Davalılardan T7 vekili tarafından ihtiyati tedbirin kaldırılması talep edilmiştir. B)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Torbalı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 17/07/2020 tarih 2020/50 Esas nolu Ara Kararı ile; "1- Mahkememizin 2020/50 Esas sayılı dosyasının 13/04/2020 tarihli ara kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davalı T7 vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddi ... ile ... aralarındaki Katılma alacağı, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine dair . Aile Mahkemesi'nden verilen 21.11.2014 gün ve 2014/380 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, evlilik birliği içinde edinilerek davalı adına tescil edilen taşınmaz, araç ve banka hesabında bulunan para üzerindeki 20.000 TL katılma alacağının davalıdan tahsiliyle yargılama bitene kadar dava konusu taşınmaz, araç ve banka hesabına tedbir konulmasını istemiştir....
Dosya kapsamında .......08/03/2018 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara karara .....arafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulması üzerine, dava dosyasını...önderildiği, ......11/07/2018 tarih ve 2018/838 E. - 2018/729 K. sayılı kararı ile istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile ihtiyati tedbire itiraz talebinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılarak tedbirin kaldırılması talebinin kabulü ile dava konusu taşınmaz hakkında verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığı......Dairesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 25/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi EK KARAR TARİHİ : 03.11.2022 HÜKÜM : Kabul-Tashih ve Tavzih Talebi Ret Temyiz istemi, ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin olarak verilen 16.11.2023 tarihli ek karara ilişkindir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 21.02.2014 tarihli, 2013/1 Esas, 2014/1 Karar sayılı kararıyla, İlk Derece Mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalı olduğuna karar verilmiştir. KARAR Açıklanan nedenle, ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep eden davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, Alınan peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine İADESİNE, 06.05.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....
Aksine karar verilmedikçe, itiraz icrayı durdurmaz. (2) İhtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir. (3) İhtiyati tedbir kararının uygulanması sebebiyle menfaati açıkça ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati tedbiri öğrenmelerinden itibaren bir hafta içinde ihtiyati tedbirin şartlarına ve teminata itiraz edebilirler. (4) İtiraz dilekçeyle yapılır. İtiraz eden, itiraz sebeplerini açıkça göstermek ve itirazının dayanağı olan tüm delilleri dilekçesine eklemek zorundadır. Mahkeme, ilgilileri dinlemek üzere davet eder; gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yaparak kararını verir....
Bu nedenle mahkememizin 14/04/2021 tarihli kararında her ne kadar istinaf yolu açık olduğu belirtilmiş ise de HMK 396/2 maddesi kapsamında yapılan değerlendirme sonucu verilen ve istinafa konu edilen ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine dair karara karşı istinaf yolunun açık olmadığı anlaşıldığından davalı tarafın istinaf talebinin HMK 346/1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerektiğine..." karar verilmiştir. Bu kez iş bu davalılar vekilinin istinaf başvurusunun reddi kararına karşı 1 ve 2 nolu davalılar vekili istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Nitekim, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 396. maddesinde durum ve koşulların değişmesi sebebiyle ihtiyati tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın istinaf edilemeyeceği aslında kanun koyucunun da açık ve bilinçli bir tercihidir. Zira durum ve koşulların değişmesi sebebiyle itiraz hakkında Hukuk Muhakemeleri Kanununun 396. maddesinin ikinci fıkrasında, 394. maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarının kıyasen uygulanacağı açıkça belirtilmiştir. Bu şekilde 394. maddenin üçüncü fıkrasına yapılan atıf ile üçüncü kişilerin de itiraz edebileceği, dördüncü fıkraya yapılan atıf ile de itirazın şekli ve incelenmesinin kıyasen uygulanacağı düzenlenmiştir. Dikkat edilirse kanun yoluna başvuru imkanını düzenleyen 394. maddenin beşinci fıkrasına atıf yapılmamıştır....
Mahkemenin 23/10/2020 tarihli ara karar ile; "1- Davalı vekilinin İhtiyati Tedbirin Kaldırılması talebinin KABULÜNE, 2- " Dava konusu idari para cezalarına ilişkin ödeme emirlerinin tahsilatına yönelik işlemlerin dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına" yönelik 06.03.2020 tarihli tensip zaptı ile verilen TEDBİR KARARININ KALDIRILMASINA," şeklinde karar verilmiş, bu karar davacı vekilince süresinde istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında takip yapılmasının Eskişehir Spor Kulübü Derneğinin 13/07/2017- 06/12/2017 tarihleri arasında yönetim kurulu üyesi olmasına dayandığını, davacı müvekkilinin yönetim kurulu üyesi olmadığını belirterek, mahkemece verilen ihtiyati tedbir talebinin kaldırılması kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, yerel mahkemece verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin karara karşı itirazlarının kabulü ile, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Yukarıda belirtilen nedenlerle, ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı T10 tedbirin kaldırılması talebinin ilk derece mahkemesince reddine dair verilen karar istinafa tabi olmadığı, yine ihtiyat-i tedbirin kaldırılması/değiştirilmesi teminat alınması kararlarına karşı istinaf kanun yolu öngörülmemiştir. Yani bu tür kararlar için yalnızca itiraz yolu öngörülmüştür. Hal böyle olunca mahkemenin tedbirin kaldırılması talebinin reddi kararı dosya içeriğine, mevcut delil durumuna göre şimdilik yerinde olduğu, kaldı ki HMK 396. maddesi uyarınca durum ve koşulların değişmesi halinde mahkemece yeniden değerlendirilebileceğinden, davalı T10 vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 346, 352. 391/3, 394 ve 396/2 maddeleri uyarınca verilen ara kararına karşı istinaf kanun yolu açık olmadığından USULDEN REDDİNE karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ Mahkemece, 30/12/2022 tarihli duruşmada ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline ait araç üzerine konulan tedbirin İİK 277 uyarınca yasal dayanağı olmadığından kaldırılmasını beyan ederek istinaf isteminde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Talep ihtiyat tedbir kararının kaldırılmasına ilişkindir. Öğretide ve Yargıtay kararlarında kabul edildiği üzere, kanun koyucu ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı başvurulabilecek kanun yollarını açıkça düzenlemiştir. HMK’nun 391. maddesinde ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı ile yüze karşı verilen tedbir kararına karşı kanun yoluna başvurulabileceğini, HMK’nun 394 üncü maddesinde ise ihtiyati tedbire itiraz üzerine verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurulacağı düzenlenmiştir. 395....