeli muhammen bedeli ile aynı olduğu anlaşılsa da, borçlunun yasal sürede kıymet takdirine itiraz ettiği ve kıymet takdiri raporunun usulüne uygun kesinleşmediği görülmektedir....

      Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. Kaldı ki, satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için, usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK.'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....

      Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür....

      İlk derece mahkemesi kararında; satış ilanının davacı borçlu tarafa usule uygun olarak tebliğ edildiği ve süresinde satış ilanına yönelik itirazlara dair şikayet yoluna başvurulmadığı, bu nedenle bu hususların ihalenin feshi davasında ileri sürülemeyeceği, yine kıymet takdirine ilişkin itirazların da daha önce açılan kıymet takdirine itiraz davasınının süreden reddine karar verilmesi sebebiyle artık bu davada ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülemeyeceği, resen gözetilmesi gereken hususlarda da bir fesih sebebi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, ihale bedelinin %10 u oranında para cezasının davacıdan tahsiline karar verilmiştir....

      Yine mahkemece davacıların kıymet takdirine itiraz davası açmış olduklarından bahisle kıymet takdir raporunun tebliğ edilmediğine yönelik şikayetlerinin yasal dayanaktan yoksun olduğuna karar verilmiş ise de yerel mahkemece kıymet takdirine itiraz davası hakkında verilen 2019/156 E-2020/147 K sayılı kararının incelenmesinde kıymet takdirine itiraz eden borçlunun Eka yapı Şti olduğu, diğer davacı Ekamar Şti'nin kıymet takdirine itiraz davası açmadığı göz önüne alındığında yerel mahkemenin tebliğ şikayeti hakkındaki gerekçesinin de yerinde olmadığı anlaşılmaktadır....

      Yine mahkemece davacıların kıymet takdirine itiraz davası açmış olduklarından bahisle kıymet takdir raporunun tebliğ edilmediğine yönelik şikayetlerinin yasal dayanaktan yoksun olduğuna karar verilmiş ise de yerel mahkemece kıymet takdirine itiraz davası hakkında verilen 2019/156 E-2020/147 K sayılı kararının incelenmesinde kıymet takdirine itiraz eden borçlunun Eka yapı Şti olduğu, diğer davacı Ekamar Şti'nin kıymet takdirine itiraz davası açmadığı göz önüne alındığında yerel mahkemenin tebliğ şikayeti hakkındaki gerekçesinin de yerinde olmadığı anlaşılmaktadır....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/72 esas sayılı dosyasında kıymet takdirine itiraz ettiklerini, ancak bu davada bilirkişi raporu alınmadan ve duruşma açılmadan ret kararı verildiğini, kıymet takdirine itirazlarının dikkate alınmaması sonucu taşınmazın değerinin çok altında satıldığını, mahkemenin taşınmazla ilgili başka bir dosyadan alınan rapora göre karar verildiğini, tarafı olmadıkları ve ne şekilde alındığını bilmedikleri, keşfine katılmadıkları ve rapora karşı itiraz ve beyanlarının sunulmadığı bir rapora dayalı olarak karar verilmesinin yerinde olmadığını, kıymet takdirine itirazları dikkate alınmadan düşük bedel içeren rapor üzerinden artırmanın yapılmasının ihalenin feshi nedeni olduğunu, (2) Satış ilanında KDV oranının %1 yerine hatalı olarak %18 olarak gösterildiğini, (3) Kıymet takdiri raporu ve satış ilanının aynı takipte borçlu sıfatı bulunan diğer kişilere ve vekillerine tebliğ edildiğini, yapılan tebliğlerin usulsüz olduğunu, birden fazla borçlunun aynı vekil tarafından temsil...

      Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde; HMK.'...

      UYAP Entegrasyonu