GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu 225 parsel numaralı taşınmazın üzerinde yüzölçüm düzeltme işlemini yapıldığını, Kadastro Teknik Hatalar Düzeltme Formunda dava konusu taşınmazın 46000,00 metrekare olmayıp 49471,33 metrekare olması gerektiğinin belirtildiğini, iktisap tarihindeki zilyetlik esaslarınca verilmesi gereken 20000.00 metrekareyi aşarak miktar fazlalığı oluştuğunu ve oluşan miktar fazlalığının Hazine adına tescilinin sağlanması gerektiğinin bildirildiğini, öne sürerek taşınmazda düzeltme işlemi ile oluşan miktar fazlalığının iptaline ve Hazine adına tapuya tesciline kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı T3 davaya cevap vermemiştir....
mirasçıları adına tespit edilen paya yönelik olarak dava açıldığı, katılan ...’un da aynı paya yönelik davaya katıldığı, ... mirasçıları adına tespit edilen 1/2 paya yönelik bir dava bulunmadığından bu paya ilişkin kadastro tespitinin kesinleştiği, kadastro hakiminin 3402 sayılı Yasa'nın 30. maddesinde sayılan haller dışında talep ve dava ile bağlı olduğu, dava konusu olayda sözü edilen yasa maddesinde sayılan hallerin mevcut olmadığı, bu durumda taşınmazın 03.03.2005 tarihli kadastro komisyon tutanağında yazılı olduğu gibi 1/2 payının ..., 1/2 payının da ... mirasçıları adına tesciline karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda katılanların davasının reddine, temyize konu 124 ada 176 parsel sayılı taşınmazın tamamı 80 pay itibari ile 40 payının ... , 40 payının da ... mirasçıları adına payları oranında tesciline karar verilmiş, hüküm, katılanlar ... ve Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı Hazine dava konusu taşınmazda yüzölçüm düzeltme işlemi ile oluşan miktar fazlalığının tapu kaydının iptali ve Hazine adına tapuya tescili istemiyle 13/04/2021 tarihinde dava açmıştır. Yapılan istinaf incelemesi sonucunda tüm dosya kapsamına göre; eldeki davada iddianın ileri sürülüş biçimi, dava dilekçesinin içeriği ve dosyada mevcut deliller birlikte değerlendirildiğinde davacı tarafın iddiasının kadastro öncesi nedene dayandığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere 3402 sayılı Kadastro Kanunun 12/3 maddesinde “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz” denilmiştir. Kadastro öncesi sebebe dayalı davada anılan madde hükmü gereği hak düşürücü sürenin gözetileceğinde kuşku yoktur....
Davacı ..., taşınmazın murisleri Ali'den kaldığını, murisin... isminde bir mirasçısının bulunmadığını, bu payın kendi adına yazılması gerekirken var olmayan bir kişi adına yazıldığını öne sürerek, ... adına kayıtlı 3/8 paya ait tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, dava konusu 7131 parsel sayılı taşınmazda Ali oğlu... adına kayıtlı 3/8 paya ait tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... adına Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 03.05.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Davacı Hazine, yasal süresi içinde taşımazın orman içi açıklık olduğu iddasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ve çekişmeli parselin baskın vasfının taşlık, kayalık olduğu ve ileride tarım alanına dönüştürülmesi veya ekonomik yarar sağlaması mümkün olmadığından kadostro dışı bırakılmasına, davacı Hazinenin adına tescil isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.02.2010 gününde verilen dilekçe ile elbirliği mülkiyetin paylı mülkiyete çevrilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu taşınmazların paylı maliki ...'un veraset ilamındaki payları oranında mirasçıları adına paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili ile davalı Hazine vekili temyiz etmiştir....
Az yukarıda sözü edildiği üzere taşınmazın tarım alanına dönüştürülmesi veya ekonomik yarar sağlaması mümkün olan yerlerden olduğu saptandığından, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 18. maddesi gereğince hazine adına tescili gerekir. Mahkemenin açıklanan yönü gözden kaçırarak ve istek dışına çıkılıp davanın yazılı olduğu şekilde kabulü doğru olmamıştır. Kabulü göre de; hazine adına tescili hüküm altına alınan krokide (C)harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü gerçekte 4495 m2 iken bu yerin 17652 m2 olarak tescili de yanlıştır. Karar açıklanan nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda 1. numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...’in temyiz itirazlarının REDDİNE, 2. bent uyarınca hükmün davacı Hazine yararına BOZULMASINA, 18.06.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....
Davacı Hazine, dava konusu taşınmazda yüzölçüm düzeltme işlemi ile oluşan miktar fazlalığının iptali ve Hazine adına tapuya tescili istemiyle 10.06.2021 tarihinde dava açmıştır. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi uyarınca kadastro öncesi sebebe dayalı olarak miktar fazlası için mülkiyet iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır....
Komisyon kararı üzerine davacı ... ve arkadaşları, davalı ... aleyhine tapu kaydına; davalı ... ve müşterekleri adına tespit edilen paya yönelik olarak ise tapu dışı satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlar, yargılama sırasında müdahil ... ise satın alma iddiasına dayanarak ... mirasçıları adına tespit edilen paya yönelik olarak davaya katılma isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, "Çekişmeli taşınmazlarda ... lehine tescil edilen 4/5 paya yönelik hükmün onanmasına, öte yandan 534 parsel sayılı taşınmazda ... mirasçıları adına tescil kararı verilen 1/5 pay ile, 597 parsel sayılı taşınmazda Hazine adına tescil edilen 1/5 pay yönünden ise, ... tarafından 24.07.1947 tarihli taahhütname ile bu payların 3. kişilere devredildiği, sonrasında bu kişilerden ... tarafından satın alındığı ve 1948 yılından beri ... zilyetliğinde olduğu, ancak tapu kayıt maliki ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı ... kaydındaki miktar fazlalığının Hazineye aidiyeti şerhinin iptalini iştemiş; davalı-davacı Hazine ise miktar fazlası kısmen ifrazen adlarına tescilini; mümkün olmadığı takdirde paylı olarak Hazine adına tescili istemiyle dava açmış olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 28.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....