Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ELdeki davada sadece tazminat talebinde bulunulmamakta, maddi ve manevi tazminat isteminin yanı sıra avans olarak verildiği iddia edilen 225.252,06 USD nin şimdilik 20.000 USD si faiziyle iadesi de istenmektedir. Taralar arasında görülen İst. Anadolu ----- ve Anadolu ------ sayılı dosyalarının tümünün İst....

    ELdeki davada sadece tazminat talebinde bulunulmamakta, maddi ve manevi tazminat isteminin yanı sıra avans olarak verildiği iddia edilen 225.252,06 USD nin şimdilik 20.000 USD si faiziyle iadesi de istenmektedir. Taralar arasında görülen İst. Anadolu ----- ve Anadolu ------ sayılı dosyalarının tümünün İst....

      ELdeki davada sadece tazminat talebinde bulunulmamakta, maddi ve manevi tazminat isteminin yanı sıra avans olarak verildiği iddia edilen 225.252,06 USD nin şimdilik 20.000 USD si faiziyle iadesi de istenmektedir. Taralar arasında görülen İst. Anadolu ----- ve Anadolu ------ sayılı dosyalarının tümünün İst....

        ELdeki davada sadece tazminat talebinde bulunulmamakta, maddi ve manevi tazminat isteminin yanı sıra avans olarak verildiği iddia edilen 225.252,06 USD nin şimdilik 20.000 USD si faiziyle iadesi de istenmektedir. Taralar arasında görülen İst. Anadolu ----- ve Anadolu ------ sayılı dosyalarının tümünün İst....

          hükmedilmesi, fazlaya ilişkin maddi tazminat taleplerinin ise reddi gerektiği, diğer taraftan, davacıların olay nedeniyle duydukları acı ve ızdırap göz önüne alındığında, davacıların istemi doğrultusunda anne ve babanın her biri için 15.000,00 TL, müteveffanın kardeşleri diğer davacıların her biri için de 5.000,00 TL olmak üzere toplam 55.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, davacılardan … için 10.218,55 TL maddi, 15.000,00 TL manevi, … için 9.164,75 TL maddi, 15.000,00 TL manevi; …, …, …, … ve … için ise 5.000,00'er TL manevi olmak üzere toplam 19.383,30 TL maddi, 55.000,00 TL manevi tazminat isteminin kabulüne, söz konusu tazminata, AYİM'de dava açma tarihi olan 23/09/2009 tarihinden itibaren faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....

            ödenmesi gerektiği, manevi tazminat talebine ilişkin olarak; doktrinde de kabul edildiği üzere manevi tazminatın manevi tatmin aracı olmasından dolayı zenginleşmeye yol açmayacak miktarda, tazminat olarak istenilen meblağın da gözönünde bulundurulması suretiyle saptanması ve tam yargı davalarının niteliği gereği takdir edilecek miktarın aynı zamanda duyulan elem ve ızdırabı giderecek bir oranda olması gerektiği olay nedeniyle meydana gelen ölüm sonucu oluşan durumun eş ve çocuklar üzerinde bıraktığı etki ile duyulan elem ve ızdırabın bir nebze de olsa hafifletilebilmesi için eş ... için 20.000,00 TL, çocuklar ... (...) için 20.000,00 TL, ... için 20.000,00 TL ve ... için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL manevi tazminatın davalı idarece davacılara ödenmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne kısmen reddine, 49.391,87 TL maddi ve 80.000,00 TL manevi tazminatın ilk dava açma tarihinden itibaren...

              Taraflardan; davalı idare, İdare Mahkemesi kararının hükmedilen maddi ve manevi tazminata yönelik kısmının, davacı ise, manevi tazminat miktarı ile manevi tazminata faiz yürütülmemesine ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedirler. Temyize konu Mahkeme kararında hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile maddi tazminata faiz işletilmesine ilişkin kısmında 2577 sayılı Yasanın 49. maddesinde belirtilen bozma nedenlerinden hiç birisi bulunmadığından, davalı idarenin ve davacının buna yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir. Mahkeme kararının hükmedilen manevi tazminata yasal faiz yürütülmesi isteminin reddine ilişkin kısmına gelince; Manevi tazminat, patrimuanda meydana gelen bir eksilmeyi karşılamaya yönelik bir tazmin aracı olmayıp, manevi tatmin aracıdır. Başka türlü giderim yollarının bulunmayışı veya yetersiz kalışı, manevi tazminatın parasal olarak belirlenmesini zorunlu hale getirmektedir....

                DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; tahakkuk faturaları, ihtarname, abone sözleşmesi ve ekleri celp edilmiş, davacının tanıkları duruşmada dinlenmiştir. Dava; internet aboneliği ve hizmet alımından kaynaklanan maddi - manevi tazminat davası niteliğindedir. Davacı taraf sahibi olduğu hastanede kullanmak üzere internet aboneliği ve telefon numaralarının taşıma işlemleri için anlaştıklarını, ancak davalının belirtilen süre içerisinde hat taşıma işlemleri ve internet aboneliği hizmet alınmadan iptal edildiğini, buna rağmen davalı tarafından kendisine tahakkuk faturaları gönderildiğini, tahakkuk faturalarını ödediğini, davalının bu haksız eylemi nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığı iddiasıyla eldeki davayı açmıştır. Davalı ise savunmasında pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davacının anlaşmayı bayi ile yaptığını belirtmiş, maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığından davanın reddi gerektiğini ileri sürmektedir....

                  ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/03/2022 NUMARASI : 2022/101 ESAS, 2022/110 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat KARAR : İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda özetle; davacının talebinin davalı idarenin 11.10.2018 tarih ve E.20829 sayılı eczane işletme ruhsatı iptali işlemi sebebiyle davacının müşteri kaybı ve yaşadığını belirttiği elem ve üzüntüler sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, yapılan incelemede eldeki uyuşmazlığın idari işlemden kaynaklı olarak davacının uğradığını iddia ettiği maddi ve manevi zararlarının idarenin hizmet kusurundan kaynaklanması sebebiyle idari yargıda tam yargı davası şeklinde görülmesinin gerektiği, idarenin hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı 2577 sayılı İdari Yargılama Usulu Kanunu'nun 2/1- b. maddesi gereğince ilgili idareye karşı idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerektiği, bu hususun yerleşik Yüksek Mahkeme içtihatlarında da belirtildiği, bu durumda davacının açtığı işbu tazminat...

                  Mahkemece, davacının ticari sayılan bir iş yürütmekte olduğu ve dava konusu ticari aracı bu işte kullandığı, buna göre tüketici sıfatının bulunmadığı, dava konusu araçta üretimden kaynaklı açık veya gizli ayıp bulunmadığı, aracın onarım için servise tesliminden sonra makul süre içinde tamirin tamamlanmadığı, ayıplı hizmetin bulunduğu ve bundan davalı ... ... AŞ 'nin sorumlu tutulamayacağı, davacının onarım süresi içinde ticari faaliyetini sürdürmesi için başka bir araç kullanmak zorunda kaldığı, kiralama nedeniyle maddi zararının oluştuğu, dava konusu ayıplı hizmetin davacının kişilik haklarına zarar verici nitelikte olmadığı, manevi tazminat talebinin şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine ilişkin talebin reddine, tamir süresinin uzadığı iddiasına dayalı talep yönünden ... AŞ hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, 2.000 TL maddi tazminatın davalı ... ......

                    UYAP Entegrasyonu