Alıcı, yapılan bu sözleşmeye göre, aracın kendi üzerine tescilini talep edemeyeceği gibi satıcı da satım bedelinin ödenmesini talep edemez. 2918 sayılı Kanun'un 20- (d) maddesi uyarınca, harici satışlar geçersiz olup, herkes sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince verdiğini geri isteyebilir (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 27/11/2018 tarihli 2018/2686 Esas - 2018/6122 Karar sayılı ilamı). Geçersiz sözleşmelerde; 6098 sayılı TBK'nın 77- 82. maddeleri gereğince, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre, taraflar karşılıklı olarak, ancak verdiklerini geri alma hakkına sahiptirler. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir....
Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise davaya konu alacak harici gayrımenkul satış vadi sözleşmesi dolayısıyla ödenen sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davası olduğu, bu davaların mutlak ticari dava niteliğinde olmadığı, tarafların ticari işletmesinden kaynaklı bir alacak olmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı, davalıya ait olduğunu düşündüğü arazinin alınması için davalının muvafakatine istinaden 500.000,00.- TL ödeme yaptığını ancak, taşınmazı satın alamadığını, zilyedi dahi olmadığını, davalının sebepsiz zenginleştiğini, ... 1. İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyasında davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının .... 1. İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın haksız olduğunu ve itirazın iptaline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır....
Sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan davalarda yetkili mahkemenin HUMK.Madde 9 uyarınca genel yetki olan davalının ikamet ettiği yer Beyoğlu Sulh Mahkemesi olduğundan yetkisizlik kararı verilmesi gerekmiştir, gerekçesiyle" davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Davada, tarafların fotoğraf tab makinası alım-satımı hususunda anlaşmaları nedeniyle; verilen kapora bedelinin tahsili talep edilmektedir. 4.6.1958 tarih ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince; Bir davada, maddi olayları açıklamak taraflara; kanunları re'sen uygulamak ve dolayısı ile hukuki nitelendirme yapmak ise hakime ait bir yükümlülüktür. Her ne kadar, mahkemece; dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak olarak nitelendirilmiş ise de; davalı taraf akti ilişkiyi inkar etmediğine göre, dava; satım sözleşmesine dayalı olarak verilen kapora bedelinin iadesine (alacağın tahsiline) ilişkin bulunmaktadır....
Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Somut olayda; Hazine'ye ait taşınmazın davalı Belediye tarafından dava dışı ...'ye ihale yoluyla, ... tarafından da adi yazılı satım sözleşmesi ile davacıya satıldığı hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davacının davaya konu arsa bedelini davalı Belediye'den talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Sebepsiz zenginleşme, haklı bir sebep olmaksızın bir başkasının malvarlığından ya da emeğinden yararlanma olarak tanımlanır. Sebepsiz zenginleşme için, bir taraf zenginleşirken diğer tarafın fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme kurumunun temel özelliklerinden biri "şahsilik" prensibidir. Bu ilke gereğince kim haksız yere zenginleşmişse davanın o kişiye karşı yöneltilmesi gerekir....
Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme de zamanaşımı TBK mad. 82; "sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak 2 yılın ve her halde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte başlayarak 10 yılı geçmesi ile zamanaşımına uğrar." şeklindedir. Diğer yandan, satışa konu taşınmazın zilyetliği alıcıya devredilmiş ise, zilyetlik devam ettiği sürece zamanaşımı işlemez....
davalıdan satın alıp üstüne ev 2008/15143-2009/7386 yaptırdığı taşınmazın hazine arazisi olması nedeniyle idare tarafından yıkılması nedeniyle zararının tazmini için iki ayrı dava açmış,davalar birleştirilerek yargılamaya devam edilmiştir. 2006/281 esas sayılı davasında satım bedelinin denkleştirilerek ödenmesini talep etmiş, 2005/317 esas sayılı davasında yıkım tarihi itibarıyla evin değerinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan tahsilini talep etmiştir. Birleştirilerek görülen dava neticesinde mahkemece satım bedelinin denkleştirilerek davalıdan tahsiline karar verilmiş, ancak sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak davası hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiştir. Yargılamaları birleştirilerek yapılmış olmakla birlikte her dava esasen müstakil dava olup bunlardan her biri hakkında ayrı ayrı hüküm tesis edilmesi gereklidir....
Geçersiz sözleşmeye dayalı olarak elde edilen kazanımlar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri istenebilir. Sözleşme geçersiz de olsa taraflar arasında gayrimenkulün satım konusunda akti ilişki bulunması sebebiyle BK. 125.maddesine göre zamanaşımı süresi sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren 10 yıldır.Somut olayda; davacının murisi ile davalı arasında yapılan harici gayrimenkul satım vadine ilişkin geçersiz sözleşme 13.12.2004 tarihinde yapılmış olup, 10 yıllık zamanaşımı süresi henüz dolmamıştır. Dava, süresi içerisinde açılmıştır. Mahkemece, davanın esasına girilerek sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Dava, adi yazılı araç satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve cezai şart istemine dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında harici araç satım sözleşmesi düzenlendiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dava konusu araç satış sözleşmesinin resmi şekilde düzenlenmemiş olması nedeniyle, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 20/d maddesi uyarınca geçersiz olduğu anlaşılmakta olup, bu tür geçersiz sözleşmelerde taraflar sözleşme uyarınca birbirlerine verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri isteme hakkına sahiptirler. Somut olayda da geçersiz sözleşme nedeniyle herkes aldığını iade ile yükümlüdür. Yine geçersiz olan sözleşme nedeniyle cezai şart talebinde bulunulamaz. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada Gaziosmanpaşa 3. Asliye Hukuk ile İstanbul 5. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, harici oto satım sözleşmesinden kaynaklanan sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; 02.10.2002 günlü oto satış sözleşmesinin haricen düzenlendiği, taraflar arasında resmi nitelikte bir satış sözleşmesi bulunmadığı anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın Uygulanması ile ilgili her türlü uyuşmazlıklar özel mahkeme niteliğindeki Tüketici Mahkemesinde çözümlenir. Bu durumda; resmi şekilde düzenlenmeyen oto alım-satımına dayalı davanın genel mahkemede görülmesi gerekir. O halde; davaya bakmakla görevli mahkeme Gaziosmanpaşa 3. Asliye Hukuk Mahkemesidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak KARAR Davacı vekili, evlilik içinde edinilen araçlarla ilgili katkı payı, kayınpederine ait olan eve yaptığı iyileştirmeler sebebiyle de sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davasını birlikte açmış, Dairemizin bozma kararı sonrasında katkı payı alacağı ile ilgili davanın tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davası ile ilgili ise davanın kabulüne karar verilmiştir. Temyize gelen hüküm, Asliye Hukuk Mahkemesinde karara bağlanan sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davasına ilişkin olup, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (3.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....