İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı Banka vekili, istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi tarafından ihtiyatî tedbire yönelik itirazların reddine karar verildiğini, satışın durdurulması kararına istinaden satışın önce durdurulduğunu, sonra düşürüldüğünü, banka alacağının sürüncemede kaldığını, ilk derece mahkemesi tarafından tensip tutanağı ile tedbir konulduğunu ve tedbirin şartları, mahiyeti, cebri icra yolu ile satışa engel teşkil edip etmediğinin belirsiz olduğunu, davacının taşınmaz tapu kaydına tedbir konulması yönünde bir talebinin bulunmadığını, tedbire yönelik itirazların duruşma yapılmadan değerlendirildiğini, dosyada eş muvafakatnamesi bulunduğunu beyanla, ilk derece mahkemesinin 15/11/2022 tarihli, tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Maddesi gereğince ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği, davalı tarafından tedbire itiraz edildiği, itirazın değerlendirilmesi neticesinde mahkemece 06/12/2022 tarihli ara karar ile davalı tarafından tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, kararın davalılar tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır. HMK'nın 394. maddesinde, ihtiyati tedbire itiraz nedenlerinin sınırlı olarak sayıldığı, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edilmesi mümkündür. İhtiyati tedbir 6100 Sayılı HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir . Davanın açılması ile hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalması veya maruz bırakılması mümkündür . Bu değişiklikler sonucu davanın sonunda elde edilebilecek hükmün icrası , mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : 26/11/2021 tarihli tedbir ara kararının davalı Sefa'ya 07/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, HMK 394 maddesi gereğince davalının bir haftalık yasal süre geçtikten sonra 18/12/2021 tarihinde tedbire itiraz ettiği, ancak bu hususun İlk Derece Mahkemesi tarafından gözden kaçırılarak davalı Sefa'nın itirazının esastan incelendiği, davacının buna ilişkin bir itiraz ve istinafının olmadığı, davacının aracın alış şekli yönündeki beyanları karşısında, işbu iddianın yargılama yapılmasını gerektirir bir durum olması sebebi ile araç üzerindeki tedbirin kaldırılması yönündeki itirazın reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla davalının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
HMK.nun 394/2. maddesinde "ihtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir." HMK.nun 394/4. maddesinde "itiraz dilekçeyle yapılır. İtiraz eden, itiraz sebeplerini açıkça göstermek ve itirazının dayanağı olan tüm delilleri dilekçesine eklemek zorundadır. Mahkeme, ilgilileri dinlemek üzere davet eder; gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yaparak kararını verir. İtiraz üzerine mahkeme, tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir." HMK.nun 394/5. maddesinde "itiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz." hükmü mevcuttur....
Mahkemece, 03.06.2013 tarihli ara karar ile birlikte davacının tedbir konulması talebinin kabulüne karar verilmiş, davalının itirazı üzerine 04.09.2013 tarihli ara karar ile ... birikmiş alacağa ilişkin tedbirin kaldırılmasına karar verilmiştir. Tedbirin kaldırılması kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir 6100 sayılı HMK'nun 391/3. maddesindeki düzenleme ile ihtiyati tedbir kararlarına karşı da kanun yolu açılmış ve kanun yoluna başvurulması halinde ihtiyati tedbirin özelliği gereği incelemenin öncelikle yapılacağı ve verilen kararın da kesin olacağı açıklanmıştır. Ancak Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 21.02.2014 tarih .. Esas ......
Tedbirin kaldırılması kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 391/3. maddesindeki düzenleme ile ihtiyati tedbir kararlarına karşı da kanun yolu açılmış ve kanun yoluna başvurulması halinde ihtiyati tedbirin özelliği gereği incelemenin öncelikle yapılacağı ve verilen kararın da kesin olacağı açıklanmıştır....
Temyiz talebinin bu sebeple reddine karar verilmek gerekmiştir. Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler kapsamında, geçici hukuki koruma niteliğinde bulunan tedbir kararına karşı temyiz hakkı bulunmadığından davacı kadın vekilinin temyiz başvurusunun reddi gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Davacı kadın vekilinin ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talepli dilekçesinin REDDİNE, Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 28.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN ARA KARARI : "İhtiyati Tedbir Talebinin REDDİNE" şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Nitekim, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 396. maddesinde durum ve koşulların değişmesi sebebiyle ihtiyati tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın temyiz edilemeyeceği aslında kanunkoyucunun da açık ve bilinçli bir tercihidir. Zira durum ve koşulların değişmesi sebebiyle itiraz hakkında Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 396. maddesinin ikinci fıkrasında, 394. maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarının kıyasen uygulanacağı açıkça belirtilmiştir. Bu şekilde 394. maddenin üçüncü fıkrasına yapılan atıf ile üçüncü kişilerin de itiraz edebileceği, dördüncü fıkraya yapılan atıf ile de itirazın şekli ve incelenmesine ilişkin hükümlere yer verilmiştir. Dikkat edilirse kanun yoluna başvuru imkanını düzenleyen 394. maddenin beşinci fıkrasına atıf yapılmamıştır....
Temyiz istemi, ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin olarak verilen 20.10.2023 tarihli ara karara ilişkindir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 21.02.2014 tarihli, 2013/1 Esas, 2014/1 Karar sayılı kararıyla, İlk Derece Mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalı olduğuna karar verilmiştir. KARAR Açıklanan nedenle, İhtiyati tedbirin kaldırılmasını talep edenin temyiz dilekçesinin REDDİNE, Alınan peşin harcın istek halinde temyiz edene geri verilmesine, 14.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....