O halde İtiraz Hakem Heyeti'nce; meydana gelen trafik kazası sonucu davacının bedensel zarara uğraması nedeniyle duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; davacının % 15 oranında kalıcı maluliyete uğrayacak biçimde yaralandığı dikkate alındığında oluşan zararın ağırlığı, davacının kazada hiçbir kusurunun bulunmadığı hususları gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, düşük miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; dosyanın, Hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 28/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
-TL'nin altında bulunan uyuşmazlıklarda Hal Hâkem Heyetlerine başvurunun zorunlu olduğu, bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği karara karşı 15 gün içerisinde Hal Hâkem Heyetinin bulunduğu yerdeki ticarî davalara bakmakla görevli Asliye Ticaret Mahkemesine itiraz edilebileceği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 5957 sayılı Kanunun 10/5. maddesine göre "Değeri ellibin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda, hal hâkem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilâm hükmündedir. Bu kararlar 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun ilâmların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Taraflar, bu kararlara karşı on beş gün içinde hal hâkem heyetinin bulunduğu yerde ticarî davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine itiraz edebilir. İtiraz, hal hâkem heyeti kararının icrasını durdurmaz. Ancak, talep edilmesi şartıyla hâkim, hal hâkem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir....
KARAR Davacı, davalı bankadan kredi kullandığını bu krediler nedeni ile kendisinden masraf alındığını, bu masrafın iadesi için İl Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığına başvuruda bulunduğunu, hakem heyeti talebinin kabulüne karar verdiğini, verilen karar gereği icra takibi başlattığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu bildirerek, davalının borca itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece,davanın kabulü ile, .... İcra müdürlüğünün 2014/14580 E....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki hakem heyeti kararına itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı Bankadan aldığı kredi kartından doğan borcunu ödeyemediğinden iki defa yapılandırıldığını, bir kısım taksitlerini ödediğini, ancak davalı tarafından kendisine 22.800,00 TL borç çıkarıldığını, oysa kendisinin bakiye 1.631,05 TL borcu kaldığını ileri sürerek; davalı tarafından, hem fahiş miktarda faiz alındığı hem de bakiye borcun yanlış hesaplandığı iddiasıyla Çayırova Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurduğunu, bu başvurusunun 8.10.2012 tarih ve 2012/1055 sayılı kararı ile reddedildiğini belirterek, anılan hakem heyeti kararının iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Uyuşmazlık hakem heyeti tarafından 17.02.2016 tarihli ara kararında, davacıya Ankara Üniversitesi Hastanesi'nden davacının maluliyetinin gösterir raporun dosyaya sunulması için 30 günlük süre verilmiş, sonrasında ise belirtilen sürede raporun dosyaya sunulmaması nedeniyle başvurunun reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından verilen karara itiraz edilmiş ve itiraz hakem heyetince itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından davacının maluliyetinin belirlenmesi için Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne başvurulmuş, başvuru sonucunda 04.04.2016 tarihli rapor ile, davacının maluliyetinin belirlenmesi için kaza tarihinin üzerinden en az 12 ay geçmesi gerektiği belirtilmiş, ilgili rapor davacı vekili tarafından itiraz dilekçesi ile dosyaya sunulmuştur. Hal böyleyken davacının maluliyetinin belirlenmesi için öngörülen süre geçtikten sonra bu hususta rapor alınması gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/378 ESAS DAVA KONUSU : Satıcının Hakem Kurulu Kararına İtirazı KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen ara kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Afyonkarahisar İl Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığı'nın 29.07.2020 tarih 2282 numaralı hakem heyeti kararının iptaline ve davalı tüketici tarafından yapılan başvurunun reddine karar verilmesi talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; tedbir talebinin ve davanın reddi ile hakem heyeti kararının onanmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesinin07/09/2020 tarihli ara kararı ile; "......
"İçtihat Metni" İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Tüketici Mahkemesi Taraflar arasında görülen tüketici hakem heyeti kararına itiraz davasında İstanbul 4. Tüketici ve İstanbul Anadolu 3. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 05.07.2013 tarihinde, ... Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali istemiyle UYAP üzerinden İstanbul Tüketici Mahkemesinde dava açmıştır. Dosyanın tevzi edildiği İstanbul 4....
Anılan Yasa’nın 10/7 maddesine göre; 14 üncü madde (idari para cezalarını düzenlemektedir) dışındaki tüm uyuşmazlıklar, Hal Hakem Heyetinin görev ve yetkileri kapsamındadır. 10/5 maddesine göre; uyuşmazlığın değeri belirlenen sınırın altında ise taraflar Hal Hakem Heyetine başvurmak zorundadır. Uyuşmazlıklar ile ilgili Hal Hakem Heyetine başvuru şartı dava şartıdır. Taraflar Hal Hakem Heyetinin kararlarına karşı on beş gün içinde Hal Hakem Heyetinin bulunduğu yerde ticarî davalara bakmakla görevli Asliye Ticaret Mahkemesine itiraz edebilir. Hal Hakem Heyetinin kararı ilam hükmündedir. Davacı şirket vekili, müvekkili şirketin ... bünyesinde sebze ve meyve komisyonculuğu ile uğraştığını, davalı ile arasında 24/03/2018 tarihli karpuz satışını konu edinir şekilde sözlü olarak satış sözleşmesi yapıldığını, sözleşmeye binaen müvekkili şirket tarafından fatura düzenlendiğini, ancak davalının borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili için Ankara 10....
Başkanlığı'nın davalı tüketicinin talebini kabul ettiğini, oysa dava konusu elektrik faturasında yer alan kayıp kaçak bedelinin davacı kurumun kendi insiyatifi ile belirlenmiş bir bedel olmayıp, 4628 sayılı ...Piyasası Kanunu'nun kendisine vermiş olduğu yetkiye dayanılarak ...Piyasası Düzenleme Kurumu ...) tarafından bir tarifeyle belirlenmiş olduğunu, kayıp kaçak tahakkuklarının bu esaslara göre hesaplanarak faturalara yansıtıldığını belirterek; adı geçen tüketici hakem heyeti kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz talebini değerlendiren mahkemece; kararın kesin olarak verildiği gerekçesiyle "temyiz talebinin reddine " karar verilmiş, bu kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava; elektrik faturasına yansıtılan kayıp kaçak bedelinin iadesine ilişkin tüketici hakem heyeti kararının iptali istemine ilişkindir....
Somut olayda dava, trafik kazasından kaynaklı uğranıldığı ileri sürülen maddi zararların tazmini amacıyla dava dilekçesinde belirtildiği şekilde Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına itiraz üzerine verilen İtiraz Hakem Heyeti Kararının iptali istemine ilişkin olup; yukarıda değinilen yasal düzenleme gereğince Hakem Heyeti Kararının İptali davalarında görevli mahkeme Bölge Adliye Mahkemeleri olduğu; dolayısıyla, Hakem Heyeti Kararının iptali istemine ilişkin eldeki dava mahkememizce dinlenilemeyeceği anlaşıldığından davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir....