Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ :Mirasın Gerçek Reddi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, Türk Medeni Kanununun 605/1.maddesinden kaynaklanan, hasımsız olarak açılan mirasın gerçek reddine ilişkin olup, temyiz eden Kadir'in bu davada taraf sıfatı bulumadığından temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen nedenlerle REDDİNE temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.04.04.2011 (Pzt.)...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasın gerçek reddi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, mirasın gerçek reddi niteliğindeki hükümle ilgili onama kararına yönelik karar düzeltme isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih, 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasın gerçek reddi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, mirasın gerçek reddi niteliğindeki hükümle ilgili onama kararına yönelik karar düzeltme isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih, 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca, mirasın gerçek reddi isteminde görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesidir. Somut olayda, talep edenler vekili tarafından talep dilekçesinde açıkça talebin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesi uyarınca hasımsız olarak açılan muris ...’in mirasının kayıtsız şartsız reddinin tespit ve tescili istendiği gibi alacaklıların hasım gösterilmediği, yine talep edenler vekili tarafından temyiz dilekçesinde de talebin mirasın gerçek reddine ilişkin olduğu beyan edildiği anlaşılmıştır. Mirasın gerçek reddinde, mirasçıların, mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin sözlü veya yazılı beyanı yeterli olup, talep edenler herhangi bir alacaklıya husumet yöneltmeden mirası kayıtsız şartsız hak düşürücü süre içinde reddetmişlerdir. Terekenin borca batık olduğunu belirtmek mirasın hükmen reddi istemi olarak anlaşılamaz....

          Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.03.2023 Tarihli ve 2023/469 Esas, 2023/535 Karar Sayılı Kararı Mirasın gerçek reddinin tespiti istemine ilişkin davada yalnızca murisin vefat etmeden önceki adresinin bulunduğu yerin yetkili mahkeme olmadığı, talep eden mirasçılardan birisinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki Sulh Hukuk Mahkemesinin de mirasın gerçek reddi davasında yetkili mahkemelerden olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 609 uncu maddesi uyarınca mirasın gerçek reddi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 06.11.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi talebi üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; talebin mirasın hükmen reddi olduğu gerekçesiyle dava dosyasının reddine, görevli ve yetkili mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna dair verilen 17.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın gerçek reddi talebine ilişkindir. Davacı vekili, muris ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasında görülen dava sırasında davalılar ..., ... ve ... vekili Av. ... tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur. Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalı gerçek kişiler vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Mahkeme hükmü davalı gerçek kişiler vekiline 11/06/2013 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise, 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi göndermesiyle H.U.M.K.’nun 36/A maddesinde öngörülen (7) günlük kanunî süre geçirildikten sonra davalı gerçek kişiler vekili tarafından 24/06/2013 havale tarihli dilekçe ile aynı gün temyiz harcı yatırılmak suretiyle verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, 11.11.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle TMK'nın 605/1. maddesindeki mirasın gerçek reddi bozucu yenilik doğurucu bir hak olup ret beyanının sulh hakimine ulaşması ile kendiliğinden hukuki sonuç doğuracağından mirasçının kural olarak bu andan itibaren ret beyanından geri dönemeyeceği, dolayısıyla davacıların mirasın gerçek reddi beyanından vazgeçmelerinin hukuki sonuç doğurmayacağı anlaşıldığından yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA...

                  SONUÇ : 1) Yukarıda bir nolu bendde açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin temyiz itirazlarının reddi ile 101 ada 8, 102 ada 10 ve 103 ada 5 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükmün ONANMASINA, 2) Yukarıda iki nolu bendde açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin 102 ada 2, davacı gerçek kişi vekilinin 102 ada 2, davalı gerçek kişi vekilinin 102 ada 2 ve 101 ada 1 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile 101 ada 1, 102 ada 2 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 3) Yukarıda üç nolu bendde açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişi vekilinin 102 ada 4 sayılı parsele ilişkin temyiz itirazlarının REDDİNE, 4) Yukarıda üç nolu bendde açıklanan nedenlerle; davacı gerçek kişi vekilinin 102 ada 4 sayılı parsele ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 102 ada 4 sayılı parsele ilişkin olarak BOZULMASINA 15.09.2011 günü oybirliğiyle karar verildi....

                    Uzlaşmak istemiyorum" şeklinde beyanda bulunduğundan, HMK 36/1-d maddesi uyarınca davalı ile hâkim arasında dava veya düşmanlık bulunduğundan tarafsızlığından şüphe duyulduğu...] gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuş, talebi inceleyen merci tarafından hâkimin reddi isteminin reddine ve ret talebinde bulunan davalı tarafın H.M.K. 42/4. maddesi uyarınca 2.000.- TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin verilen karar, davalı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesince bozulmuştur. Dairenin 03.12.2013 gün ve 2013/9344-11066 sayılı bozma kararında özetle "...reddi hâkim yoluna başvuran davalı gerçek kişi vekilinin, vekil olarak atandığına ilişkin Kadıköy 4. Noterliği tarafından düzenlenen 14 Haziran 2013 gün ve 29387 yevmiye nolu vekaletnamede hâkimin reddi yoluna başvurulabilmesi için vekile özel yetki verilmediği..." gereğine değinilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu