-KARAR- Temyiz incelemesine esas olmak üzere; Davacı ...’ın 29.06.2020 tarihinde öldüğü anlaşılmakla; vesayet makamının eldeki dava için vermiş olduğu husumete izin kararı varsa temin edilerek dosyasına eklenilmesi, mirasçılar tarafından vasi vekiline verilmiş vekalet yoksa davacının mirasçılarının tespit edilmesi ile gerekçeli kararın mirasçılara usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenilmesi, tebligat parçalarının evraka eklenilmesi ve sonucuna göre gönderilmesi için dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 04/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/563-3211 sayılı dosyası getirtilerek, adı geçene vasi atandığının anlaşılması halinde vasi yönünden bu davaya ilişkin husumete izin kararı ile varsa vasiden alınan vekaletname ibraz ettirildikten, 2)Davalı ...'in Avukat ...'a verdiği vekaletnameye dosya arasında rastlanmadığından vekaletnamenin dosyaya konulmasından, Sonra, birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yargılama devam ederken, davacı kısıtlandığına göre, vasinin husumete izin (TMK.md.462/8) kararı alması için süre verilmesi ve sonucuna göre kararın dosya içine alınıp birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.21.04.2014 (Pzt.) İşin müzakeresinden ve kararın oluşumundan sonra üyelerden ...'ın, 28.04.2014 günü ölümü sebebiyle kararı imzalaması mümkün olmamıştır (HMK.md.299). 6.5.2014...
Somut olayda; davacı vasisinin bu davayı açmak üzere husumete izin kararı aldığı anlaşılmaktadır. Ancak, bu dava için verilmiş olan husumet izni, davadan feragat, kabul ve sulh yetkilerini kapsamaz. Davacı vasisinin davadan feragat için Sulh Hukuk Mahkemesinden aldığı yetki (izin) bulunmadığına göre, feragat hususundaki beyanına dayanılarak davanın reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nın tasfiye memurundan aldığı vekaleti varsa dosyaya ibrazının sağlanması; tasfiye memurundan aldığı vekaleti bulunmamakta ise İlk Derece Mahkemesi Kararı, Bölge Adliye Mahkemesi Kararının iş bu davalı şirketin tasfiye memuruna usulüne uygun olarak tebliğ edilerek tebligat parçasının dosyaya eklenmesi, 2- Nüfus kayıt örneğindeki kayda göre davacı çocuklardan ...’nun kısıtlı olduğu ve annesinin velayeti altında bulunduğu anlaşılmakla kısıtlılık durumunun devam edip etmediği mahkemesinden araştırılmak, sona ermiş ise sona erme tarihine göre kararın tebliği itibariyle asile tebliğ gerekiyorsa asile kararın tebliğini temin etmek, vesayetin devamı halinde ise; iş bu davacı için 4721 sayılı TMK’nun 462/8.maddesi kapsamında vasiye husumete izin verilip verilmediği hususunu araştırarak, davacı vekilinin bu yönde husumete izine ilişkin kararı ibraz etmesinin temini, 3- UYAP kayıtlarına göre davacı ...’nun hükümlü olduğu anlaşılmakla 4721 sayılı TMK’nun 407.maddesi kapsamında özgürlüğü bağlayıcı...
Asliye Hukuk Mahkemesi) davanın reddine kararının denetim makamı olarak onaylanmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Vasi vekilinin .... Sulh Hukuk Mahkemesine sunmuş olduğu dilekçesi ile kısıtlı adına otomobil almak üzere gerekli iznin verilmesi talep edilmiştir. .... Sulh Hukuk Mahkemesinin 22/12/2014 tarih ve 2014/2279-2237 Esas-Karar sayılı kararı ile ...'ın TMK 405. maddesi gereğince kısıtlanmasına, kendisine aynı nüfusta kayıtlı kardeşi ...'in vasi olarak atanmasına karar verildiği, vasi vekili tarafından kısıtlı adına otomobil alınması hususunda husumete izin talebinde bulunulduğu buna mukabil, kısıtlının aracı kendisinin kullanabilecek durumda olmadığı, aracın kaza yapması halinde tüm sorumluluğun araç sahibi kısıtlıya ait olacağından kısıtlı adına araç alımının kısıtlının menfaatine olmadığı gerekçesiyle de .......
Dairemizce yapılan değerlendirmede; alacaklı davacı tarafından 2 adet faturaya dayalı olarak davalı borçlular aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 no'lu ödeme emrinin tebliğ üzerine borçluların yasal süresi içerisinde yetkiye, borca ve husumete itiraz ettikleri, bu nedenle takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı davacının itirazın kaldırılması istemiyle iş bu davayı açtığı, mahkemece yapılan yargılama neticesinde yetki itirazının kaldırılması yerinde görülmediğinden talebin reddine karar verildiği anlaşılmış ise de; İİK'nun 50.maddesinin birinci fıkrasına göre; HMK'nun yetkiye ilişkin hükümleri para ve teminat alacaklarına dayalı takiplerde kıyas yolu ile uygulanır. Aynı fıkranın ikinci cümlesinde, takibe konu akdin yapıldığı icra dairesinin de takipte yetkili olduğu belirtilmiştir. İİK'nun 50. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken HMK'nun 10....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Kayyım; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, DNA testinin yapılarak, sonucuna göre karar verilmesi istemiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. C.Başsavcılığı; DNA testi yapılmadan hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istemiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, soybağının reddine ilişkindir. Kayyım istinaf dilekçesinde adli yardım talebinde bulunmuştur....
Veraset ilamında kimin varis olacağı tespit edilecek olup bu husus hangi mirasçının bu davada husumete ehil olacağını da ortaya koyacaktır. Yerel Mahkemece veraset ilamının iptaline ilişkin yargılamaların bitmesi beklenip kimin husumete ehil olduğu tespit edilmeden işin esasına girilerek sonuca gidilmesi hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
un tayin edilmiş olduğu ve anılan davalı adına vasisi ...’a gerekçeli kararın, dava dilekçesinin ise bir önceki vasisi ...’a tebliğ edildiği, ne var ki vasiye verilmiş husumete izin kararının evrak arasında bulunmadığı görülmekle; vesayet makamı tarafından verilmiş husumete izin kararın temin edilerek yargılamaya devam edilmesi gerekirken yazılı şekilde bu husus gözetilmeksizin karar verilmesi doğru görülmemiştir. 3-Bozma neden ve şekline göre, davacı vekili ile davalı ... Sigorta A.Ş vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalı ... Sigorta A.Ş vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalı ... Sigorta A.Ş'ne geri verilmesine 08/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....