Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahallesi, 389 adada yer alan, 1 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 498.765,00 TL, 2 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 399.012,00 TL, 3 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 359.111,00 TL, 4 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 359.111,00 TL, 5 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 359.111,00 TL, 6 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 359.111,00 TL, 7 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 359.111,00 TL, 8 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 359.111,00 TL, 10 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 399.012,00 TL, 11 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 498.765,00 TL, 12 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 465.514,00 TL, 13 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin 465.514,00 TL, 14 parsel sayılı taşınmazın 10 yıllık intifa hakkı bedelinin...

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Rekabet Kurulu tarafından alınan 12.03.2009 tarihli karar ile 18.09.2005 tarihine kadar yapılan ve bu tarihten sonra süresi 5 yılı aşan bayilik sözleşmesi ile bağlantılı kredi sözleşmeleri, ekipman sözleşmeleri, uzun süreli kira sözleşmeleri ya da uzun süreli intifa hakkı tanınması gibi şahsi ya da ayni hakların rekabet yasağı süresini fiilen uzatacak sözleşmelerin 18.09.2010 tarihinde sona ereceğinin kabul edildiği, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi ve buna bağlı olarak yapılan intifa hakkına ilişkin protokol 03.08.2007 tarihli olup Rekabet Kurulu kararı gereğince 18.09.2010 tarihinde sona erdiğinin kabulü ile davacının 15 yıl süre için davalıya ödediği 425.000,00 USD intifa hakkı bedelinin yaklaşık 12 yılı karşılıksız kaldığından dava tarihi itibariyle davacının karşılıksız kalan intifa hakkı bedelini talep edebileceği gerekçesiyle kıstelyevm usulü ile hesap edilen intifa hakkı...

      Dosya kapsamı itibariyle, davacının davalı ...Ş.’nin hissedarı olduğu, aynı zamanda davacının davalı şirket tarafından çıkartılan intifa senetlerinin bir kısmının maliki olduğu, bu kapsamda intifa senedine bağlı olarak taraflar arasında düzenlenen sözleşme vaadi ile davacı lehine dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlar üzerinde medeni hukuk bünyesinde kendisine yer bulan intifa hakkı tanındığı anlaşılmaktadır. Söz konusu iki adet taşınmazın orman arazisi üzerinde bulunduğu, davalı ...Ş. lehine 49 yıllığına üst hakkı tesis edildiği, üst hakkı süresinin uzunluğu sebebiyle tapuda bağımsız bir sayfa açıldığı ve tapu senedi düzenlendiği yine aynı şekilde davalı şirket ile davacı arasında intifa hakkı sözleşmesi düzenlendiği, bu sözleşmenin de uzun süreli olması sebebiyle tapuda yine ayrı bir sayfa açıldığı ve tapu senedi oluşturulduğu, bu arada davalı ...Ş.’ye ait olan üst hakkının diğer davalı şirkete devredildiği anlaşılmaktadır....

        Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin 4.032,00 m2'lik taşınmazın 2.344,11 m2'lik kısmı üzerinde davalı ...lehine 05.03.2007 tarihinden başlayarak intifa hakkı tesis ettiğini, davalı şirketin de bu alanı 01.02.2009 tarihinden itibaren diğer davalı şirkete kiraya verdiğini, davalı şirketlerin taşınmazın intifa hakkı alanı dışında kalan kısmına 01.02.2009 tarihinden itibaren LPG tankı inşa etmek, araç otoparkı olarak kullanmak ve araç cıkışlarını bu alandan yapmak suretiyle tecavüz ettiklerini belirterek, haksız inşaatın (LPG tankının) yıkılarak tecavüzünün önlenmesini, haksız kullanım nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 7.500.00 TL ecrimisilin ihtarnamenin keşide tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, men'i müdahale ve kal davasının konusu kalmadığından...

          Öte yandan, Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir malvarlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Türk Medeni Kanununda müşterek mülkiyette paydaş olan kişinin intifa hakkının özelliği gereği payı üzerinde intifa hakkı kurabileceği kabul edilmiştir. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise; hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir....

            K A R A R Davacı vekili, davaya konu gayrimenkul üzerinde akaryakıt bayilik sözleşmesi ile davacı lehine intifa hakkı kurulduğunu, bayilik sözleşmesinin Rekabet Kurulu gereği sonlandırıldığı için davalının maliki olduğu taşınmaz üzerindeki davacı lehine tesisi edilen intifa hakkının kaldırıldığını, terkin işlemleri için taşınmaz maliki olan davalı tarafından ödenmesi gereken terkin harcının davacı tarafından ödendiğini ileri sürerek, ödenen miktarın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

              -KARAR- Davacı vekili, davacı ile davalı-borçlu ... arasında 06.05.2008 tarihli bayilik sözleşmesi ve bu sözleşmenin eki niteliğindeki 06.05.2008 tarihli protokol gereğince sözleşme konusu istasyonda davacı lehine 15 yıl süreli intifa hakkı ve 1.650.000,00 TL bedelli üst sınır ipoteği tesis edildiğini, istasyonun davacının marka ve logosu altında işletilmesi ve istasyon üzerinde davacı lehine intifa hakkı tesisi karşılığında davalıya 1.100.000,00 USD+KDV ödendiğini, ancak Rekabet Kurumu kararı ile intifa hakkının 5 yıl indirilmesiyle bayiye ödenen bedelden intifa süresinin kullanılamayacak olan süresine orantılanarak hesaplanan 1.051.940,00 USD’ nin davacıya ödenmesini, aksi halde ipoteğin paraya çevrileceği ihtarından sonuç alınamadığını, bu nedenle davalı aleyhine icra takibine başlandığını, tapu sicil müdürlüğünden gelen tapu kaydından taşınmazın diğer davalı şirkete satıldığının öğrenildiğini, bu kere de davalı şirket aleyhine icra takibine başlandığını, ancak takibe itiraz edildiğini...

                hakkı tesis edildiğini, ancak bu intifaya konu 566 nolu parsel her ne kadar işleme konu belgeler üzerinde bedelsiz olarak malik tarafından intifa hakkı sahibine tahsis edilmiş olarak görülsede malikin bu intifa tesis edilirken gerçek iradesinin bu yönde olmadığını ancak bu intifaya konu 566 nolu parsel her ne kadar işleme konu belgeler üzerinde bedelsiz olarak malik tarafından intifa hakkı sahibine tahsis edilmiş olarak görülse de malikin bu intifa tesis edilirken gerçek iradesinin bu yönde olmadığını, sadece ve sadece yan parselde bulunan ve denize sınır olan 557 nolu diğer parsel ve önünde bulunan alana kısmı dolgusunun müvekkilince yapılan ve yapımı devam edecek olan dolgu alanının ruhsatının müvekkilinin ve diğer davalı olan eşi tarafından alınmış bulunan "Trabzon Yeşilyalı Akaryakıt ve Depolama Tesisi" için 566 parselden geçit hakkı vermek istediğini fakat davacı firmanın, davalıların gerçek iradesine aykırı olarak 50 yıllığına davaya konu arsanın intifa hakkını elinden aldığını,...

                Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davacının TMK'nın 700. maddesi gereğince müvekkiline intifa hakkını tebliğ etmediğini, Yargıtay kararlarından da görüleceği üzere pay üzerinde intifa hakkı bulunmaksızın satış yoluyla paydaşlığın giderilmesi, intifa hakkının ise, pay sahibine düşecek bedel üzerinden devam etmesi gerektiğini, hal böyle iken davacının taşınmaz üzerinde intifa hakkı sahibi değil, paydaş T5’un hissesine düşecek bedel üzerinde intifa hakkı sahibi olduğunu, dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, davacının ihale salonunda bizzat bulunduğunu, bu durumda davanın süresinde olmadığını, intifa hakkının tesisi hususunda da muvazaa iddiaları olduğunu, ihale odasının kamera kayıtlarının incelenmesi ve tanıkların dinlenmesinin talep edildiğini, riskli yapı konumunda olan bina yıkıldığında taşınmaz üzerindeki intifa hakkının da kendiliğinden kalktığını, yerel mahkeme kararında intifa hakkının hukuki durumunun incelenmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini...

                Kuşkusuz intifa hakkı ancak tapu siciline tescil suretiyle kurulabileceğinden anılan belgelerin davalıya sağladığı hak yararlanma hakkından öte değildir. Kısaca, sözü edilen belgeler intifa hakkı tesisi için yeterli bulunmamaktadır. Ne var ki, az önce açıklandığı üzere 45 sayılı parsel üzerinde davalılardan ...’e ait muhdesat şerhi bulunduğundan bu şerhin terkini temin edilmeden davalıların elatmasının önlenmesi istenemez. Davanın reddedilmesi açıklanan sebeple doğrudur. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacının temyiz itirazlarının reddi ile sonuç bakımından usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 9.3.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu