Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketteki hisselerini davalı T2 devrettiğini, devrin şirketin genel kurul karar defterine kaydedildiğini, devir işleminin tamamlandığını, müvekkilinin şirket ile herhangi bir ilgisinin kalmadığını, hisse devrinin ticaret sicilinde tescil ve ilan edilmediğini, bu nedenle müvekkilinin halen ortak olarak gözüktüğünü, bu durumun müvekkilinin kamu kurumları ve üçüncü kişilere karşı sorumluluğuna sebebiyet verdiğini belirterek müvekkili tarafından davalı şirketteki hisselerin tamamını noter senedi ile T2 devredildiğinin tespitine ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde; asıl davadaki iddialarla hisse devrinin tespit ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP Dava dilekçesi asıl ve birleşen dosya davalılarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ise de, davalılar yasal süre içerisinde davaya cevap vermemiştir....

GEREKÇE : Dava, şirket hisse devri amacıyla havale edilen paranın iadesi hususunda başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK'nun 67. Maddesi gereğince iptali istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. Dairemizin 13.12.2019 tarih ve 2019/3186 E-2019/1849 6102 sayılı kararıyla "TTK'nın 4. maddesi gereğince bu kanunda düzenlenen hususlar mutlak ticari davadır. Somut olayda davacı vekili, limited şirket hisse devri amacıyla müvekkilinin şirket hissedarı olan davalıya banka yoluyla para havale ettiğini, hisse devrinin gerçekleşmediğini ileri sürerek ödenen paranın iadesini istemiş olmasına TTK'nın 595. maddesinde limited şirket hisse devrinin düzenlenmiş bulunmasına göre, uyuşmazlık mutlak ticari dava niteliğindedir....

Yine davacıların 2014 yılında yapılan ve butlanı talep edilen genel kurul zamanında davalı şirketin hissedarı olmadıkları, babaları ...'ın 02/04/2021 tarihinde vefatından sonra davalı şirkette hissedar oldukları, davacıların butlanını talep ettikleri 01/03/2014 tarihli genel kurulda ... ve ... adına olan şirket hisselerinin davacıların kardeşi olan ve aynı zamanda davalı şirketin yetkilisi olan ...'a devrine yönelik alınan karar olduğu, hisseleri devredenin ... ve ... olduğu, devralanın ise ... olduğu, ne davacıların ne de murisleri ...'ın hisse devrinin tarafı olmadıkları ve genel kurulun yapıldığı tarihte davalı şirkette hissedar olmadıkları, bu nedenle taraf sıfatlarının bulunmadığı, ayrıca bir an için davacıların iddialarının varit olduğu kabul edilse dahi hisse devrinin iptaline karar verilse dahi hisselerin davacıların amcaları olan ... ve ...'...

    Yine davacıların 2014 yılında yapılan ve butlanı talep edilen genel kurul zamanında davalı şirketin hissedarı olmadıkları, babaları ...'ın 02/04/2021 tarihinde vefatından sonra davalı şirkette hissedar oldukları, davacıların butlanını talep ettikleri 01/03/2014 tarihli genel kurulda ... ve ... adına olan şirket hisselerinin davacıların kardeşi olan ve aynı zamanda davalı şirketin yetkilisi olan ...'a devrine yönelik alınan karar olduğu, hisseleri devredenin ... ve ... olduğu, devralanın ise ... olduğu, ne davacıların ne de murisleri ...'ın hisse devrinin tarafı olmadıkları ve genel kurulun yapıldığı tarihte davalı şirkette hissedar olmadıkları, bu nedenle taraf sıfatlarının bulunmadığı, ayrıca bir an için davacıların iddialarının varit olduğu kabul edilse dahi hisse devrinin iptaline karar verilse dahi hisselerin davacıların amcaları olan ... ve ...'...

      nin ortaklar kurulunun 22/02/2019 tarih ve 2019/1 sayılı kararı ile, hisse devrinin şirket pay defterine işlenmesine ve davacının şirket müdürlüğü'nün sona ermesine ,hisse devri neticesinde şirketin tek pay sahipli olarak devam etmesine karar verildiği anlaşılmıştır. Limited şirket hisse devrinin tespiti ile tescil ve ilanına ilişkin istemli davalarda davalı ......

        Noterliği’nin 08.08.2018 tarih ve ... sayılı hisse devir sözleşmesi ile ...’a devretmiş ve şirketin 08.08.2018 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul toplantısında kabul edilmiş olup şirketin tek ortaklı Limited Şirkete dönüştüğü, ortaklık yapısı ile ilgili değişiklik ve ...’ın müdürlüğünün sonlandırılıp ...’ın 10 yıl süre ile şirket müdürü olarak atanması ile ilgili kararların şirketin aynı tarihli Genel Kurul kararları ile kabul edildiği,davacı ortak ... tarafından hisse devrinin tescil ettirilmemiş olduğundan bahisle TTK.nun 598. maddesi ve Ticaret Sicil Yönetmeliğinin 103/2 maddesi gereğince ortak adının silinmesini talep ettiği, davalı ......

          sonrasında kendi yerine oğlu Mehmet Kalkan vekaleten otele bakmak üzere getirmesi ile her üç ortak arasında şirketin idare ile ilgili ciddi problemler yaşanmaya başlandığını, T3 ve Ahmet Kalkan'ın 31/05/2018 tarih ve 1 sayılı kararla hisse devrinin iptaline şeklinde bir karar aldıklarını, ayrıca davalı şirketin müvekkiline Mersin 7....

          DEĞERLENDİRME VE KANAAT; Dava ve kısmi ıslah dilekçesinin bütün olarak değerlendirilmesinde; davacının davalı ... --- bulunan toplamda ----------------------- devrine ilişkin hisse devrinin iptaline, devre konu payların davacı adına hükmen tesciline ve hisse devrinin yok hükmünde olduğunun tespiti ile iptale dair taleplerinin kabul edilmemesi ihtimalinde ise ödenmeyen hisse devir bedelinin tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir....

            Noterliğinin 2.1.2019 T. ve----yev.nolu ihtarnamesi ile müvekkilinin ---- hisse devrine ilişkin karar alınmasını talep ettiğini ancak yapılan araştırma sonucunda, şirketin hisse devri ile ilgili bir işlem yapmadığı ve tescil işlemini de gerçekleştirmediğinin anlaşıldığını, şirkete defalarca ulaşılmaya çalışılsa da hiç kimseye ulaşılmadığını ve şirketin faal olmadığının da görüldüğünü, daha sonra taraflarınca tekraren şirkete ----- Noterliğinin 3.2.2023 T. ----- yev. nolu ihtarnamesi ile bildirimde bulunulduğunu ve 15.5.2023 tarihinde tebligatın şirkete ulaştığını, her ne kadar TTK md. 595/2’de ortaklar genel kurulunun onayının gerekli olduğu belirtilmiş ise de, aynı maddenin 7.fıkrasında açıkça “Başvurudan itibaren üç ay içinde genel kurul reddetmediği takdirde onayı vermiş sayılır.” hükmü yer aldığını, buna göre, hisse devri yapılmasından sonra şirkete yapılan başvurudan itibaren üç ay içinde genel kurul toplanıp kabul veya ret kararı vermesi gerektiğini, üç ay içinde genel kurul, başvuruyu...

              İncelenmesinde; bahse konu hisse devrinin şirket pay defterine kaydedilerek hisse devrine ortaklar kurulunu oluşturan dosyamız davalısı ile davacı devralan ortak ve dava dışı ortak ... tarafından muvafakat edildiği anlaşılmıştır. Bu bağlamda, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar dava konusu limited şirket hisse devir bedelinin istirdadı talep edilmiş ise de; yukarıda ayrıntılı olarak yapılan açıklamalar ve tespitler çerçevesinde dava konusu hisse devrinin 6102 sayılı TTK 595/1-2 maddesine uygun olarak gerçekleştirildiğinin sabit olduğu, bu durumda davacının hisse devir işleminin usulüne uygun olarak gerçekleşmediği yönündeki iddiasının yerinde olmadığı, yine istirdat istemine dayanak olarak hisse devrinin onaylanmasına ilişkin genel kurul kararının yok hükmünde olduğu iddiasının da TTK 436 m....

                UYAP Entegrasyonu