Davalı QNB Finansbank A.Ş (banka) vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın konusunun hayat sigortası kapsamında sigorta şirketi tarafından ödeme yapılması istemli olduğunu, husumetin sadece davalı Cigna Finans Emeklilik ve Hayat AŞ'ye yöneltilmesi gerektiğini, davanın görevli mahkemede açılmadığını, murisin vefat tarihi itibariyle geçerli olan bir hayat sigortası olmadığı için davamı bankaya olan borçlarının devam ettiğini, davaya konu poliçe davaya konu sigorta primlerinin tahsil edildiği davacının murise müşterilerine ait hesap bakiyesinin yetersiz olması ve kendisine bildirim yapılmış olmasına rağmen hesabını müsait hale getirmemesi nedeniyle iptal edildiğini, gerek kanunen gerekse sözleşmesel olarak müvekkili bankanın kredi kullanan müşterilerine hayat sigortası yaptırma veya yenileme zorunluluğu bulunmadığını, hayat sigortası poliçesi yapılması davacıların murisi tarafından kredi sözleşmesi ile açıkça kabul edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini cevaben bildirmiştir...
Sigorta A.Ş. vekili; dain mürtein bankanın muvafakati gerektiğini belirterek vefat olayının poliçe sona erdikten sonra meydana geldiğinden dava konusu olay nedeniyle müvekkili sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; murisin ölüm belgesinde doğal ölüm yazılı olduğundan poliçe yenilenmiş olsa dahi ferdi kaza sigortacısının sorumlu bulunmadığı, hayat sigortası poliçesinin yenilenmemesinde kusurun poliçenin her yıl yenilenmesi gerektiğini bilen/bilmesi gereken, bilmesine rağmen yenileyip ödemesi gereken primi ödemeyen murisin kusurlu olduğu, yenilenmeyen poliçeye dayanılarak davalılardan talepte bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, konut kredisi nedeniyle yapılan ferdi kaza ve hayat sigortasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir....
Somut olayda davacılar, davalı bankadan kredi kullanan ve bu sırada intihar ile vefat eden kişinin mirasçılarıdır. Miras bırakan dava dışı bankadan kredi çekerken, dava dışı banka ile anlaşmalı olan davalı sigorta şirketi ile hayat sigortası da imza ettiği anlaşılmaktadır. Davacılar, miras bırakanları vefat ettiği halde davalı sigorta şirketinin kendilerine vefat tazminatı ödemediğini iddia ederek, kredi sözleşmesi ile birlikte imza edilen hayat sigortası sözleşmesi uyarınca davalı sigorta şirketinden ölüm tazminatı talep etmektedirler. Davacıların murisi ile banka, 4077 sayılı Kanun kapsamında tüketici kredisi sözleşmesi bulunduğuna ve uyuşmazlık kredi sözleşmesiyle bağlantılı olarak aktedilen sigorta sözleşmesinden kaynaklandığına göre uyuşmazlığın, tüketici mahkemesince incelenip sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Diyarbakır 2....
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, murise kredi esnasında hayat sigortası yapıldığını ve primlerinin de ödendiğini, bu nedenle öncelikle sigortaya karşı dava açılması gerektiğini, murisin başka kredisi için murisin sigortasından taksitlerin alındığını, bu durumun davacı kurumun kötü niyetli olduğunun göstergesi olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir....
yerine getirdiğini, borçlu hakkında hayat sigortası poliçesi düzenlenmiş olması, davacı bankanın borçlunun mirasçılardan alacak talep etmesine engel teşkil etmeyeceğini, müvekkil banka hayat sigortasına başvurarak yükümlülüğünü yerine getirmiş ve hayat sigortasının red cevabı üzerine mirasçılara karşı takip başlatıldığını, (Yargıtay 19....
Şubesi'nden işletme kredisi kullandığını, murisin 01.03.2017 tarihinde genel işlem şartlarına aykırı olarak düzenlenen hayat sigortasından çok sonra öğrenmiş olduğu kanser hastalığı nedeniyle vefat ettiğini, davacıların bankaya başvurusu üzerine sigorta poliçe örneğinin verilmediğini, müteveffanın hastane evraklarının 22.12.2017 tarihli dilekçe ile davalıya gönderildiğini, tıbbi raporlara rağmen sigorta tazminat taleplerinin davalı tarafından reddedildiğini, davacıların murisine hayat sigortasının imzalatıldığı tarihten önce kanser teşhisi konulmadığını, kredi çekerken yapılmış olan hayat sigortası sırasında mevcut kanser hastalığının bulunduğuna dair iddianın gerçeği yansıtmadığını, vefatının ardından herhangi bir icra takibine sebebiyet vermemek adına krediyi ödemeye devam ettiğini, bankaya ödenen miktarın 48.696,58 TL olduğunu ileri sürerek, muris ... tarafından kullanılan kredi için davalı tarafından yapılan hayat sigortası nedeni ile vefat tarihinden sonrasına ait kredi borcunun davalı...
Dava, niteliği itibarıyle hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....
ne müzekkere yazılarak davaya kayıtsız şartsız muvafakatinin olup olmadığının sorulması gerektiğini, bankanın kayıtsız şartsız muvafakatının bulunmaması halinde husumet eksikliği sebebiyle davanın reddinin gerektiğini, davalı şirket ile davalı banka arasında yapılmış olan Grup Hayat Sigorta Sözleşmesi kapsamında sigortalı olan İbrahim Karateke'nin vefat tarihi itibariyle şirket nezdinde 02/10/2020 başlangıç tarihli 95799230 sertifika numaralı 133.400,00 TL vefat tazminatı tutarlı hayat sigortası poliçesi bulunduğunu, sigortalının vefat etmesi üzerine sigortalının sigorta öncesinde gelen kanser hastalının bulunduğunun tespit edildiğini, sigorta kurulma aşamasında davalı şirkete beyan etmediği söz konusu hastalığı sigorta teminatı kapsamı dışında olduğundan tazminat dosyasının reddedildiğini, murisin kanser hastalığını davalı şirkete bildirmeyerek beyan yükümlülüğünü ihlal ettiğini, sigortalının beyan yükümlülüğüne aykırı davranarak kurulmaması gereken bir sözleşmenin kurulmasına sebebiyet...
Hayat ve Emeklilik A.Ş. grup sigorta sertifikası ile 1.575,11 TL. primli ve 01.01.2010- 31.12.2010 vadeli hayat sigortası yapılmış; yine, 1.946,23 TL. primli ve 01.01.2011- 31.12.2011 vadeli hayat sigortası yapılmış; 2012 yılı için herhangi bir hayat sigorta sertifikası düzenlenmemiş ve davacı yakını 16.05.2012 tarihinde vefat etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/05/2019 NUMARASI : 2016/384 ESAS, 2019/221 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Hayat Sigortasından Kaynaklı) KARAR : Samandağ 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)'nin 2016/384 esas ve 2019/221 karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu yapılan istinaf incelemesi sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin miras bırakanı Cemalettin Erol'un 31/10/2015 tarihinde vefat ettiğini, miras bırakanın vefatından önce Ziraat Bankası A.Ş....