Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, tavzih istemi kabul edilerek, hükme davacının “...çalıştığı ve işsizlik arası 1'er yıllık süreleri ve 26.03.2003-15.08.2008 tarihleri arasındaki süreleri de kapsar şekilde...” borçlanabileceği ibaresi eklenmiştir. 6100 sayılı Kanunun “hükmün tavzihi” başlığını taşıyan 305'inci maddesinin 1'inci fıkrasında, hüküm yeterince açık değilse veya yerine getirilmesinde duraksama uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, yerine getirilmesi tamamlanıncaya kadar taraflardan her birinin hükmün açıklanmasını veya duraksama ya da aykırılığın giderilmesini isteyebileceği belirtildikten sonra 2'nci fıkrada, hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların, tavzih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği bildirilmiştir....

    Zira hükmün tavzihi, verilen hükmün yeterince açık olmaması, icrasında tereddüt uyandırması yahut birbirine aykırı fıkralar içermesi halinde mümkündür. Davacıların tavzih talebinin kabulü HMK.nun 305. maddesinin aradığı şartlara uygun değildir. Hükme ilave yapılarak hükmü değiştirecek nitelikte tavzih kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK nun 427. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine, 23.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 389. maddesi uyarınca mah-kemelerce verilen kararlar, şüpheye yer vermeyecek şekilde uyuşmazlık ko-nularını kapsar surette açık olmalıdır, mahkeme kararlarının açık olmadığı, çelişik olduğu hallerde de aynı Yasa'nın 455-459. maddelerinde düzenlenen hükümlerin tavzihi (açıklanması) yoluna başvurulmaktadır. Hükümlerin tavzihi (açıklanması), ancak hükmün müphem olması, birbirine aykırı ve çelişik fıkralar ihtiva etmesi halinde hükümlerdeki gerçek anlamın ortaya çıkarılması iç n başvurulan yoldur. Bu yolla hakim, hükmün başka şekilde anlaşılmasını ve değişmesini önlemektedir. Tavzih ile hüküm fıkrasındaki müphem konu açıklanacağı gibi, birbirine aykırı fıkralar arasındaki aykırılık giderilebilir. Hatta hijiküm fıkrası ile gerekçe arasında bir çelişme varsa bu çelişki de giderilebilir. Tüm belirtilen bu öğeler tavzihi istenen mahkeme kararında bulun-mamaktadır....

        SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          E) Gerekçe: Hükümlerin tavzihi; hükmün müphem olması veya birbirine aykırı (çelişik) fıkralar ihtiva etmesi halinde, hükmün gerçek anlamının meydana çıkarılması için başvurulan bir yoldur. H.U.M.K. m. 455'te; "hüküm müphem ve gayrivazıh olur veya mütenakız fıkralar ihtiva ederse icrasına kadar iki taraftan her biri ilamın tavzihini ve tenakuzun ref'ini isteyebilir" denmektedir. H.U.M.K. m. 455'te belirtildiği gibi, açık olmayan veya çelişik fıkraları kapsayan hükümlerin açıklanması istenebilir. Yargılamanın iadesine karar verilmedikçe veya hüküm temyiz edilip bozulmadıkça verilen hükmün değiştirilmesi mümkün değildir. Hükümlerin tavzihi de bunun bir istisnası olarak kabul edilemez. Hakim burada hükmün başka türlü anlaşılmasını önlemek için gerçeği ortaya koymakla ödevlidir. Tavzih, kural olarak sadece hüküm fıkrası hakkında olur. Hükmün gerekçesinin açıklanması için, tavzih yoluna başvurulamaz....

            E) Gerekçe: Hükümlerin tavzihi; hükmün müphem olması veya birbirine aykırı (çelişik) fıkralar ihtiva etmesi halinde, hükmün gerçek anlamının meydana çıkarılması için başvurulan bir yoldur. H.U.M.K. m. 455'te; "hüküm müphem ve gayrivazıh olur veya mütenakız fıkralar ihtiva ederse icrasına kadar iki taraftan her biri ilamın tavzihini ve tenakuzun ref'ini isteyebilir" denmektedir. H.U.M.K. m. 455'te belirtildiği gibi, açık olmayan veya çelişik fıkraları kapsayan hükümlerin açıklanması istenebilir. Yargılamanın iadesine karar verilmedikçe veya hüküm temyiz edilip bozulmadıkça verilen hükmün değiştirilmesi mümkün değildir. Hükümlerin tavzihi de bunun bir istisnası olarak kabul edilemez. Hakim burada hükmün başka türlü anlaşılmasını önlemek için gerçeği ortaya koymakla ödevlidir. Tavzih, kural olarak sadece hüküm fıkrası hakkında olur. Hükmün gerekçesinin açıklanması için, tavzih yoluna başvurulamaz....

              E) Gerekçe: Hükümlerin tavzihi; hükmün müphem olması veya birbirine aykırı (çelişik) fıkralar ihtiva etmesi halinde, hükmün gerçek anlamının meydana çıkarılması için başvurulan bir yoldur. H.U.M.K. m. 455'te; "hüküm müphem ve gayrivazıh olur veya mütenakız fıkralar ihtiva ederse icrasına kadar iki taraftan her biri ilamın tavzihini ve tenakuzun ref'ini isteyebilir" denmektedir. H.U.M.K. m. 455'te belirtildiği gibi, açık olmayan veya çelişik fıkraları kapsayan hükümlerin açıklanması istenebilir. Yargılamanın iadesine karar verilmedikçe veya hüküm temyiz edilip bozulmadıkça verilen hükmün değiştirilmesi mümkün değildir. Hükümlerin tavzihi de bunun bir istisnası olarak kabul edilemez. Hakim burada hükmün başka türlü anlaşılmasını önlemek için gerçeği ortaya koymakla ödevlidir. Tavzih, kural olarak sadece hüküm fıkrası hakkında olur. Hükmün gerekçesinin açıklanması için, tavzih yoluna başvurulamaz....

                Hukuk Dairesince, davacıların vekalet ücretine ilişkin istinaf başvurusu dışında kalan hususlar yönünden 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun esastan reddine; vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-2 maddesi uyarınca kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, vekalet ücreti yönünden düzeltilmek suretiyle davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, anılan karara ilişkin davacılar vekilinin hükmün tashihi- tavzihi- tamamlanması- kesinleşme şerhinin kaldırılması talepleri üzerine Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince 25/02/2022 tarihli ek karar ile davacılar vekilinin 26/01/2022 tarihli ve 17/02/2022 tarihli hükmün tashihi, tavzihi ve tamamlanması ile kesinleşme şerhinin kaldırılması taleplerinin reddine karar verilmiş, bu ek karar süresi içerisinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  Davacıların öteki temyiz itirazına gelince; 6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesinde “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Yasa maddesinin bu açık hükmüne göre, mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır. Somut olayda, tavzihi istenen hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesi uyarınca infaza elverişli olduğunu söyleyebilme olanağı bulunmamaktadır....

                    Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 455.maddesi hükmüne göre hükmün tavzihi için müphem ve gayrıvazıh veya çelişkili fıkraları içermesi gerekir,hükme yeni bir unsur ilave edilmesi suretiyle kararın tavzih edilmesi mümkün değildir.Bu nedenle davacının dava dilekçesinde yazılı taleplerinden birisi olan emeklilik talebini unutan mahkemece tavzih kararı ile "davacının emekli dilekçesini verdiği ayı takip eden 2005 Eylül ayından itibaren emekli maaşı bağlanması gerektiğinin tesbitine" şeklinde karar vermesi hükme yeni bir unsur ilave edilmesi niteliğinde olmakla usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu