Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hayat dışı branşlarda faaliyet gösterdiğini, davaya ilişkin olarak hiç bir belge sunulmadığını, davada Anadolu Hayat A.Ş.nin taraf gösterilmesi gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir. Birleşen dosya dava dilekçesinde davacıların miras bırakanı ...'ın İş Bankası'ndan kredi kullandığını, kredi kullanılırken yapılan hayat sigortasının kredi sözleşmesi boyunca devam edip etmediğinin tespiti için açılan davanın Ankara 3. Tüketici Mahkemesi'nin 2012/2522 Esas sayılı dosyası üzerinden yürüdüğünü ancak 3.Tüketici Mahkemesi'nde yürütülen davada davalı olarak Anadolu Hayat Emeklilik A.Ş.'yi değil Anadolu Sigorta'yı gösterdikleri için iş bu dava ile Anadolu Hayat Emeklilik A.Ş.'yi davalı göstererek taraf teşkili sağlamak istediklerini ve her iki davanın birleştirilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla, davalılar sözleşmenin imzalandığı tarihten bugüne kadar borçtan kurtulmalarını sağlayacak herhangi bir girişimde bulunmadıklarını, itirazlarının haksız ve yersiz olduğunu, arabuluculuk aşamasında da borcu ödeyemeyeceklerini ve anlaşmak istemediklerini belirttiklerini, sadece takibi durdurmak amacıyla itiraz ettiklerini, bunun üzerine itirazın iptali davası açıldığını, müvekkili davacı banka şubesinin, hayat sigortasına başvurduğunu ve red cevabı aldığı için mirasçılara karşı takibe başladığını, 21.12.2018 tarihli sigorta şirketinin cevabında; 2015 yılında İlknur Koca’ya siroz teşhisi konulduğu için ve kendisinin hastalığını bilerek kredi çektiğini, krediyi çekerken de hastalığınız var mı sorusunda hayır cevabı verdiğini, ayrıca krediyi çektikten sonra , 2018 yılında vefat ettiğini, hayat sigortası, şubenin talebini kabul etmediğini, bankanın prosedür gereği önce hayat sigortasına başvurduğunu...

    Dosyadaki TR-4 belgesinde, davacı için 24.05.1976 -06.07.1977 tarihleri arası dönemde mesleki eğitim, 01.09.1979 – 28.02.1982 tarihleri arasında pflictbeitragszeit beruflich ausbildung (mesleki eğitimden dolayı zorunlu prim), 01.03.1982 tarihinden başlayarak pflictbeitragszeit (zorunlu prim) ödendiği yazılı olup; Mahkemece, tespitine karar verilen tarihteki primlerin rant sigortasına dayalı olup-olmadığı araştırılmalı; sözleşme gereğince rant sigortasına dayalı olmayan çalışmanın sigorta başlangıcına esas alınamayacağı, varsa sonraki rant sigortasına dayalı çalışma tarihinin sigorta başlangıcı olarak esas alınabileceği gözetilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekir....

      yetkili olduğu, davacı her ne kadar hayat sigortası primi adı altında ----- tutarında yapılan prim tahsilatının da iadesini talep etmiş ise de davalı bankanın kredi borçlusuna hayat sigortası yaptırmasındaki asıl amacının kredi borcunun teminat altına alınması olduğu, ancak belli bir prim ödeme borcu getirmekle birlikte hayat sigortası kapsamına alınmasında sigortalanan davacının da bir menfaatinin olduğu, sözleşme kapsamında davalıdan tahsil edilen hayat sigortasına ilişkin primlerin davalıdan tahsil edilmesinin mümkün olmadığı -------tarafların tacir olması nedeniyle ve sözleşmenin tacir sıfatıyla davacı tarafından imzalanması nedeniyle davacının sözleşme ile hüküm altına alınan hesap işletim ücreti ve masraf ve komisyonlara itiraz edemeyeceği ve bunları davalıdan talep edemeyeceği sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Bağdat Caddesi/Gebze şubesinden çekilen kredi sırasında yapılan hayat sigortasına binaen rizikonun gerçekleşmesi sebebiyle bakiye kredi borcunun ödenmesi, ödenen miktarın bilirkişi incelemesinden sonra artırılmak üzere şimdilik 10.000,00 TL'sinin işletilecek temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın sigorta sertifikasında yer alan 11.500,00 TL sigorta bedeli tutarından haberdar olduğunu, bu nedenle açılan kısmi davanın reddi gerektiğini, davacıya talep konusu açıklattırılarak eksik harcın ikmali gerektiğini, uyuşmazlık konusu alacak ile ilgili olarak T.C. Ziraat Bankası A.Ş ile davalı arasında imzalanan Grup Hayat Sigorta Sözleşmesi kapsamında sigorta ettiren ilgili Banka olup, sigorta sözleşmesinden doğan hak ve alacakları talep etme hakkının da sigorta sözleşmesi uyarınca T.C....

        Diğer davalı vekili, davacının murisinin hayat sigortası genel şartlarının C-2/2.2 maddesine göre poliçenin tanzimi sırasında sağlığı ile ilgili doğru beyanda bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının murisinin dava konusu poliçeler düzenlenmeden önce akciğer kanseri olduğunu bilmesine rağmen 5 ay süresince düzenlenen 6 adet poliçede de hastalığını bildirmemesi ve resmi kayıtlara göre de bu hastalığı nedeni ile vefat etmiş olması durumu karşısında, davalılar arasında davalı kooperatifin ortaklarının aldıkları krediler için düzenlenecek hayat sigortasına ilişkin protokolün 7/3. maddesi gereğince davalı ... şirketinin ödemeden kaçınma hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

          Çünkü, Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında bağıtlanan Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin, konuya ilişkin 29’uncumaddesinin 4’üncü bent hükmü, bir kimsenin Türk sigortasına girmeden önce, Alman rant sigortasına girmiş bulunması halinde, rant sigortasına giriş tarihinin, Türk sigortasına giriş tarihi olarak kabul edileceğini belirtmekle birlikte, anılan hükmün uygulanabilirliği, her iki ülke mevzuatına göre dikkate alınabilecek bir sigortalılık süresinin bulunması halinde mümkündür....

            AŞ; sigorta yaptırma, yenileme ve primleri ödeme yükümlülüğünün mirasbırakana ait olduğunu, davalı ...A.Ş. (...Emeklilik A.Ş.) ise; müteveffanın vefat ettiği tarihte kendileri nezdinde bir sigorta sözleşmesi bulunmadığını, bu yüzden sigorta bedelinin ödenmesinin söz konusu olamayacağını, kredi hayat sigortasına katılımın ihtiyari olduğunu, yapılan kredi hayat sigorta sözleşmesinde sigorta süresinin 1 yıl olduğunu, bu sürenin sona erdiği tarihten sonra prim ödenmediği için sigorta poliçesinin yenilenmediğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir. Davacı ... ...16/10/2019 tarihli bozma sonrası birleşen davasında; asıl dava konusu kredilerin tedbir kararı verilene kadar ödenmesine devam edildiğini bu sebeple 20/11/2013-07/05/2013 tarihleri arasında ödenen 6.079,83 TL’nin tahsili için takip başlattığını ancak davalı banka tarafından itiraz edildiğini beyanla, takibe yapılan itirazın iptali ile lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....

              bulunulduğunu ancak söz konusu banka şubesinin müteveffa adına talep etmediğinden bahisle hayat sigortası yapılmadığını bildirdiğini, davalı bankadan verilen hesap ekstresinde müteveffa adına kesilmiş olan hayat sigortasına ilişkin primlerin de görüleceğini, 6102 sayılı TTK....

              Anılan Uluslararası sözleşme hükmü ile, sözleşme hükmünün düzenlendiği bölüm birlikte değerlendirildiğinde; bir kimsenin Türk sigortasına girmeden önce, sözleşme hükmü kapsamında, malüllük, yaşlılık ve ölüm Sigortalarından Alman rant sigortasına girmiş bulunması halinde, rant sigortasına giriş tarihinin, Türk sigortasına giriş tarihi olarak kabul edilmesi gerekecektir. Somut olayda; dava dosyası içerinde yer alan 19.08.2008 günlü Alman Sigorta Kurumuna ait sigorta hesap cetvelinde; davacının 01.09.1980- 30.06.1984 tarihleri arasında “Pflichtbeitragszeit berufliche Ausbildung (mesleki eğitimden dolayı zorunlu prim süresi)” kaydının bulunması karşısında; anılan sigorta hesabındaki kayıtlı sürenin, yukarıda bahsedilen Uluslararası sözleşme hükmü kapsamında, uzun vadeli sigorta kollarından olan malullük, yaşlılık ve ölüm Sigortalarından Alman Rant Sigortasına giriş niteliğinde bir sigortalılık süresi olup olmadığı usulünce araştırılmalıdır....

                UYAP Entegrasyonu