Davalı banka vekili, müvekkili bankanın dava dışı ...’ın ipotek konusu borcu ödemesi üzerine, adı geçenin talebi doğrultusunda müvekkili banka lehine tesis edilen ipoteğin fekki için Sapanca Tapu Sicil Müdürlüğü’ne yazmış olduğu 04.11.2010 tarihli yazıyı elden ...’e teslim ettiğini, müvekkili bankanın üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini ileri sürerek haksız açılan davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere göre; davacının davalı bankaya ipoteğin fekki hususunda talepte bulunduğunu yazılı delille ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı şirket temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan ipoteklerin fekki, mümkün olmaz ise tazminat istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelin uyuşmazlık görevli mahkemenin belirlenmesi hususundadır. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Davada istem, davacı ile T10 Şirketi arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi ve borçlanma sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmaz üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerin fekki yani hukuki ayıbın giderilmesi istemine ilişkindir. 6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluğu düzenlenmiştir....
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek; icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine itiraz edebilir. İpotek alacaklısı, böyle bir dava açmadan ipoteğin fekki talebi üzerine ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep İİK'nun 153. maddesinde yazılı "makul" sebep niteliğindedir. Somut olayda; icra müdürlüğünden 1983 tarihli ipotek kaydının anılan madde koşullarında fekki istenilmiş, alacaklı mirasçılarına yapılan tebliğ üzerine alacaklı mirasçıcı vekili, ipotek alacak miktarının günün koşullarına uyarlanmak sureti ile tespitini ve bu miktarın dosyaya yatırılması halinde ipoteğin fekkine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit, ipoteğin fekki, alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından ihlali nedeniyle, sözleşme kapsamında teminat olarak verilen çekin iadesi, davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekki ve davalıdan olan alacağın tahsili istemlerine ilişkindir. Davalı vekili, dava konusu çekin teminat çeki olmayıp, davacı tarafın borcu nedeniyle verildiğini, davacının halen borçlu olması nedeniyle ipoteğin fekkini kabul etmediklerini, davacıya her hangi bir borçlarının bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....
Bu nedenle, dava açılırken dayanılan hukuki ve maddi olguların göreve etkili olduğu durumda öncelikle hukuki nitelemenin yapılması ve sonucuna göre mahkemenin görevsiz olduğu kanısına varılırsa dava dilekçesinin usulden reddine karar verilmesi gerekir. 6100 sayılı HMK 33. maddesi ve ... tarihli, 1958 gün, ...sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, olayları izah taraflara, kanunları re'sen uygulamak, dolayısıyla hukuki nitelendirme hakime aittir. Somut olayda dava ipoteğin fekki olarak nitelendirilerek açılmış ise de davacı tarafın talebinin Gaziosmanpaşa İcra Dairesi ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Konut Satış Sözleşmesi'nden kaynaklı hukuki ayıp niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut bilgilerden dava konusu taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın tapu kaydında davalılar lehine ipotek ve hacizlerin bulunduğu sabittir. 6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş ve aldığı konutun tapu kaydındaki sınırlandırmalar nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir. Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı davacı adına satış vaadi sözleşmesine göre tescili yapılan taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan ipoteklerin fekki istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Davada istem, davacı ile davalı T7 Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi ve borçlanma sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmaz üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerin fekki yani hukuki ayıbın giderilmesi istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu taşınmaza ait tapu senedi ve tapu kaydının incelenmesinde; dava konusu taşınmazın davacı adına tescil edildiği anlaşılmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/247 Esas KARAR NO : 2022/909 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 22/11/2016 KARAR TARİHİ : 07/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ---------- sözleşmesi imza ettiğini, bu sözleşmeye teminat olması bakımından müvekkili ---------- yine müvekkiline ait ile taşınmaz üzerine----- koyulduğunu, ..----- halen------ ve ------ yönlendirme yeteneğinin kısıtlı olduğunu, banka ile görüşüldüğünde usulüne uygun ---- rapor alınmadığını, eş rızası alınmadığını, bu itibarla davanın kabulü ile ipoteğin iptaline ve terkinine karar verilmesini yargılamA gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin kaldırılması (fekki) K A R A R İnceleme konusu karar İİK.nun 153. maddesine dayalı ipoteğin fekki istemi olup, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip olmadığından inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulunun hukuk dairelerinin iş bölümüne dair 09.02.2012 gün 2012/1 nolu Kararı gereğince 12. Hukuk Dairesinin görevine ilişkin 1. maddesi kapsamında kalmaktadır. Bu durumda hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (12.) Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece görevsizlik kararı verilmekle dosyanın inceleneceği görevli Dairenin belirlenmesi için Hukuk Başkanlar Kuruluna gönderilmek üzere Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığına SUNULMASINA, 29.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün 2009/26884 esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, kendisinin kefil konumunda olmayıp, sadece ipotek veren 3. kişi konumunda olduğunu belirterek, taşınmazdaki ipotek şerhinin fekki ile davalıya borçlu olmadığının tespitine ve kötü niyetli davalı bankanın %40'dan az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....