Mahkememizin..... tarihli celsesinde verilen ara kararı gereğince; söz konusu uyuşmazlık konusunda rapor hazırlanması için dosyanın ..... bilirkişisine tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından hazırlanan ........tarihli bilirkişi raporunda özetle; davanın davalı adına ........Şubesinden..... tarihinde yapmış olduğu EFT gönderisinde, bu gönderinin .....i” ifadesinin yer aldığını, davacının hisse devrinin dava dışı ..... adına yapılması konusunda, yazılı belge olmadığından, rızasının olup olmadığının anlaşılamadığını, davacının, kendi adına hisse devrinin gerçekleşmemesi nedeniyle, davalıdan ..... TL asıl alacağının var olduğu bildirilmiştir. Dosya içine alınan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; gerçeğe ve hukuka uygun görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere davaya konu olan hisse devrinin yapılacağı ........ Pazarlama ve Ticaret Aş'nin hissedarlarının ........İnş. Sah. Ve Tic. Ltd....
Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan 07/03/2007 tarihli rapora göre ...’ın cezai ve hukuki ehliyetinin bulunmadığını, limited şirkette hisse devri için 3/4 kişi sayısı ve hisse çoğunluğunun aranması gerektiğini, 20 ortaktan az ortağı olan limited şirkette ... adına vekaletle hisse devri işlemi yapılamayacağını, ayrıca ...’nün noterdeki hisse devrinde imzasının bulunmadığını, davalının şirkette sekreter olarak çalıştığını ve İzmir 5. İş Mahkemesi’nin 2009/2012 esas sayılı dosyasında “ sigortalı işçi olduğunu” söylediğini, davalının, ... adına yatıracağı hisse bedelini şirket adına yatırdığını, işin özünün; şirketin dışarıdaki borçlarını ödemek için kendisine verilen paraları bankaya yatırmaya gittiğinde davalının altlarına “hisse bedeli” diye şerh düştüğünü belirterek, hisse devrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İzmir 5....
Ortaklar kurulu 19/02/2016 tarih ve 5 nolu kararı ile ... ve ... arasındaki şirket hisse devri işleminin kabulüne karar vermiştir. Usulüne uygun şekilde noterde düzenlenen Limited Şirket Hisse Devri ve hisse devrinin ortaklar kurulu tarafından kabul edilmiş olmasına rağmen yine şirket yetkilileri tarafından Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarına tescil edilmesi gereken bu karar uzun süre şirket yetkilileri tarafından yerine getirilmediği için davacı ... Ankara .... Noterliği'nin 08/01/2019 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesiyle hisse devrinin tescil ve ilan edilmesi istemiş, ihtarnamenin 10/02/2020 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen hisse devrinin tescil ve ilanı yapılmadığı için mahkememizde yasal koşulları bulunan bu dava açılmıştır....
Şirket hisse devrinin iptali ve davacı adına tescili yönünden yapılan değerlendirmede; Mahkememizin 24/03/2021 tarihli duruşmasında 7/a nolu ara kararı ile davalılardan ... hariç, diğer davalıların husumet ehliyetinin ne olduğu davacı tarafa sorulmuş, davacı taraf bu konuda bir açıklama yapmadığı gibi, dava dilekçesi ve diğer tavzih beyanlarında da hisse devrinin iptali yönünden sadece ...'ya karşı dava açıldığı açıkça beyan edilmediğinden, hisse devrinin iptali davasının da bütün davalılara karşı açıldığı sonucuna varılmıştır. Dava konusu 02/06/2007 tarihli belge ile ... tarafından devredilen 280.000 şirket hissesinin, sadece davalılardan ...'ya devredilmesi karşısında, ... dışındaki diğer 5 davalının bu talep ve dava yönünden pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı sonucuna varılarak, kendilerine karşı açılan bu dava pasif husumet yokluğu nedeniyle reddedilmiştir. 6098 s. TBK'nın 74. maddesi gereğince, Mahkememiz yönünden de bağlayıcı olan Konya ......
a hisselerini devrettiklerini, davacı tarafından hisse devrinin talebi üzerine davalının bu talebi reddetmesinden sonra davanın açıldığını, davanın haksız ve kötüniyetli olduğu bildirilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, " Kural olarak TTK. m. 445 uyarınca yasaya, esas sözleşmeye veya iyiniyet kuralına aykın kararlara karşı iptal davası açılabilir. Dolayısıyla anılan kararların iptalinin sağlanabilmesi için bu kararların kanun, anasözleşme veya afaki iyiniyete aykırı olması da gerekir. Bir başka deyişle sadece bir takım usuli eksiklikler bulunduğu gerekçesiyle alınan kararlann iptali sağlanamaz....
Davacı vekili; 10/10/2017 tarihli hisse devir sözleşmesi ile; davalı şirketin 5000 adet nama yazılı hissesi ile buna bağlı ilmuhaberleri, davalı şirket ortağı ...'ndan devir aldığını, ...'...
ve bu durumun müvekkilinin mağduriyetine sebebiyet verdiğini ileri sürerek,müvekkilinin hisse devrinin ve şirket müdürlüğünden ayrıldığının tespiti ile davalı şirket pay defterine hükmen tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu durumda mahkemece TTK.’nun 415. ve 416. maddeleri ile yukarıdaki ilkeler gereğince davacının talebi değerlendirilerek öncelikle hisse devrinin gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelenmesi, hisse devrinin gerçekleşmediğinin anlaşılması halinde, dava konusu hisse devir sözleşmesindeki imzanın da davalı Süleyman Mercümek'e ait olduğu anlaşılmakla tarafları bağlayacağı gözetilerek davacı tarafından ödenen hisse devir bedelinin davalı ...'...
Noterliğinin 17.04.2012 tarih ve 04447 yevmiye numaralı Limited Şirket Hisse Devri Sözleşmesi ile %50 hisseyi ...'den devraldığını, söz konusu hisse devir sözleşmesinin 26.04.2012 tarih 8056 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanarak ilan edildiğini, hisse devrinin ... tarafından ... 3. Noterliğinin 04.11.2011 tarih ve 10749 yevmiye numaralı vekaletname ile ...'a vekil tayin etmesine istinaden müvekkili ... tarafından imzalandığını, yapılan hisse devrinin ... adına vekaleten ..., ... ve ... adına vekaleten ... tarafından imzalanarak onaylandığını, fakat ... adına muhatap olunan dava dışı ...'ın kararı ...'na imzalatarak müvekkiline getirdiğini, karar defterinin onaylatılıp yayına verildikten sonra hisse pay defteri ve karar defterinin ...'ı temsil eden ...'a ofiste teslim edildiğini, ...'e ait hissenin ...'ya devrinin gerçekleşmesi için ... tarafından ...'...
Davacı tarafça açılan hisse devrinin tespiti ve tescile icbar davasının yargılama sırasında, hisse devrinin ticaret siciline tescilinin gerçekleşmesi nedeni ile davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermerk gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....