Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vasinin eldeki davayı açabilmesi için husumete izin kararı alıp almadığının araştırılarak varsa kararın ilgilisinden temini ile evraka eklenmesi ve temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    in vasiliğine dair ve husumete izin verildiğine dair kararlara ve vasi sifatı ile düzenlenmiş vekaletnameye rastanmamıştır. a- Davacı ...'in kısıtlandığını ve davacı ...'in vasi olarak atandığını gösterir mahkeme kararının eklendikten, b- Davacı ... adına dava açılabilmesi için 4721 sayılı Yasa'nın 462/8 maddesi gereğince vesayet makamı tarafından dava ve husumete izin verildiğine ilişkin kararın varsa eklendikten, yoksa aldırılarak ilgili karar eklendikten, c- Davacı ... adına vesayeten düzenlenerek verilecek usulüne uygun vekaletnamenin tamamlanarak eklendikten, 2- Dava dilekçesinde davacılar vekili olarak adı yazılan ve davacılar vekili olarak duruşmalara katılan, hükmü temyiz eden Av. ...'a ait vekaletnamenin bütün davacıları kapsamadığı anlaşılmaktadır. Bu kapsamda davacılar Selma ve Selda adına vekaletname eksikliği giderildikten sonragönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      e husumete izin verildiğine ilişkin kararın dosyada mevcut olmadığı, bundan ayrı vasinin 16.11.2012 tarihli oturumda " açılan davaya muvafakat etmediğini" beyan ettiği, davanın reddine ilişkin olarak verilen kararı da temyiz etmediği anlaşıldığından; bu hususların vesayet makamına bildirilerek, kısıtlı davacı ... ile vasi ... ... arasında çıkar çatışmasının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesinin istenmesi, vasiye husumete izin kararı verildiği takdirde evraka eklenmesi, bu konudaki kanuni temsil eksikliğinin giderilmesi ondan sonra dosyanın gönderilmesi için yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Kısıtlı davacı ...ile ilgili husumete izin kararının evrak arasına alınmadığı görülmekle, ...1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 14.09.1988 tarihli, 1988/552 Esas, 1988/674 sayılı kararı ile kısıtlanarak davacı ...'ın vesayeti altına alınan ...ile ilgili eldeki dava yönünden husumete izin kararının vasi olan davacı ...'dan temin edilerek evrak arasına eklenmesi, ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.07.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          in husumete yetkili olup olmadığı yönünden incelenmek üzere .../.... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2004/...-2005/... Esas, Karar sayılı vasi tayin kararının onaylı örneğinin, 2- Husumete ayrıca izin verilmiş ise buna ilişkin karar örneğinin davalı vekilinden temin edilerek dosyasına konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            karar verileceğinin ihtarına, bu hususta davacıya muhtıra çıkarılmasına, dair karar verildiği, davacıya muhtarının tebliğ edildiği, 17/03/2022 tarihli celsede de '' davacıya bu dosya ile ilgili kısıtlı adına dava açmak üzere husumete izin vermesi alıp mahkemeye ibraz etmesi hususunda 2 haftalık kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde husumete izin belgesi alınmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilebileceği hususunun ihtarına (ihtar edildi)'' şeklinde karar verildiği, takip eden celsede de ara karar gereğinin yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

            ın verdiği vekaletname ile açıldığı, davacıların Vakıf ile soybağı kurulmasına dair dayandıkları mahkeme ilamlarının ise onaysız suret olduğu anlaşılmıştır. 1. 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 448. maddesinde, vasinin, vesayet altındaki kişiyi bütün hukukî işlemlerinde temsil edeceği; 462. maddesinin 8. bendinde de, vasinin, vesayet makamından izin almak koşuluyla kısıtlı adına dava açabileceği hususları düzenlenmiştir. Dava ehliyeti, taraf sıfatı ve kanunî temsil 6100 sayılı HMK'nin 114. maddesi uyarınca dava şartı olup aynı Kanunun 115/2. maddesi uyarınca da dava şartı eksikliğinin giderilmesi mümkündür. Buna göre vesayet makamınca bu dava yönünden vasiye husumete izin kararı verilip verilmediğinin saptanması, verilmediyse husumete izin kararın alınmasının sağlanarak, karar suretinin, 2. a) ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1965/826 Esas 1966/514 Karar sayılı dosyası veya ilamın onaylı suretinin, b) ... 3....

              Somut olayda vasinin satışa izin talebi üzerine vesayet makamınca açık artırma suretiyle satışa izin verilmiş olup, vasinin mevcut karara karşı denetim makamına süresi içerisinde itirazı veya pazarlıkla satışa izin verilmesine dair bir başvurusunun da bulunmaması karşısında, denetim makamınca verilen, hüküm tesisine yer olmadığına ilişkin kararda bir isabetsizlik bulunmadığından, vasi T1 istinaf isteminin HMK'nun 353(1)b-1 maddesi gereği esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Hukuk Dairesinin 23/05/2019 tarih 2018/675 esas 2019/8948 karar) Somut olayda, borçlu hakkında kısıtlanması talebi ile Mersin 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/1851 esas 2019/574 karar sayılı dosyasında 06/12/2017 tarihinde dava açıldığı, 12/04/2019 tarihinde davanın kabulü ile T1 kısıtlanarak vesayet altına alınmasına ve kendisine avukat T2 vasi olarak atanmasına karar verildiği anlaşılmıştır. TMK'nın 462/1- 8 maddesine göre kısıtlı adına iş bu davanın açılabilmesi için vesayet makamından izin alınması gerekmekte olup, dosya içerisinde vesayet makamından alınan bir husumete izin kararı bulunmamaktadır. HMK'nın 54/1 maddesine göre dava açılırken husumete izin kararı ibrazı zorunluluğu bulunmaktadır. Husumete izin kararı sunulmadığı takdirde HMK'nın 54/2 maddesi gereğince vasiye kesin süre verilmelidir....

              Mahkemece, aylık 200 TL yardım nafakasına karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 462/8. maddesine göre; vasinin vesayet altındaki kişi adına dava açıp takip edebilmesi (veya vesayeti altındaki kişiye karşı açılan davayı takip edebilmesi) için vasiye sulh hukuk mahkemesi tarafından izin (husumete izin) verilmiş olması gerekir. Somut olayda, kısıtlı oğlu adına davacı dava açmış olup, dava açma konusunda sulh hakiminden izin alınıp alınmadığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Dava ehliyeti dava şartlarından olup, mahkemece resen gözönünde bulundurulur. Mahkemece yapılacak iş; yasal temsilciye bu dosyada davacıyı temsil edebilmek için husumete izin kararını ibraz etmek üzere mehil vermek ve karar ibraz edildiğinde yargılamaya devam ederek oluşacak sonuca göre karar vermektir....

                UYAP Entegrasyonu