Dosya içeriğine göre davacılar vekilinin eş ... için 172.694,00 TL maddi, 200.000,00 TL manevi, çocuk .... için 39.420,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi, çocuk ... için 20.104,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi, davacı ... için 44.662,00 TL maddi, 75.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava ettiği, Bölge Adliye Mahkemesi'nin 05.07.2022 tarihli kararı ile davacı eş ....’un maddi tazminat isteminin kabulüne, eş lehine 150.000,00 TL manevi, çocuk ....'nin maddi ve manevi tazminat istemlerinin kabulüne, çocuk ...'in maddi tazminat istemlerinin kabulüne, adı geçen davacı çocuk lehine 130.000,00 TL manevi, davacı ...'in maddi ve manevi tazminat istemlerinin kabulüne karar verildiği gözetildiğinde, davacılar ...., ... ve ...'in maddi tazminat istemleri, davacılar .... ve ....'...
TL maddi ve 50.000,00 TL manevi, davacı çocuk yararına 46.036,05 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi, davacı anne yararına 40.000,00 TL manevi, davacı kardeşler yararına ayrı ayrı ....000,00 TL manevi tazminatların davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İş kazalarından kaynaklanan tazminat davalarının özelliği gereği, kaza tarihinde yürürlükte bulunan İş Kanunu'nun .... maddesinin öngördüğü koşulları göz önünde tutarak ve özellikle yapılan işin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken tedbirlerin neler olduğu İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü'nün ilgili maddelerinin göz önünde tutulmak suretiyle,incelenmesi,işverenin hangi önlemi almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı, gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelenmek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi gerekir. (Hukuk Genel Kurulunun ....06.2004 gün ve 2004/...-365 E.-369 K.sayılı kararı da aynı yöndedir )....
A.Ş. yönünden kısmen kabulü ile davacı eş yararına 1.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi, davacı çocuk ... yararına 1.000,00 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi, davacı çocuk Sevilay yararına 15.000,00 TL manevi tazminatların kaza tarihi olan 07.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İş kazalarından kaynaklanan tazminat davalarının özelliği gereği, İş Kanunu'nun 77. maddesinin öngördüğü koşulları göz önünde tutarak ve özellikle yapılan işin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken tedbirlerin neler olduğu İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü'nün ilgili maddelerinin göz önünde tutulmak suretiyle,incelenmesi,işverenin hangi önlemi almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı, gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelenmek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi gerekir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2016/605 Esas KARAR NO:2022/647 DAVA:Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:01/06/2016 KARAR TARİHİ:25/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı arasında 29/04/2009 tarihinde ... ödeme-üye iş yeri mobil ödeme sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği davacı firmanın mobil ödeme servisi üzerinden mal ve/veya hizmet satmayı taahhüt ettiğini, buna karşılık olarak davalı firmanın da GSM operatörlerinden satılan mal ve/veya hizmet bedelinin tahsilini sağlama yükümlülüğü bulunduğunu, davalı firmanın hiçbir gerekçe ortaya koymadan ve hiçbir uyarı yapılmadan 04/02/2011 tarihinde, müşterilerin davacı firmanın sistemine ulaşmasını engelleyerek sistemi kapattığını ve davalının internet sisteminde de davacı firmanın logosunu da internet sitesinden kaldırdığını, yine davacı firmanın...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2016/605 Esas KARAR NO:2022/647 DAVA:Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:01/06/2016 KARAR TARİHİ:25/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı arasında 29/04/2009 tarihinde ... ödeme-üye iş yeri mobil ödeme sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği davacı firmanın mobil ödeme servisi üzerinden mal ve/veya hizmet satmayı taahhüt ettiğini, buna karşılık olarak davalı firmanın da GSM operatörlerinden satılan mal ve/veya hizmet bedelinin tahsilini sağlama yükümlülüğü bulunduğunu, davalı firmanın hiçbir gerekçe ortaya koymadan ve hiçbir uyarı yapılmadan 04/02/2011 tarihinde, müşterilerin davacı firmanın sistemine ulaşmasını engelleyerek sistemi kapattığını ve davalının internet sisteminde de davacı firmanın logosunu da internet sitesinden kaldırdığını, yine davacı firmanın...
Davalı vekili; davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, kazanın meydana gelmesinde aracın sahibi ve sürücüsününde kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 12.166,50 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın 30.05.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davalı ...'nü hizmet kusuru nedeniyle dava etmiştir. Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan idareler, kamu hizmeti sırasında verdikleri zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildirler....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/501 Esas KARAR NO : 2022/835 DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 02/07/2022 KARAR TARİHİ : 08/11/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bankadan kredi kartı aldığını, maddi durum nedeni ile ödeyemediğini ve 03.04.2018 tarihinde hakkında idari ve kanuni takip başlattığını, En son 12.06.2022 tarihinde alınan raporda en sonu Mart 2022 tarihinde olmak üzere 47 kez idari kanuni takibe düşmüş gibi bilgi gönderen davalı bankanın kendisini maddi manevi zarara uğrattığını, arabulucuya başvurmasına rağmen haksız fiilin sonlandırılmadığını, Arabulucuda anlaşma sağlanamadığını, Davanın kabulünü, Davalı bankanın sistemi yanıltarak olumsuz yalanlarla dolu kayıtlarının düzeltilmesi yönünde karar verilmesini, davalının bankanın haksız kötü niyetli eylemleri nedeni...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile “Üniversite Öğretim Elemanlığı” sözleşmesi imzaladığını, 2004 yılından itibaren davalı Üniversitede “İnşaat Mühendisliği” bölümünün kurulması için hizmet verdiğini, Üniversitenin, kurulan bu yeni bölümüne 2007-2008 öğretim yılı için öğrenci almaya başladığını, ne var ki davalının sözleşme gereğince edimlerini yerine getirmediğini, bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Şti'nin %60, davalı T5'nın %30, kazazede işçinin %10 oranında kusurlu olduğuna ilişkin alınan heyet raporun dosya içeriğine, olayın meydana geliş şekline 4857 sayılı İş Kanunu ile 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun hükümlerine uygun düştüğü ve itibar edilebilir nitelik taşıdığı anlaşılmaktadır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 117/2. Maddesine göre iş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir. Davaya konu edilen maddi ve manevi tazminat istemlerinin davacı bakımından değişen ve gelişen bir durum söz konusu olmadığından kaza tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir....
Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur. 4857 sayılı Kanun'un 2/7.maddesi ile işçilerin İş Kanunu'ndan, sözleşmeden ve toplu iş sözleşmesinden doğan hakları koruma-güvence altına alınmak istenmiştir. Aksi halde, 4857 sayılı Kanun'dan kaynaklanan yükümlülüklerinden kurtulmak isteyen işverenlerin işin bölüm veya eklentilerini muvazaalı bir biçimde başka kişilere vermek suretiyle yükümlülüklerinden kaçması mümkün olurdu. Asıl işveren ile alt işverenin birlikte sorumluluğu "müteselsil sorumluluktur". Asıl işveren, doğrudan bir hizmet sözleşmesi bulunmamakla birlikte İş Kanunu'nun 2. maddesinin 6. fıkrası gereğince alt işverenin işçilerinin iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle uğrayacakları maddi ve manevi zarardan alt işveren ile birlikte müteselsilen sorumludur....