Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; dava dilekçesinde açıkça ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayet bulunmadığı, ödeme emrinin davacı borçluya 05/02/2021 tarihinde tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, itiraz süresinin son gününün 10/02/2021 Çarşamba günü olduğu, davacı borçlunun ise hak düşürücü süre geçtikten sonra 11/02/2021 tarihinde yetkiye ve imzaya itiraz ettiği anlaşıldığından, mahkemece davanın süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, başvurusunun süresinde olduğu kabul edilerek yetki itirazının kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. İlk derece mahkemesinin kabulüne göre de; davacının talebi icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz ve imzaya itiraz olduğu halde ve ödeme emrinin iptali ve hacizlerin kaldırılması yönünde bir talep olmamasına rağmen, yetki itirazının kabulü kararı ile birlikte ödeme emrinin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi de isabetsiz olmuştur....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usulsüz tebligata yönelik şikayet süresinin 7 gün olduğunu, imzaya itiraz süresinin de 5 gün olduğunu, yasal süresi içerisinde davacı tarafından şikayet yoluna başvurulmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

İcra Müdürlüğ'ünün 2016/6174 Esas sayılı takip dosyası ile aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibi e-devlet üzerinden 05/05/2016 tarihinde öğrendiğini, bu sebeple tebliğ tarihinin 05/05/2016 tarihi olarak kabul edilmesini, takip konusu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, alacaklıya herhangi bir borcunun olmadığını, bu sebeple usulsüz tebligata ve borca itiraz ettiğini belirterek davanın kabulüne dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Dava; Van 2. İcra Müdürlüğünün 2016/6174 Esas sayılı takip dosyasından davacı borçluya gönderilmiş olan ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz olduğu iddiası ile usulsüz tebligata yönelik şikayet ve aynı takibe konu senede ilişkin imzaya itirazdır....

İİK'nun 53. maddesine göre terekenin borçlarından dolayı ölüm günü ile beraber üç gün içinde takip geri bırakılır. Mirasçı, mirası kabul veya reddetmemişse bu hususta Kanunu Medenide muayyen müddetler geçinceye kadar takip geri kalır. TMK'nun 606/1. maddesine göre ise, mirası ret süresi üç aydır. Buna göre murisin ölümü üzerine üç gün ve devamında üç ay süre ile mirasçıları hakkında takip yapılamaz. Somut olayda; muteriz borçluların murisi ...’in 24.10.2014 tarihinde vefat ettiği, 3 gün ve 3 aylık süre dolmadan 27.10.2014 tarihinde muris borçlu aleyhine başlatılan takipte, borçlunun öldüğünün anlaşılması üzerine, mirasçılarına ödeme emri tebliğ edildiği, yapılan takibin İİK'nun 53. maddesine aykırılık teşkil ettiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 53. maddesine aykırılık ise, kamu düzeni ile ilgili olduğundan İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca şikayet süresizdir....

    İcra mahkemeleri, önüne gelen uyuşmazlıkları, İcra ve İflas Kanunu’nda düzenlenen takip hukuku kurallarına göre inceleyerek sonuçlandıran özel mahkemeler olup, verdikleri kararlar kural olarak maddi anlamda kesin hüküm oluşturmaz. Borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK. nun 170.maddesine dayalı imzaya itiraz olup, teknik anlamda bir dava değildir. Bu nedenle HMK. nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenen ve dava prosedüründe tatbiki mümkün olan ıslah müessesesinin imzaya itiraz hakkında uygulanma olanağı yoktur. Ancak İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verebilir....

      İCRA HUKUK TARİHİ : 18/02/2020 NUMARASI : 2019/1009 ESAS - 2020/176 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye, İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacılar tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri hakkında başlatılan takipte ödeme emirlerinin Tebligat Kanunu ve Yönetmeliği'ne aykırı şekilde usulsüz tebliğ edildiğini, öğrenme tarihinin 20.09.2019 olduğunu, müvekkilleri yönünden yetkili icra dairesinin Malatya İcra Dairesi olduğunu, takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, çekteki imzaların müvekkillerinin eli ürünü olmadığını, davacıların alacaklıya borçlarının bulunmadığını ileri sürerek yetkiye, imzaya, borca ve fer'ilere itirazlarının kabulü ile takibin...

      İİK'nun 170/4. maddesine göre; imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, icra mahkemesi, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklıyı senede dayanan takip konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın % 10’u oranında para cezasına mahkum eder. Somut olayda, takip dayanağı çekte, muteriz borçlunun, ... ...Pazarlama İnş. Dış Tic. Ve San. Ltd. Şti., alacaklının ise, çeki, imzaya itiraz eden ... ...Pazarlama İnş. Dış Tic. Ve San. Ltd. Şti.’den ciro yolu ile alan Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. olduğu görülmekte olup, ...nın imzaya itirazı üzerine yapılan inceleme sonunda, imzanın borçluya ait olmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda, takip alacaklısı, muteriz ... ile doğrudan ilişki içinde olduğundan, imzanın itiraz eden borçluya ait olup olmadığını bilebilecek durumdadır....

        Küçükçekmece 2.İcra Müdürlüğü'nün 2019/2060 esas sayılı icra takip dosyasından davacı borçluya gönderilen ve 23/02/2019 tarihinde davacı borçluya tebliğ edilen ödeme emri tebliği usulüne uygundur. Hal böyle olunca tebligat usulsüzlüğü şikayetinin reddine, İmzaya itiraz yönünden; Başvuru 2004 Sayılı İİK'nun 168/4 ve 170.maddesine dayalı imzaya itirazdır. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinde imzaya itiraz etmek isteyen borçlunun itirazını ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren 5 günlük yasal süre içerisinde icra mahkemesinde ileri sürmesi gerekir. Aksi takdirde imzaya itiraz süre aşımı nedeniyle reddedilir. Küçükçekmece 2.icra Müdürlüğü'nün 2019/2060 esas sayılı icra takip dosyasından davacı borçluya gönderilen ödeme emri davacı borçluya 23/02/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacı borçlu vekili imzaya itirazı 23/02/2019 tarihinden itibaren işleyen 5 günlük yasal itiraz süresi geçtikten sonra 29/01/2021 tarihinde ileri sürmüştür....

        Uzman bilirkişi tarafından mukayeseye esas imzalar üzerinde inceleme yapılmak suretiyle, gerekli optik aletler ve diğer cihazlar kullanılarak uygun yöntemlerle düzenlenen ve kesin kanaat içeren bilirkişi raporlarının mahkemece hükme esas alınması ve takip geçici olarak durdurulmadığından davacı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmemesi yerindedir. Tüm bu nedenlerle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının denetime elverişli ve yeterli olmasına, imzaya itiraz davasında cumhuriyet savcılığına aynı nedenle yapılan şikayet ve ceza mahkemesinde açılan dava kendiliğinden icra takibini durdurmayacağı gibi bekletici mesele de yapılamayacağına ve ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....

        Temyiz Sebepleri Alacaklı, süresiz şikayet hakkının kötüye kullanıldığını, imzaya itiraz edilirken mükerrerlik şikayetinde bulunulmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, İİK'nın 45. maddesine dayalı, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılmış takip devam ederken aynı alacak için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılamayacağı şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 45. maddesi. 3....

          UYAP Entegrasyonu