WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı şirkette 18.01.2016 – 04.05.2017 tarihleri arasında kesintisiz son olarak aylık net 2.200 TL net maaş ile ofis asistanı olarak çalıştığını , İşveren şirkette işçilere her ay 475 TL setcard yemek ve 220 TL aylık yol parası verildiğini, Davalı şirketin genel müdürü olan Çağdaş Taylan'ın 04.05.2017 tarihinde ‘ diğer işçilerin de duyacağı ortamda müvekkiline hiçbir kusuru olmamasına rağmen ‘ beceriksiz, bir işi de halledemedin’ diyerek hakaret ettiğini, müvekkilinin ağlamasına rağmen onur kırıcı ve rencide edici şekilde bağırdığını, hastanede tedavi olmasına sebep olduğunu, Hamile olan müvekkilinin çalışma arkadaşlarının önünde bu rencide edici davranış sonrası üzülüp psikolojisinin kötü etkilendiğini, hastanede tedavi gördüğünü, Müvekkilinin işverenin kendisine hakaret etmesi ve çalışma arkadaşları önünde onur kırıcı davranışta bulunması nedeniyle iş akdini haklı nedenle feshettiğini, beyanla; şimdilik 50- TL Yıllık izin ücreti...

İLGİLİ MEVZUAT : Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 5/A-7. maddesinde, "iş sahiplerine veya halka karşı onur kırıcı söz söylemek veya davranışta bulunmak'' fiili üç günlüğe kadar aylık kesimi cezasını gerektiren eylem, işlem, tutum ve davranışlar arasında sayılmıştır. 08/03/2018 günlü, 30354 sayılı (Mükerrer) Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve emniyet teşkilatı mensuplarına ilişkin disiplin kurallarını yeniden düzenleyen 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun'un 8/3-c-4. maddesinde ise "görev sırasında kişilere karşı onur kırıcı söz söylemek veya davranışta bulunmak" fiilinin, onbir ila onbeş günlüğe kadar aylıktan kesme cezasını gerektirdiği kurala bağlanmıştır....

    Davalı karşı davacı erkek vekili 10.01.2023 tarihli dilekçe ile; kadının yıllardır psikolojik rahatsızlığı nedeni ile ilaç kullandığını, Bakırköy'de tedavi olduğunu, bu nedenle çocuğa karşı bakım ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kadının durumu ve dengesiz davranışlarının gün geçtikçe kötüye gittiğini, 26.11.2022'de Harem'den boğaza atlayarak intihar etmeye kalkıştığını, Haydarpaşa Numune Hastanesinde tedavi altına alındığını, çocuğun güvende olmadığını belirterek velayetin babaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Asıl dava, TMK 161.madde gereğince zina olmadığı takdirde TMK 162.madde gereğince pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış olmadığı takdirde TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle terditli açılan boşanma davasıdır. Karşı dava ise, TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır....

    DAVA KONUSU : Kişisel Eşyanın İadesi - Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ( TMK 161 ) ve pek kötü onur kırıcı davranış ( TMK 162 ) maddeleri nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili için 70.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminat ile müşterek çocuklar Meryem ve Bedirhan Osman'ın velayetlerinin müvekkiline verilmesi ile müşterek çocuklar için ayrı ayrı 500 er TL iştirak nafakası ve müvekkili için aylık 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, ayrıca müşterek çocuklar için tedbir nafakası takdir edilmesini, müvekkiline ait ziynet eşyaları olan l5 adet bilezik, 1 adet 15 gr bilezik, liralar ve takı setinin müvekkiline iadesini, iadesi mümkün olmadığı takdirde bedelinin tespiti ile davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda, onur kırıcı ve hakaret içeren sözler söyleyen, ortak çocuklara kötü davranarak duygusal şiddet uygulayan kadının tam kusurlu olduğunu, erkeğe atfıkabil bir kusurun varlığı ispat edilemediğinden kusur tespiti ve davanın kabulüne karar verildiği, erkek lehine maddî ve manevî tazminata karar verilmesinin ve miktarlarının da makul olduğu, istinaf incelemesinden önce 30.08.2021 tarihi itibariyle ortak çocuğun ergin olduğu dikkate alındığında velâyet ve iştirak nafakasına ilişkin hükmün sonuç doğurmayacağı tabii olmakla birlikte velâyet kendisine verilmeyen tarafın çocuğun giderlerine katılma zorunluluğu nedeni ile çocuk için nafaka takdirinin doğru olduğunu, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi karşısında, davacı erkek tarafından davalı kadın aleyhine açılan davanın boşanma ve fer'îlerine ilişkin olması ve mal...

      DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalının 2009 yılında evlendiklerini, ortak iki çocuklarının olduğunu, davalının davacıyı aldattığını ve evlilikleri boyunca geneleve gidip başka kadınlar ile birlikte olduğunu itiraf ettiğini, davalının bu itirafından sonra müvekkilin eşine olan sevgisini yitirdiğini ve ağır psikolojik sorunlar yaşamaya başladığını, davalının, davacıya ve ailesine karşı tehdit ve hakaretlerde bulunduğunu, davalının ortak çocuklar ve evi ile ilgilenmediğini, ihityaçlarını karşılamadığını, evliliğin birliği görevlerini yerine getirmediğini, davalının hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranışta bulunduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ve devamına imkan kalmadığını beyanla, tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin davacı anneye verilmesine, çocukların her biri için 500,00 TL iştirak nafakasına, davacı yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini...

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1500 KARAR NO : 2023/1395 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇAYIRALAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/27 ESAS DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Karşılıklı Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı - karşı davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı - karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 2017 yılında evlendiklerini, müşterek 1 çocuklarının bulunduğunu, davalının müvekkiline karşı karşı hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranışları ve ayrıca suç işleme ve devamlılık gösteren ahlak dışı tutum ve davranışlarla haysiyetsiz bir yaşam sürme nedenleriyle resmiyette...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava; davacı-karşı davalı erkek tarafından TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasına, birleşen Hatay 2. Aile Mahkemesinin 2021/25 Esas sayılı dosyasındaki dava; davalı-karşı davacı kadın tarafından pek kötü ve onur kırıcı davranış ve TMK.'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasına, birleşen Hatay 2. Aile Mahkemesinin 2021/537 Esas sayılı dosyasındaki dava; taraflarca karşılıklı olarak TMK'nun 161. Maddesi uyarınca açılan zina sebebiyle boşanma davasına ilişkindir. TMK'nun 161. maddesinde; "Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur." hükmü düzenlenmiştir....

        İlk derece mahkemesi kararına karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesi tarafların kusura ve kadının reddedilen tazminat talepleri ile nafakaların miktarına ilişkin istinaf taleplerini kabul ederek ilk derece mahkemesinin kararını bu yönlerden kaldırmış ve yeni hüküm kurmuştur. Bölge adliye mahkemesi, davacı-davalı kadına eşine hakaret ettiği, onur kırıcı beyanlarının olduğu, ortak çocuklara şiddet uyguladığı, çocukların bakım ve ihtiyaçlarını karşılamadığı ve eşini son olayda tehdit ettiği; davalı-davacı erkeğe de eşine hakaret ettiği, onur kırıcı beyanlarının olduğu, son olayda kayınpederini tehdit ettiği, son olayda ailesinin hakaretlerine sessiz kaldığı, eşinin ihtiyaçları ile ilgilenmediği ve sürekli alkol kullanarak parasını alkole harcadığı vakıalarını kusur olarak yükleyip boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğuna hükmetmiştir....

          İlk derece Mahkemes'inin 2021/307 E.2021/746 K.sayılı 25.11.2021 tarihli kararı ile davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 24.12.2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle;17.11.2021 tarihli feragat dilekçesini iradesi dışında ,tehdit ve korkutma sonucu verdiğini ,davalının özel durumlarını ifşa ettiği gerekçesiyle kendisini tehdit ettiğini ,ailesini ve kendisini sürekli korkuttuğunu ,bu hususta Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunduğunu bu nedenlerle feragat dilekçesinin geçersiz sayılmasına ,davanın kaldığı yerden devamına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, onur kırıcı davranış veya haysiyetsiz hayat sürme veya evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir ....

          UYAP Entegrasyonu