Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda Mahkemece yapılacak ; Davalı işverene ait işyerinin işverenin talep konusu dönem yönünden vergi kayıtlarının da celbi, dinlenen tanıkların işverenlerinin ünvanlarını da gösterir şekilde hizmet cetvellerinin ve kendi işyerlerine ilişkin kayıtların dosyaya kazandırılarak beyanlarının denetlenmesi, davacıya hiç kimsenin hizmet tespiti davası açmaya zorlanamayacağı, hizmet tespiti davasının sosyal güvenlik hakkını ilgilendirdiği hususları da unutulmadan ve fakat tespiti istenen sürenin uzunluğu dikkate alındığında davacı hizmet tespiti davası açmaya zorlanamaz ise de davacıya hizmet tespiti davası açıp açmayacağının sorulup hizmet tespiti davası açması halinde açılacak davanın bekletici mesele yapılarak, hizmet tespiti davası açmadığı takdirde ise tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre karar vermekten ibarettir....

İşçi açılan işe iade davasından önce hizmet süresinin tespiti ile ilgili olarak işe iade isteminden bağımsız olarak hizmet tespiti davası açmıştır. Bu durumda işe iade davasının sonuçlanması, hizmet tespiti davasının sonucuna bağlıdır. Bu nedenle hizmet tespit davasının bekletici mesele yapılması gerekir. Somut olayda, davacı işçinin işyerindeki hizmet tespiti uyuşmazlık konusu olup dava açma süresinin belirlenmesi de buna bağlıdır. Davacı işçi bu davadan bağımsız olarak hizmet süresinin tespiti için ...1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2014/309 esas sayılı dosyasıyla dava açmıştır. Bu davanın henüz sonuçlanmadığı anlaşılmıştır. Açılan hizmet tespit davası, davacının 4857 sayılı İş Kanunu’ndan doğan işe iade davasını doğrudan etkilediğinden ve bu istek için ön sorun oluşturduğundan hizmet tespiti davası sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir....

    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ve davalılar vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasında öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, çalışma süresi noktasındadır. Dosya içeriğinden, davacının, davalılara karşı, 07/08/2017 tarihinde açtığı hizmet tespiti davasının İzmir 14. İş Mahkemesi’nin 2017/343 esas sayılı dosyasında derdest olduğu, söz konusu davada davacının 26/07/2005-29/09/2012 tarihleri arası için hizmet tespiti talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Hizmet tespiti davası, her ne kadar eldeki davanın karar tarihinden sonra açılmış ise de, hizmet tespiti davasında, bu alacak davasından farklı olarak re’sen araştırma ilkesi uygulanmaktadır. Dolayısıyla, hizmet tespiti davasında verilecek kararın kesinleşmesinin beklenilmesi zorunluluğu doğmuştur....

      Mahkemece, 13.06.2013 tarihli celsede dava dilekçesinde hizmet tespiti ve işçi alacağı talepleri birlikte bulunduğundan ve işçi alacağına ilişkin karar hizmet tespiti davasında delil niteliğinde bulunacağından hizmet tespitine yönelik davanın işçi alacağına yönelik bu davadan tefrikine karar verilmiş ve alacak dosyasında davacının hizmet süresi belirlenerek bilirkişi tarafından tespit edilen alacaklar hüküm altına alınmıştır. Hüküm, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının hizmet süresi noktasında toplanmaktadır. Davacı vekilince, temyiz aşamasında sunulan belgelerden, bu alacak davası ile aynı gün hizmet tespiti davası açıldığı anlaşılmaktadır....

        İş Mahkemesince hizmet tespiti davasının mahkemenin 2012/1065 E - 2014/461 K. sayılı ilâmı ile reddine kararı verildiği, hükmün Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği, davanın niteliği itibariyle mahkemelerinin görev alanına girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince ise davacı ile davalı taraflar arasında işçi işveren ilişkisinin bulunduğu, bu nedenle konunun 4857 sayılı Kanun kapsamında kaldığı ve mahkemelerinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Hizmet tespiti davası, kişinin sosyal güvenlik hakkını ilgilendiren bir davadır. Bir kişinin işçi sayılması için mutlak surette sigortalı çalışması gerekmez. Bu nedenle hizmet tespiti davasının reddedilmiş olması davacının işçi sıfatını haiz olmadığı ve taraflar arasında ilişkisi bulunmadığı anlamını taşımaz. Bu durumda, taraflar arasında akdinden kaynaklanan davanın mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT-İŞ KAZASI Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin bölümüne ilişkin 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı kararı, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6723 sayılı Kanun 23.07.2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre kazasından kaynaklanan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararı ve Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre dosyanın YARGITAY 21....

            Somut olayda uyuşmazlık hizmet tespitine (sigortalılığın tespiti) ilişkin olup, davacının talebinin sosyal güvenlik hakkına ilişkin hizmet tespiti davası olduğu, İş Kanunu'ndan kaynaklanan bir uyuşmazlığın dava konusu yapılmadığı, 4857 sayılı Yasanın 4/1-b maddesinin somut olayda uygulanma yeri bulunmadığının anlaşılmasına göre uyuşmazlığın ...İş Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nin 21. ve 22. maddeleri gereğince ...İş Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 28.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Dosya içeriğinden, davacının, davalı şirkete, şirket yetkilisi...’a ve Sosyal Güvenlik Kurumu’na karşı, 28/12/2017 tarihinde açtığı hizmet tespiti davasının ...İş Mahkemesi’nin 2017/442 esas sayılı dosyasında derdest olduğu, söz konusu davada davacının 31/12/1986-15/08/2012 tarihleri arası için hizmet tespiti talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Hizmet tespiti davası, her ne kadar eldeki davanın karar tarihinden sonra açılmış ise de, hizmet tespiti davasında, bu alacak davasından farklı olarak re’sen araştırma ilkesi uygulanmaktadır. Dolayısıyla, hizmet tespiti davasında verilecek kararın kesinleşmesinin beklenilmesi zorunluluğu doğmuştur. Anılan sebeple, hizmet tespiti davası bekletici mesele yapılarak, oluşacak sonuca göre davaya devam edilmeli ve esas hakkında bir karar verilmelidir. Yukarıda yazılı sebepten, kararın sair yönleri incelenmeksizin bozulması gerekmiştir....

                Bölge Adliye Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İŞ KAZASI NEDENİYLE MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin bölümüne ilişkin 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı kararı, 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6723 sayılı Kanun 23.07.2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre kazasından kaynaklanan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine,Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararı ve Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre dosyanın YARGITAY 21....

                  C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak akdinin işveren tarafından haksız olarak fesh edildiği, davacı vekiline verilen kesin mehil içerisinde ... kayıtlarında gözükmeyen ancak davacı tanıklarının beyanlarında belirttiği davacı çalışmasının tespiti yönünden hizmet tespiti davası açılmadığı ve bu nedenle resmi kayıtlarda görünen hizmet süresinin dikkate alındığı, buna göre davacının ihbar tazminatına hak kazandığı, hizmet süresine göre kıdem tazminatına ve yıllık izin ücretine hak kazanmadığı, fazla çalışma ile hafta tatili ücretine de hak kazanmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davacı taraf temyiz etmiştir. E) Gerekçe: Davacı vekili temyiz dilekçesinde resmi kayıtlarda görülmeyen hizmet süresi için hizmet tespiti davası açtıklarını beyan etmiş olup, Dairemizce yapılan geri çevirme sonrası bahsedilen hizmet tespiti davasının derdest olduğu anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu