Davalı vekili, Sigortacılık Kanunu gereğince "Hakem Heyeti" tarafından verilen uyuşmazlık hakem kararının kesin karar olduğunu, bu nedenle davacının iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğundan bahisle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; 5684 sayılı sigortacılık kanununun özel kanun olması nedeniyle HMK da düzenlenen hakem kararlarının iptali davalarının bu alanda uygulanma imkanı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan itiraz hakem heyeti kararının ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı ...,... TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına ........2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Değerlendirme 1.Dava, Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali istemine ilişkindir. 6502 sayılı Kanun’un 70 inci maddesinin üçüncü fıkrasında “Taraflar, tüketici hakem heyetinin kararlarına karşı tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde tüketici hakem heyetinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesine itiraz edebilir. İtiraz, tüketici hakem heyeti kararının icrasını durdurmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Safranbolu Asliye (Tüketici) Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 09/01/2015 NUMARASI : 2014/937-2015/1 Taraflar arasındaki hakem heyeti kararının iptali davasında Karabük 2. Asliye (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ve Safranbolu Asliye (Tüketici) Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali istemine ilişkindir. Karabük Tüketici Mahkemesince, Safranbolu ilçe Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının bulunduğu Safranbolu Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
Yine davacının esasa yönelik fiyat farkına ilişkin itirazları incelendiğinde, taraflar arasındaki sözleşme gereğince oluşturulan üç kişilik hakem heyeti, incelemeleri sonucunda bir karara varmıştır. Hakem heyeti, süreci yürütürken bilirkişiden rapor alıp almamakta takdir hakkına sahip olduğu gibi, uygulanacak hukuk kurallarının tespiti ve tahlili de hakem heyetine aittir. Hakem heyeti kararının esastan incelenmesi gibi hususlar hakem heyeti kararının iptali istemli davada tartışma konusu yapılması mümkün değildir. 3.Açıklanan tüm bu nedenlerle ve tüm dosya kapsamı sonucunda, davacının hakem kararının iptaline ilişkin açmış olduğu davasının, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 439. maddede sayılan şartların oluşmaması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. VII....
Davacı, davalı ...’in Muarazanın giderilmesine dair başvurusunun İlçe Hakem Heyeti tarafından kabul edildiğini belirterek Hakem Heyeti kararının kaldırılmasını talep etmiş, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş ise de, taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalıya ait trafonun yetersiz kalması nedeniyle abonelere mal ve ... güvenliği yönünden vereceği zarardan dolayı muarazanın giderilmesine ilişkin olup, uyuşmazlığın bu mahiyeti ve uyuşmazlığın miktarına göre 4822 sayılı kanunla değişik 4077 sayılı kanunun 22.maddesinin 5.bendi hükmü uyarınca hakem heyeti kararı tarafları bağlayıcı kesin karar niteliğinde değildir. Ancak tüketici mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebilir. Bu aşamada infaz kabiliyeti bulunmayan tüketici hakem heyeti kararının iptali davası açmakta davacının hukuki yararı olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
KARAR Davacı, davalı bankadan kullandığı tüketici kredisi ile ilgili olarak yapmış olduğu başvuru sonucu ...Tüketici İl Hakem Heyeti'nin başvurusunun reddedildiğini ileri sürerek, İl Hakem Heyeti kararının iptali ile davalı banka tarafından son 10 yolda yapılan kesinti miktarının faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile... Tüketici İl Hakem Heyeti Başkanlığının 21/04/2015 tarihli kararının iptali ile 2.838,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanu'nun 70.maddesi gereğince Tüketici Hakem Heyeti tarafından verilen kararın iptali isteğine ilişkindir....
Davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte olan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine göre tüketici hakem heyetinin delil mahiyetinde karar verme yetkisi olmadığı gibi, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun döneminde tüketici hakem heyetince delil mahiyetinde verilen karara karşı 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girdikten sonra tüketici hakem heyeti kararının iptali amacıyla dava açılması da mümkün değildir. Bu nitelikte alacak talepleri için talep edilen miktar tüketici hakem heyetinin görev alanına girmekte ise, tüketici hakem heyetine yeniden başvuruda bulunulması zorunludur. Tüketici hakem heyetine başvurmaksızın tüketici mahkemesinde itirazın iptaline ilişkin dava açılması mümkün değildir....
Davalı vekili, müvekkilinin maaş hesabından talimat olmadan kredi kartı borcuna ilişkin kesinti yapılmasının hukuka aykırı, hakem heyeti kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacı banka ile tüketici davalı arasındaki standart sözleşmenin tüketici aleyhine olduğu, tüketici ile müzakere edilmediği, haksız şart niteliğinde bulunduğu, tüketicinin maaşının bir kısmına kredi kartı borcunun asgari tutarları kadar el konulduğu, bu hususun hukuka aykırı bulunduğu, bu yönüyle hakem heyeti kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık 4822 sayılı kanunla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda düzenlenen tüketici hakem heyeti kararının iptali ile menfi tespit talepli olup, mezkur Kanun uyarınca davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....
Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali istemiyle ... Asliye Hukuk Mahkemesinde (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) dava açmıştır. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) "Kararına itiraz olunan Tüketici Hakem Heyetinin bulunduğu yer itibariyle 6502 sayılı Kanunun 70/3. maddesi uyarınca ... Tüketici Mahkemesinin yetkili olduğu..." gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. ... Tüketici Mahkemesi ise; "...davacının ... Tüketici Hakem Heyeti kararının iptalini istediklerini, dava dilekçesine yanlışlıkla ... Tüketici Hakem Heyeti yazıldığını belirttiklerinden kararına itiraz olunan Tüketici Hakem Heyetinin bulunduğu yer itibariyle 6502 sayılı Kanunun 70/3. maddesi uyarınca ... Tüketici Mahkemesinin yetkili olduğu..." gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir....
KARAR Davacı, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı’nın kararı gereğince davalıya 500,00 TL. dosya masrafının iade edildiğini ancak hakem heyeti kararının yerinde olmadığını ileri sürerek,Hakem Heyeti Kararının iptaline karar verilmesini istemiştir. Dava, 4822 Sayılı Kanunla değişik 4077 sayılı yasanın 22. maddesi gereğince Tüketici Hakem Heyeti tarafından verilen kararın iptali isteğine ilişkindir. Anılan yasanın 22. maddesinin 5. fıkrasında; " Değeri beş yüz milyon liranın altında bulunan uyuşmazlıklarda Tüketici sorunları Hakem Heyeti kararlarına karşıyapılan itiraz üzerine Tüketici Mahkemeleri tarafından verilen kararların kesin olduğu " belirtilmiştir. Yasada öngörülen parasal sınır 1.1.2014 tarihinden itibaren 1.272,19 TL'ye çıkarılmıştır. Karar tarihi itibariyle dava değeri 500,00 TL olduğuna göre davacının temyiz hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir....