Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davacı arasında imzalanan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi, İzmir 14....
Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)'nin 2017/622 sayılı dosyası ile açılan tüketici tarafından açılan devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan davasında 17/04/2019 tarihinde tesis edilen karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde; DAVA: Davacı vekil dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirketin hisseli gayrimenkul satış sözleşmeleri imzaladığını, bu sözleşmeler nedeniyle müvekkili tarafından davalı şirkete ödemeler yapıldığını ödemelerin iadesi amacıyla davalı şirket aleyhine genel haciz yolu ile takip başlatıldığını ancak davalının haksız itirazı ile icra takibinin durduğunu dava konusu borç nedeni olan sözleşmelerin hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi başlığı altında devremülk satış sözleşmeleri olduğunu, sözleşmelerin konusu olarak düzenlenen ve müvekkiline satılan yerlerin devre olarak gösterildiğini sözleşmelerin niteliğinde aslolan sözleşmenin başlığı değil içeriği ve düzenlediği...
Davacı ile davalı satıcı arasındaki gayrimenkul satımı resmi şekilde yapılmadığından BK'nın 213, TMK'nın 706 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddesi uyarınca tapu sicili müdürlükleri tarafından veya Noterlik Kanunu 60/.... maddesi gereğince re'sen tanzim edilecek gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca düzenlenmesi gerektiğinden geçersiz olmakla birlikte dava konusu taşınmazın tapuda devri gerçekleştirildiğinden adi yazılı sözleşme geçerli hale gelmiştir. Sözleşmenin geçerli hale gelmesi nedeniyle taraflar sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın iki tarafa borç yükleyen satış sözleşmesi hükümleri uyarınca haklarını kullanabilirler. TBK'nın 246. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken Tüketici yasasına paralel olarak düzenlenen TBK'nın 227. maddesinde ayıp halinde alıcının seçimlik hakları sıralanmış olup, sözleşmeden dönme, bedel indirimi, ücretsiz onarım ve ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme hakkı bulunmaktadır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile imzalanan sözleşmenin hisseli gayrimenkul sözleşmesi olduğunu, sözleşmenin tapu pay devrini içerdiğini, davacının, sözleşmeyi kendi özgür iradesi ile sözleşme imzaladığını, hatta bu sözleşmenin kullanım şartlarını değiştirme talebi ile başka sözleşmelerde imzaladığını, tapu devri ile müvekkili şirketin edimini yerine getirdiğini, davacı tarafın sözleşmeyi benimsediğini, haksız davanın usulden ve esastan reddini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :" Davanın kabulüne, Taraflar arasında imzalanan 15.460,00- TL bedelli sözleşmenin ve sözleşmeye istinaden imzalanan senetlerin iptali ile davacı tarafından ödendiği tespit edilen 15.460,00- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine," karar verildiği anlaşılmıştır....
Tapu Kanunu'nun 26. maddesi ve TMK'nun 1009. maddesi uyarınca kişisel hak mahiyetinde olan satış vaadi sözleşmesine dayalı hak, tapu kaydına işlenmekle ayni etkinlik ve aleniyet kazanır. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi tapu kütüğüne şerh edilmiş olsa dahi lehine satış vadedilen şahıs adına tescil işlemi gerçekleşmedikçe mülkiyetin intikalini sağlamaz....
Davalı T5 vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında imzalanan sözlemenin gayrimenkul hissesinin devrine ilişkin Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi olduğunu, Genel Mahkemelerin görevli olduğunu, davacıya gidilecek yer ve yapılacak tanıtımlar hakkında bilgi verildiğini, davacının sözleşmeyi kendi rızası ile imzaladığını, davacının okuduğunu ve anlatılanı anlayacak, imzaladığı sözleşmenin kendisine tanıdığı bir takım haklar ve borçlar doğuracağını bilebilecek rüşt ve erginliğe sahip olduğunu, söz konusu sözleşmenin bir devre tatil sözleşmesi olmaması, mülkiyet hakkının devrine ilişkin bir Hisseli Gayrimenkul Sözleşmesi olması nedeniyle Tüketici Hukuku mevzuatına dayanılarak cayma hakkının kullanılmasının söz konusu olmadığını belirterek; usul yönünden görevsizlik itirazının kabulüne, esas yönünden, hukuka aykırı ve haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Geo Turz.İnş....
Asliye Hukuk Mahkemesi 07/12/2022 Tarihli ve 2022/86 E., 2022/83 karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusunun kabulüyle, kararın kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak daha önce sözleşmeden dönme iradesi ile ihtarname çekmiş ve dava açmış olan davacının hukuka ve hakkaniyete aykırı işbu kötü niyetli davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili 05/05/2023 tarihli davadan feragat dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir. Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde; davadan feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili 14/04/2023 e-imzalı dilekçesi ile davacı tarafın feragat dilekçesi sunulması halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadıklarını gereğinin yapılmasını talep ettikleri görülmüştür....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 18/03/2021 NUMARASI : 2020/498 Esas-2021/336 Karar DAVANIN KONUSU: Tüzel Kişi Tacirler Arasında Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali Ve Tescil, Olmadığı Taktirde Tazminat KARAR TARİHİ: 27/05/2021 6100 sayılı HMK'nın 352/1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Dava tüzel kişi tacirler arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tazminat istemine ilişkindir. Davanın tarafları yani davacı ile davalılar tüzel kişi tacir olup dava Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp karar bağlanmıştır. Davacısı farklı şirket, davalıları aynı şirketlerin olduğu benzer nitelikte gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tazminat davaların istinaf incelemesi İstanbul BAM 43.Hukuk Dairesince yapılmış ve karara bağlanmıştır....
gerek olduğunu ve borca İtirazın kabulüyle takibin durdurulmasına karar verilmesi gerektiğini, müvekkili tüketici tarafından tüketici sözleşmesine binaen düzenlenmiş bir bono var ise de, kanunun emredici hükümlerine aykırı olarak, nama yazılı değil de emre yazılı olarak düzenlenmiş olduğundan müvekkili yönünden; kambiyo senedinin geçersiz sayılması ve dolayısıyla takibin iptal edilmesi gerektiğini, müvekkili île davalı arasında düzenlenen 24.09.2017 Yalova Termal Palace Hisseli Gayrimenkul Satış sözleşmesinden müvekkilinin caydığını, bu hususu, Bakırköy 16....
Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve tüm dosya içeriği ile özellikle yukarda yazılan gerekçeler ve satış vaadine konu sözleşmede, satış bedelinin alındığının yazılı olmasına, senede karşı iddianın HUMK.nun 290. maddesince aynı biçimde kanıtlanmasının zorunlu bulunmasına göre, davalı ve karşı davacıların bütün temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 29.04.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....