Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün temyizi üzerine Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nce, hizmet tespiti davaları ile işçilik alacakları davaları birlikte görülüp sonuçlandırılamayacağından davaların ayrılması ve işçilik alacakları davasının, diğer davanın sonucuna göre karara bağlanması gerektiğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulması yönünde karar verilmesine rağmen, bozmadan sonra yapılan duruşmada hizmet tespiti davası ile işçilik alacakları davalarının ayrılmasına karar verilip, aynı gün her iki dava da hüküm altına alınmıştır. Mahkemece, davalar ayrıldıktan sonra işbu işçilik alacakları davasında hizmet tespiti davasının bekletici mesele yapılarak kesinleşen hizmet tespiti davası sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, hizmet tespiti davası sonucu beklenilmeden karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün temyizi üzerine Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nce, hizmet tespiti davaları ile işçilik alacakları davaları birlikte görülüp sonuçlandırılamayacağından davaların ayrılması ve işçilik alacakları davasının, diğer davanın sonucuna göre karara bağlanması gerektiğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulması yönünde karar verilmesine rağmen, bozmadan sonra yapılan duruşmada hizmet tespiti davası ile işçilik alacakları davalarının ayrılmasına karar verilip, aynı gün her iki dava da hüküm altına alınmıştır. Mahkemece, davalar ayrıldıktan sonra işbu işçilik alacakları davasında hizmet tespiti davasının bekletici mesele yapılarak kesinleşen hizmet tespiti davası sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, hizmet tespiti davası sonucu beklenilmeden karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ALACAK Y A R G I T A Y K A R A R I İncelenmesine gerek duyulduğundan, davacının hizmet tespiti talebini içeren ... İş Mahkemesinin 2010/8 esas sayılı dosyası ile duruşma tutanaklarında belirtilen ve davacının özlük bilgilerini içeren klasörün temyiz incelemesi yapılan dosya içinde bulunmadığı anlaşıldığından, hizmet tespiti dosyası ile (varsa) söz konusu klasör eklendikten sonra tekrar Dairemize gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.06.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi K A R A R Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde, "Yargıtay Kanunu" nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. İnceleme konusu olan işte dava, davacının hizmet sürelerinin tespiti ile işçilik alacakları istemine ilişkin ise de hizmet tespiti ile ilgili dava, davacının hizmet süresinin eksiksiz olarak bildirilmiş olması nedeni ile dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile ret edildiğinden ve davacının hizmet tespitine ilişkin karara karşı açıkça temyiz itirazı bulunmayıp, sadece işçilik alacaklarına ilişkin hükmü temyiz ettiği anlaşılmakla belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 9....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi K A R A R Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde, "Yargıtay Kanunu" nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. İnceleme konusu olan işte dava, davacının hizmet sürelerinin tespiti ile işçilik alacakları istemine ilişkin ise de hizmet tespiti ile ilgili dava, davacının hizmet süresinin eksiksiz olarak bildirilmiş olması nedeni ile dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile ret edildiğinden ve davacının hizmet tespitine ilişkin karara karşı açıkça temyiz itirazı bulunmayıp, sadece işçilik alacaklarına ilişkin hükmü temyiz ettiği anlaşılmakla belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 9....
Gerek dosyaya sunulan belgelerden ve gerekse uyap üzerinden yapılan incelemede davacı tanığı ...'ın da hizmet tespiti davası açmış bulunduğu ve toplamda 2245 gün olarak tespit edilen hizmet süresine dair kararın Yargıtay 21.Hukuk Dairesince de 03.12.2015 tarih ve 2015/17636 E-2015/21606 K. sayılı ilamı ile onandığı da izlenmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda hizmet tespiti dosyasındaki yukarıda belirtilen ayrık durum dikkate alınmaksızın davacı tanığı ...'a ait tespit edilen hizmet süresi olan 2245 gün davacının hizmet süresi gibi değerlendirilip talep konusu alacakların hesaplandığı ve mahkemece bu hesaplamanın hükme esas alındığı anlaşılmıştır. Oysa davacının kesinleşen hizmet tespiti davasına konu hizmet süresi 1820 gündür. UYAP üzerinden yapılan incelemede davacıya ait hizmet tespiti davasında gerekçeli kararın 3.sayfasının da davacı ile ilgili olduğu, celp edilen davacıya ait hizmet tespiti dosyasındaki gerekçeli kararın 3.sayfasının ise davacı tanığı ...'...
Bu anlamda bir sözleşme, hizmet sözleşmesi olarak kabul edilmediğinde 506 sayılı Kanun anlamında sigortalıktan da söz edilemeyecektir. İşçi ve sigortalı kavramlarının tanımında hizmet sözleşmesinden hareket edilmekteyse de, 4857 sayılı İş Kanunu ile yürürlükten kaldırılan 1475 sayılı İş Kanunu’nda ve 506 sayılı Kanun’da bu sözleşmenin tanımına ilişkin bir hükme yer verilmemiştir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 8. maddesinde, “İş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir.” tanımlaması yapılmıştır. Belirtmek gerekirse, 4857 sayılı İş Kanunu’nda “Hizmet akdi” sözcüğü terkedilmiş, yerine “İş sözleşmesi” ifadesi kullanılmıştır. Hizmet akdi, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 313. maddesinin birinci fıkrasında ise, “Hizmet akdi, bir mukaveledir ki onunla işçi, muayyen veya gayri muayyen bir zamanda hizmet görmeyi ve iş sahibi dahi ona bir ücret vermeği taahhüt eder.” şeklinde tanımlanmıştır....
Mahkeme ya davacıya hizmet tespiti davası açması için süre vermeli ve bu davanın sonucu beklemeli ya da davacının hizmet süresinin tespiti için tanıklar yeniden çağrılarak bu konuda ayrıntılı beyanları tespit edilmeli ve davacının çalıştığını iddia ettiği dönemde şirket adına yaptığı işlemler getirtilerek bütün deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.Eksik inceleme sonucu yazılı gerekçe ile verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı yan yargılama aşamasında husumet itirazında bulunmuştur....
İstanbul Anadolu 9.İş Mahkemesi'nin 14.11.2019 tarihli 2018/138 E. ve 2019/472 K. sayılı hizmet tespiti kararı Yargıtay 10.Hukuk Dairesi'nin 23.12.2020 tarihli İlamı ile onanmış ve hizmet tespiti kararı kesinleşmiştir. Kesinleşmiş olan hizmet tespiti kararında, davacının “davalı işverenin İşin Apartmanı Şaşkınbakkal / Kadıköy adresindeki evinde ev hizmetlerinde çalıştığı” tespit edilmiş olup, esasen İş Kanunu m.4/1- e uyarınca ev hizmetlerinde İş Kanunu hükümlerinin uygulanmayacağı kabul edilmektedir. Bu halde, kesinleşen hizmet tespiti kararına göre, davacının çalıştığı dönemde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu hükümlerinin uygulanabileceği kabulü ile Yargıtay uygulaması kapsamında evde temizlik, yemek, ütü, çocuk bakımı ile yükümlü olarak çalışan kişiler yönünden İş Kanunu'nun uygulanamayacağı anlaşılmıştır....
Hizmet tespiti davasında verilecek karar, eldeki alacak davasını etkileyeceğinden, hizmet tespiti davasının bekletici mesele yapılması gerekmektedir. Anılan sebeple, hizmet tespiti davası bekletici mesele yapılarak, oluşacak sonuca göre davaya devam edilmeli ve esas hakkında bir karar verilmelidir. Yukarıda yazılı sebepten, kararın sair yönleri incelenmeksizin bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 06/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....