WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a ait çekin son hamilinin bilinmesi nedeniyle davacıya istirdat davası açması için süre vermiştir. Davacı istirdat davası açacağına menfi tespit ve çek iptali davası açmıştır. Halihazırda ...20. Asliye Ticaret Mahkemesinde zaten açılan bir çek iptali davası var iken aynı çek için açılan ikinci çek iptali davası yönünden derdestlik nedeniyle davanın reddi gerekir. Yine davacı tarafa istirdat davası açması için süre verilmesine rağmen borçlu olmadığının tespiti yani menfi tespit davası açılmıştır. İkisi farklı davalardır. İstirdat çekin iadesi şeklinde bir dava iken borçlu olunmadığının tespiti yani menfi tespit davasında çekin iadesi değil bu çekten davalıya karşı borçlu olunmadığnın tespiti istenir. Taleple bağlılık ilkesi gereği menfi tespit davası açısından değerlendirme yapılması gerekir. Çekin son hamili davalı ...Bankası Anonim Şirketi olmayıp çek ciro silsilesinde de görüldüğü üzere çek aslını mahkememize sunan ...Şirketi'dir....

    ya karşı Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinin .... esas nolu dosyasında davacı tarafça menfi tespit davası açıldığı, mahkemece menfi tespit davasının reddedildiği, menfi tespit davasında davacı aleyhine yargılama giderlerine hükmedildiği, ayrıca davacı tarafça dava dışı ...'ya verilen 100.000,00 TL'lik senetten dolayı ödemede bulunması nedeniyle Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinde istirdat davası açıldığı, Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas nolu dosyasında davacının davası hakkında kabul kararı verildiği ve kararın kesinleştiği, davalıların murisinin ibranemeye aykırı olarak davacı hakkında takibe sebebiyet vermesi nedeniyle, Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinin .... esas nolu dosyasında yargılama giderlerini ödemesi nedeniyle davacı tarafça, Konya ..İcra Müdürlüğünün ... E....

      Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; bilirkişiden aldırılan ek rapor ile davacının bu hizmet karşılığında davalı idareye ödemesi gereken herhangi bir bedel bulunmadığının ve davacıya iadesi gereken bedelin de toplam 4.567,81 TL olduğunun belirlendiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 4.593,59 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2) Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi üzerine, mahkemece davanın davacı lehine hükme bağlanması halinde, davacının ödemiş olduğu paranın davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Dava, bonaya dayalı menfi tespit ve istirdat istemine ilişkin olup, bononun hisse devri nedeniyle verildiği hususu dosyada yazılı belge bulunmadığı gibi davalı da bononun ödünç para karşılığı verildiğini savunmuştur. Taraflar arasında bononun pay devrine ilişkin olarak devredildiği yönünde mutabakat bulunmadığından, uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/769 Esas KARAR NO:2022/717 DAVA:Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) DAVA TARİHİ:01/04/2021 KARAR TARİHİ:29/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İşbu dava mahkememizin ---Sayılı dosyasından tefrik edilerek yukarıdaki esasa kaydedilmiştir. Davacı ilgili ---- Sayılı dosyada abonelik sözleşmesinin iptali ile birlikte menfi tespit ve istirdat talebinde bulunmuş ancak menfi tespit ve istirdat talebine ilişkin dava değeri bildirmemiştir. Davacı vekiline hazır bulunduğu ---tarihli duruşmada dava değerini belirleyerek harcının tamamlaması için ---hafta kesin süre verilmiş aksi halde dosyanın ilgili talepler yönünden işlemden kaldırılacağı ihtar edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat ve menfi tespit istemine ilişkin davada Ankara 20.Asliye Hukuk ve Ankara 7. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, bononun geçersizliğinin tespiti, istirdat ve menfi tespit istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, asıl alacak olan ve iptali istenen takibe konu 5.250,00 TL.lık bononun miktarına göre, Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, toplam 7.777,19 TL üzerinden icra takibi yapıldığı ve bu miktar değer gösterilip harcı yatırılarak menfi tespit ve İstirdat davası açıldığı, 9.442,62 TL olarakda harçın tamamlandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

              aleyhine Yusufeli Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1999/58 E. ve 2006/34 K. sayılı menfi tespit dosyası ile davacının davalıya herhangi bir borcu olmadığının ortaya çıktığını, menfi tespit dosyasının 31/01/2011 tarihinde kesinleştiğini, bu sebeple anılan taşınmazlar yönünden yapılan cebri tescil işleminin yolsuz hale geldiğini, bu nedenle yolsuz tescilin iptali ile dava konusu edilen taşınmazlardaki davalı adına tescil edilen hisselerin davacı adına tesciline, karar verilmesinin talep ve dava etmiştir....

              ın sahte imza kullanarak kendisinin 10 yıl süreyle müdür olarak atanmasını sağladığını, hisse devrinin iptali ve kayyum tayini için diğer ortak tarafından dava açıldığını, davanın sonucuna göre şuan yetkili görünen ...'ın yetkisinin kaldırılabileceğini, bu nedenle bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, ...'nın şahsi ve ortağı olduğu diğer şirketlerin borçları nedeniyle davacı şirketteki hisselerini bedelsiz devrettiğini, davacı şirketin yasa gereği devir ile birlikte tüm alacakları ve borçları üstlenmek zorunda olduğunu belirterek davanın reddine ve % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacı şirketin icra dosyasındaki bedel kadar borçlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı lehine % 40 tazminata karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Mahkemece davaya konu protokolde tespit edilen değer üzerinden yatırılması gerekli eksik harcın verilen süre içerisinde yatırılmadığından bahisle davanın HMK 150. maddesine göre açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili davanın menfi tespit davası olmadığını ve dava konusu belgenin iptali istemine ilişkin tespit davası olduğunu ileri sürmüştür. Menfi tespit davası İcra İflas Kanunu’nun 72inci Maddesinde düzenlenmiş olup buna göre; borçlunun icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için açmış olduğu dava şeklinde tanımlanmıştır. İcra ve İflas Kanununun 72. Maddesi, icra hukuku bakımından borçlu durumuna düştüğü halde maddi hukuk bakımından aslında borçlu olmadığını ileri süren borçluya, “borçlu olmadığını genel hükümlere göre tespit ettirme” olanağı vermek amacıyla kabul edilmiştir. Madde, bu amaçla, borçluya iki olanak tanımıştır....

                  Dava konusu bononun icra takibine konu edilmesi halinde bu bononun davalı lehtara teslim edildiği belirli olacakken, takipten önce açılan menfi tespit davasında dava konusu bononun davalı lehtara teslim edildiği belirli değildir. Bu nedenle davacının dava konusu bonodan dolayı borçlu olmadığına ilişkin menfi tespit davasında ilk öncelikle bononun davalı lehtara teslim edildiğini ispatlaması gerekir. Bonunun davalı lehtara verildiği ispat edilemediğine göre davacının bu bono nedeniyle borçlu olmadığını talep etmesi de mümkün olmadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu