A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın davalı müvekkili şirket yönünden tefrik edilerek görevsizlik ve yetkisizlik kararı verilerek görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesini, huzurdaki davada hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin iptali talep edildiğini, ancak müvekkili şirketin dava konusu sözleşmede herhangi bir imzası veya kaşesi bulunmadığını, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde dahi davanın müvekkili şirket yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından dosyaya sunulan sözleşme incelendiğinde sözleşmenin davacı ile diğer davalı T5 İşl. Tur. İnş. Paz....
KARAR Davacı, davalı ile 11.11.2012 tarihinde 21432 ve 21450 nolu sözleşmelerle toplam 4 adet devre mülke ilişkin gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladıklarını, 34.000,00 TL ödeme yaptığını, ancak devre mülke ilişkin tapu devrinin yapılmadığını belirterek 11.11.2012 tarihli devremülk sözleşmelerinin iptali ile ödediği 34.000,00 TL nin faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, 11/11/2012 tarihli 21432 nolu hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi ile aynı tarihli 21450 nolu hisseli gayri menkul satış sözleşmelerinin iptaline ve 34.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-6502 sayılı kanunun 3. Maddesine göre tatil amaçlı satışların yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. Ancak her alıcının tüketici olarak kabulü mümkün değildir....
imzalandığı ve ödemenin yapıldığı 30/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, sözleşmeye bağlı olarak müvekkili adına tescili yapılan tapu kaydının iptali ile davalı adına tapuya kayıt ve tesciline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir....
imzalanan gayrimenkul satım vaadi sözleşmesinin ve bununu finansmanı için imzalanan kredi sözleşmesinin temerrüd nedeni ile iptalini, davalı Halkbankasındaki kredi ödemelerinin tedbiren durdurulmasını,dava konusu taşınmaz nedeniyle davalı Halkbankası'na ödenen 44.434,55 TL ile davalı Yeşilgayrimenkul'e ödenen 55.630,00 TL olmak üzere tazminat hakkı ile fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere şimdilik 101.064,55 TL'nin davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini karar verilmesini talep etmiştir....
KARAR Davacı, davalı şirket ile 03/08/2013 tarihinde YLVT1979 no'lu devre mülk satış sözleşmesi ve senetleri imzaladığını, 500 TL ödediğini, geriye kalan kısmını taksitlendirdiğini, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek devremülk satış sözleşmesinin iptalini, sözleşme sebebi imzalanan senetlerin iptalini, 500,00-TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı... ORGANİZASYON TUR. İNŞ. TİC. LTD. ŞTİ. davanın reddini dilemiştir. Davalı ... OTEL İŞLETMELERİ TURİZM İNŞAAT TİC. A.Ş., husumetten davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın KABULÜ ile, taraflar arasında düzenlenen 03/08/2013 tarihli ... hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin İPTALİNE, Davacı tarafından davalıya ödenen 500 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... OTEL İŞLETMELERİ TURİZM İNŞAAT TİC....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar (devre mülk) satış sözleşmesinden kaynaklı alacak davasında ... 13. Tüketici ve ... 6. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hisseli gayrimenkul (devre mülk) satış sözleşmesinden kaynaklı gayrimenkulün zamanında teslim edilmemesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. ... 13. Tüketici Mahkemesince, davacı tarafından kişisel kullanımı aşacak şekilde dokuz adet devremülk satın alındığı, alacağın ticari niteliğine göre tüketici mahkemesi görevli olmayıp, genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 6....
-KARAR- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında para alışverişi olduğunu borcun ödenmesi konusunda taraflar arasında 05.10.1998 tarihli bir protokol yapıldığını ve cezai şart olarak 112.000 USD’lik başka bir bono verildiğini, protokol ile üzerlerine düşen edimi yerine getirmelerine rağmen, davalının bonoyu icra takibine koyduğunu iddia ederek, borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında, davacının 05.10.1998 tarihli protokoldeki edimini zamanında yerine getirmediğini bu nedenle cezai şart alacağı olan bonoyu icra takibine koyduklarını beyan ederek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, 05.10.1998 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olduğu ve buna bağlı olarak da cezai şartın geçersiz bulunduğu ayrıca taşınmazın tapuda devri sırasında hakların saklı tutulmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İİK 72.maddesi uyarınca açılmış menfi tespit ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılmış istirdat davasıdır. Davaya konu uyuşmazlık davalı -----tarafından düzenlenen ------- adet faturadan dolayı davacının borçlu olup olmadığı, davacının yaptığı ödemelerin iadesini isteyip isteyemeyeceği hususlarına ilikindir. ------- Menfi Tespit ve İstirdat Yönünden Sıfatı Değerlendirilidiğinde; Davaya konu kaçak elektrik tutanakları ve faturalar davalı ---- tarafından düzenlenmiş, davacı tarafından yapılan ödemeler de yine davalı---- yapılmıştır. Bu nedenle husumetin davalı----- değil, diğer davalı ----- yöneltilmesi gerektiği anlaşılmakla, ----- açılan menfi tespit ve istirdat davasının sıfat yokluğu (pasif husumet) nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Ancak kısa kararda sehven eksik yazılan "menfi tespit ve istirdat" reddine ibaresi gerekçeli kararda düzeltilmiştir....
Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Dava 19.01.2011 tarihinde açılmış olmakla ,Davanın açıldığı tarih itibari ile 6100 sayılı HMK'nın geçici 1. maddesine göre görev hususunda 1086 sayılı HMUK uygulanacaktır. 1-Asliye Hukuk Mahkemesince; satış vaadi sözleşmelesindeki satış bedeli ile dava dilekçesinde gösterilen dava değerinin Sulh Hukuk Mahkemesi görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de; taşınmazın dava tarihi itibarı ile değerinin esas alınacağı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
K A R A R Davacı; davalı ile 14.07.2008 tarihli bir gayrimenkul satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında toplam 25.000 TL ödeme yaptığını, sözleşmeyi imzaladıktan sonra taşınmazın şehir merkezine uzak olması nedeniyle yeterli kazancı elde edemeyeceğini anladığını, bu sebeple sözleşmeyi feshetmek istediğini ancak sözleşmede kendisi için herhangi bir fesih sebebi düzenlenmediğini, davalıya sözleşmenin feshedilmesi için ihtar göndermesine ve taşınmazın taksitlerini ödemede gecikmesine rağmen davalının sözleşmeyi feshetmediğini, diğer yandan resmi şekilde yapılmayan sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürerek sözleşmenin feshine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL satış bedelinin davalıdan ticari faiz ile tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile bu talebinin yerinde görülmemesi halinde sözleşme bedelinin değişen koşullara uyarlanmasını ve ödenmeyen taksitler için işleyen faiz ve cezaların silinmesine karar verilmesini istemiştir....